86

63 8 14
                                    

Phoenix

Kantine girdiğimizde gözüme çarpan ikiliye ilerlemiştim Yoru kahve almaya döndüğünde. Önce hiç buralı olmamışlar sonra ben boğazımı temizleyince ikisi de ağzı açık bir şekilde bana dönmüştü.

"Oha."

"O kadar değişik mi duruyorum harbiden ya?"

"Phoenix sen misin?"

"Yuh."

Deadlock kıkırdamış sonrasında ise bir anda ciddi bir surata bürünmüştü.

"Yoru."

"Kahve alıyor bana."

"Ha barıştınız yani?"

"Küsmedik ki."

Iso kafasını sallayıp ellerini önünde birleştirmişti. Yüzümü süzüyordu sıpa, ne var ya? Neyse sevgilim beğendi sonuçta, tek umrumda olan düşünce onunki.

"Siz çıkıyor musunuz?"

Iso tükürüğünde boğulmaya başlayınca Deadlock kafasını iki yana sallamıştı. Iso boğazını temizleyip kendine gelmiş ve sakin bir ses tonuyla konuşmuştu.

"Hayır ama herkes öyle düşünüyor."

"Herkesin ne düşündüğü beni hiç ilgilendirmiyor biliyor musun? Siz de takmayın derim. Neyse görüşürüz yine."

"Gekko'yla barıştık ha."

"Hadi ya taşşak değil mi o? Yoru da dedi öyle bir şey... Harbi mi?"

"Evet."

Gülünce sırıtıp veda etmiştim tekrardan, Yoru içeri girmiş bekliyordu.

"Harbi barışmışlar Gekko'yla ya."

"Onu mu sormaya gitmiştin?"

"Yok ya çıkıyorlar mı diye sordum."

"Nasıl?"

"Iso ve Deadlock."

"Ya bütün sürprizi kaçırdın ama."

Kaşımı kaldırıp merakla bakmıştım, oturup sigara paketini masanın üstüne koymuştu. Ben de oturup meraklı bakışlarımı sürdürmüştüm.

"Ne sürprizi ya?"

"Olay düşündüğünden çok daha derin aşkım... Gekko'ya söz vermiştim kimseye anlatmayacağım diye ama o yüzden çaktırmaman lazım hiçbir şeyi."

"Sen anlat hele bakarız orasına."

"Phoenix."

"Of tamam."

"Söz ver bak çok ciddi."

"Ne oldu ki?"

"Söz ver."

"Tamam söz söz, anlat..."

***

Brim'i Siktik Öldü

Re:Valorant HighschoolWhere stories live. Discover now