Multimedya Alparslan & Elif
/ Her son yeni bir başlangıç , Her acı sonsuz mutluluğa gebedir /
Elif sabah gözlerini, kulağına aşınan alarm sesiyle güçlükle açmış eli refleksle ağrıyan boynunu bulmuştu. Hafif bir acı ufak bir ağrısı vardı. Boynu mu tutulmuştu ne olmuştu peki ya dudaklarından hissettiği o garip tat da neydi.
Bu kez dudaklarına dokundu hissettiği sızıyla şaşırsa da belli etmeden odasında bulunan banyoya girip aynaya baktı.
Önce boynunu kontrol etmiş, hiç bir şey bulamayıp bu kez dudaklarına bakmıştı. Ufak bir kızarıklık dışında hiç bir şeyi yoktu. Buda zaten her uyandığında olurdu. Elini yüzünü buz gibi suyla yıkayıp kendine geldi.
Yumuşak dokusuyla tekrar tekrar uykusunu getiren havluyu yerine asıp odasına geçmiş bu kez yönünü giyinme odası almıştı.
İş için hazırladığı mavi v yakalı dizlerinin üstünde biten elbisesini giyip saçlarını at kuyruğu yapıp makyaj masasının önünde bulunan pufa oturup rimel ve göz kalemi dudaklarına ise pembe tonlarında rujunu sürüp odasından çıktı.
Aşağıdan gelen sesler, fazla yüksek olmasa da Alparslan'ın sinirli sokaklarını duyabiliyordu.
Merdivenlerden usulsa inerken, kulağına çalınan bir kaç kelimeyi işitti.
"İstemiyorum yeni bir ortak tanımadığımız etmediğimiz adamların ne işi var şirkette hayır dedim yollayın adamı" sesi sert ve öfkeli çıkıyordu.
Alparslan sabah uyanır uyanmaz, önce sporunu yapmış sonra acı türk kahvesini içerken şirketten aranmasıyla sinirleri tepesine çıkmıştı.
Müdür yeni iş için, holdinge ortaklık adı altında gelen Uhraz Ahrazoğlu'nun geldiğini görüşmek istediğini söylemişti.
Tanırdı Ahrazoğlu'nu çıkarları olmadan adım atmazdı. Babası dedesi neyse Uhraz da oydu Alparslan'ın gözünde onunla ortak olmak demek hata demekti. Bu yüzden müdürü keskin ifadesiyle uyarıp sonlandırmıştı konuşmayı!
"Ne oluyor Alparslan sen iyi misin?" Aşinası olduğu kalbini eriten sesle kahvesini sehpaya koyup sevdiği kadına döndü.
Giydiği kıyafet yaptığı hafif makyajla, muhteşem görünüyordu.
"İyiyim Elifim ufak tefek sorunlar sadece" dedi.
"Bana pek öyle gelmedi. Ortaklık için gelen mi var yoksa" bu ortaklık onlar için önemliydi.
"Var ama o holding olmaz güzelim tabi önce amcamla Yektay'la görüşmem lazım amcamın bizimle konuşması gerekenler varmış " onlara da sorması gerekiyordu.
Elif daha iki gün önce burada olan babasının ne konuşacağını merak ediyordu.
"Anladım pekala gidelim o zaman" dedi. Çünkü geç kalmışlardı. Ne kadar patron olsalarda dakik olmaları lazımdı.
"Önce kahvaltı küçük hanım" diyip hazırlanan masaya oturup kahvaltılarını yapıp yola koyulmuşlardı.
O sıralarda ise Uhraz öfkeden ortalığı birbirine katmıştı. Alparslan denen itin ortaklığını kabul etmediğini duyması ôfkelenmesine neden olsada ilk planını çoktan devreye sokmuştu.
Zehra hoş aynı soy adlarına sahip olsalarda Uhraz bunu da düşünerek en ince ayrıntısına kadar. Herşeyi olması gerektiği gibi yapmıştı.
İlk işi Zehra soyadını değiştirmişti. Zaten magazin haberlerinde Zehra'yla ilgili tek haber yoktu. Kardeşi çoktan iş için başvuru yapmıştı bile!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Herdem!
General FictionGözün kör olur aşktan sevgiden derler ya benimki'de kör olmuş gözümün önünde ki kötülüğü görememiş kendimi kara batağın içinde bulmuştum. Sevdim dediğim adam bana yüreğime en büyük ihaneti yapıp çekip giderken benim ne halde olduğumu umursamamış ark...
