Bölüm 13: Yakamoz'un Gölgesinde

1.2K 198 822
                                    

BİZİ AYIRAN ÇİZGİ

🖇

08.05.2024

Oy vermeyi ve satır arası yorum yapmayı unutmayın canlarım. Hikâyeye karşı motivasyonumu koruyan başlıca şeylerden biri sizin ilginiz. Oy ve yorum yüksek oldukça bölüm de o kadar hızlı gelir. 🥹

İyi Okumalar. 🪡

Michael Kiwanuka - Cold Little Heart

Redd - Hâlâ Aşk Var Mı

"Her insan eninde sonunda kendi hayatı sandığı bir hikâye uydurur

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

"Her insan eninde sonunda kendi hayatı sandığı bir hikâye uydurur."

Max Frisch

🖇

BÖLÜM 13: "YAKAMOZ'UN GÖLGESİNDE."

Hayat ne tuhaftı, diye geçirdim içimden.

Dört ay önce gördüğüm ve kaybettiğim, atölyemde herkesten gizlice portresini çizdiğim adam günün birinde babamın ve kardeşinin ölümüyle hayatıma geri gelmişti; birbirimizden ölesiye nefret etmiştik, batmıştık, kanatmıştık ve tüm bunlara rağmen şimdi yine o adamın evinde, balkonunda, onun söylediği cümlelerin etkisiyle yıldızsız gökyüzünü izliyordum. Bir hafta öncesiydi onu o morgda gördüğüm, kaçtığım, korktuğum. Şimdi korkutmuyordu beni ama düşlediğim gibi sarmıyordu da. Aksel değildi düşlediğim, Oyunbozan'dı. O bambaşka biriydi. Ne bekliyordum, anlamıyordum. Ona da merhametinden tutunmamıştım ki beni ürküttüğü için tutunmuştum. Şimdi bir kör bıçak çıkınca niye şaşırıyordum ki? Ne umuyordum? O bir oyunbozandı, bir melek olarak doğmamıştı. Annemin gözlerini unutabilmemin tek bir yolu vardı; bir başka korkuya sarılmaktı.

Ben de o gece beni korkutan ilk göze kilitlemiştim gözlerimi. O, annemden sonra bana yaşadığımı hatırlatan tek insandı. Hissettirdiği tek duygu korku da olsa bunu o başarmıştı.

Oturduğum ahşaptan katlanabilir sandalye sırtıma batıyordu ve üzerimdeki karışık renklere sahip kazak üşümemi engellemiyordu. Gece öyle uzundu ki bir türlü sabah olmamıştı. Ben öylece düşüncelerimle baş başa kalmıştım bu odanın içinde. Aksel'in sözlerinin ardından yattığım yatak sırtıma batmaya başlayınca balkona çıkmıştım nefes alabilmek için ama zihnimdeki cümlelerden kaçabilmenin bir yolu değildi bu. Öyle çok şey vardı ki aklımın içinde hepsini sıraya koyup birbirlerine karışmamalarını sağlayamıyordum bile.

En başında o vardı. Ben ona ne söylemiştim de unutmuştum, bilmiyordum. Canını mı yakmıştı bu, bilmiyordum. Neden yaksındı ki, diye savunuyordum kendimi. Bana çakıl taşı diyen oydu, avucuna aldığında çizeceğimi bilmesi gerekirdi. Hazırlıklı olmalıydı benden alacağı kesiğe, şaşırtmamalıydı, kesse de acıtmamalıydı. Gözlerime öyle bakıp da ölmediği için üzgün olduğunu söylememeliydi.

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: May 08 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

BİZİ AYIRAN ÇİZGİ (+18)Where stories live. Discover now