17-Yeosang kim?

23 5 55
                                    

Hi guysss

Naber be of

Bölümü başlatmayı unutmuşum amk ne yazıcagımı unuttum

Of

Neyse sikimden atıcam biseyler

Basliomm

☆_☆

°KY°

Hemen kapının önünde polis uppakar ifademi alıyordu. Bildiğim kadarıyla her şeyi anlattım ve yerime geri oturdum.

Hongjoong
"Çıktı işte neden üzgünsün sen hâlâ?"

Yanıma oturup konuşmuştu. Bilmiyorum der gibi omuz silktim çünkü bilmiyorum. Sabah yanında ağlayıp güldüğüm birisinin şimdi ölüm tehlikesinin olması garip geliyor. O gözlerini açmadan neyin ne olacağını kimse bilmiyor. Yine bana bakmasını istiyorum.

"Yeosang ona bir şey olmayacak. Olumlu şeyler düşün. En kısa zamanda çıkacak buradan."

"Nereden bilebiliriz ki? Doktor bile 'kesin bir şey söyleyemem' dedi. Sen nasıl bu kadar eminsin? Laflarının hepsi kafamı takmayayım diye hyung ama olmuyor. Yapamam."

Bir şey demedi. Jungwon diğer tarafımda oturuyordu. Uyudu uyuyacak gibi duruyordu. Jay yanına gelip önüne eğildi.

"Eve gitmek ister misin?"

Kafasını sağa sola salladı. Bunu yaparken bile uykuluydu. Jay'in onu kaldırmasına tepki vermedi.

"Bir haber gelirse bana söyleyin olur mu? Uyandığında mal gibi durmayayım."

-Söylerim, dedim. O da Jungwon'u götürdü. Won zaten çok hassas birisi. Her konuda hemde. En iyisi rahat olmasıydı. Başta bu yüzden ona söylemek istemedim.

Camdan onu izliyordum. Kafasını kıpırdatır gibi oldu. Bana öyle gelmiştir diye düşündüm ama öyle değildi. Elini yarasının üzerinde gezdirmişti. Sonra geri indirdi.

Diğerlerine dönüp gülerek "kıpırdadı"dedim. Onlar baktığında bir şey yapmayınca beni şizofren falan sandılar sanırım.

-Emin misin, dedi Wooyoung.

"Eminim gerçekten kıpırdad- bakın kafasını yana çeviriyor."

Bu sefer onlarda görmüştü. Gidip doktora söyledim. İçeri girip kontrollerini yaptı. Dışarı çıktığında oturduğum yerden doktora baktım.

"Yeosang kim?"

Ayağa kalkıp yanına gittim.

"Benim."

"Adını sayıklıyor. Girmek ister misin?"

Kafamı sallayıp kabul ettim. Maske, eldiven, bone taktım ve önlük giyip içeri girdim.

Gözleri tam açık bile değildi. Yorgun görünüyordu. Yanında ki sandalyeye oturup elini tuttum. Zorda olsa kafasını bana çevirdi. Ağzında ki maskeden ne dediğini çok anlamıyordum. Elini maskesine atıp yavaşça boğazına indirdi.

"Açmamalısı-"

"Seni çok özledim."

"Bende seni çok özledim."

İfadesiz yüzünde ufak bir gülümseme oluştu. Onu gülerken görünce istemsizce bende güldüm.
Nefes almakta zorlanmaya başlayınca maskesini geri taktı.

Baş parmağıyla elimin üzerini okşuyordu. Yavaş yavaş durdu ve gözlerini kapattı. Yanında ki ekranda nabzının düştüğünü gördüm. Ses çıkarıyordu. Hızlıca yerimden kalkıp dışarı çıktım. Kapıdakiler bana baktı.

Maskemi indirip zorla da olsa"doktor nerede" dedim. Boğazımda bir düğüm var gibiydi. Düzgün nefes bile alamıyordum. Onlar çoktan gelip içeri girmişti.

☆_☆

Ficde gergin dakikalar hakim

NİAHAHAHAAHAHAHA

YAŞASIN KÖTÜLÜK

Bu bölümü sahildeyken yazdım çünkü ufuk çizgisine bakınca aklıma geldi

Sizde bakın

UFUK ÇİZGİSİ GÖRDÜĞÜNÜZDE YARD & JEOPARDY HATIRLAYIN OLUR MU

BAYİİİİİ

Yard & Jeopardy  / JongsangHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin