Bir süre hepsi birlikte otursalar da sonradan Hyunjin sevgilisinin uzun yoldan geldiğini ve dinlenmesini gerektiğini söylediği için hepsi odalarına çekilmişti. Minho'nun içi açıyordu çünkü sevdiği adam en yakın arkadaşıyla aynı odayı paylaşacaktı . Bu durum kalbini ağrıtıyordu ama bir diğer neden de en yakın arkadaşının sevgilini ondan kıskandığı içindi. Kendine hakim olamıyordu Hyunjin ona anlattıkça, anlamadığı bir şekilde tutulmuştu küçüğüne ve artık onunla aynı evi paylaştığına göre kendine asla hakim olamayacağını biliyordu Minho.
Derin bir nefes alarak yatağından kalktı önce ve hemen ardından ses yapmamaya özem göstererek odasından çıktı. Ama beklemediği şey Seungmin'in hemen yan tarafta bulunan banyodan üzerinde sadece bornozuyla çıkmasıydı. Minho saniyelik de olsa kalakalmıştı yerinde ama kendinden beklenmeyecek şekilde hızlıca toparladı kendimi.
"Uyuduğunu sanıyordum. Uyandığında yemen için yemek yapmaya kalkmıştım, kusura bakma lütfen."
Karşısındaki beden de onu görmeyi beklemiyordu ama duyduklarıyla yüzünde ufak bir gülümseme oluştu.
"Sorun değil hyung. Hyunjin uyuyunca kalkıp mi duş almak istedim."
Minho sadece kafasını salladı. İlk gündem ıslak bir Seungmin görmeyi beklemiyordu. Her ne kadar bu görüntüyü biraz daha izlemek istese de hala arkadaşıma yaptığı ihanet yüzünden kendini kötü hissettiği için kafasını salladı be mutfağa doğru ilerledi.
Ellerini tezgaha dayayıp biraz soluklanmak istese de Seungmin ile konuşurken fark etmediği şişkinliği şimdi onu zorlamaya başlamıştı bile. Banyoya gidip işini halledemezdi çünkü küçüğüne yemek hazırlayacağını söylemişti çoktan. Bir süre dayanabilirim diye düşünüp hızlıca pratik bir şeyler hazırladı, sofrayı kurdu ve onlar odadan çıkmadan banyoya koştu. Bunca zaman sonra bile sertliğinde en ufak değişiklik yoktu.
Sıcak suyun altında işini hallettikten sonra üzerini giyinip çıkmıştı, mutfaktan duyduğu sesler diğerlerinin çoktan mutfağa geçtiğini gösteriyordu.
—————
Bir kaç gün geçmişti ama Minho aynı evde yaşamalarına rağmen Seungmin ile çok fazla yüz yüze gelemiyorlardı. Küçüğünün okula kayıt olma süreci Minho'nun dersleri derken pek göremiyordu onu.
Salonda oturup telefonuyla oynarken Hyunjin Seungmin ile kendi odasından çıkıp yanına gelmişti.
"Hyung biliyorum senin de derslerim yoğun ama bugünlük Seungmin ile ilgilene bilir misin?"
Minho bu isteği seve seve kabul edebilirdi ama çok istekli görünmemek için yalandan kaşlarını çattı.
"Bu nereden çıktı şimdi, hem sen nereye gidiyorsun?"
Hyunjin karşısında kaşları çatılı adamı ikna etmenin zorluğunu biliyordu o yüzden hemen mızmızlanma bir tonda konuşmaya başladı.
"Hyung biliyorsun bizim bölümü, ilk günler yaptıkları tanışma toplantısına gitmem gerekiyor ve onun da yalnız kalmasını istemiyorum."
Geçen seneden böyle bir şey hatırlıyordu Minho. Hyunjin'in bölümü baya sosyal ve aktif kişilerden oluşuyordu ve dönemin başı ortası ve sonu olmak üzere yılda üç kere bu tarz etkinlikler yapıyordu. Minho hala çok hevesli gözükmek istemese de içince fırtınalar kopuyordu. Sonunda sevdiği çocuk ile bir süre de olsa yalnız kalabilecekti. Sadece bir kaç saniyeliğine düşünüyormuş gibi yaptı ve hoşnutsuz bir şekilde kafa salladı.
"Tamam o zaman ama çok ses yaparsa onu evden kovarım bilmiş ol."
Hyunjin tabiiki öyle bir şey yapmayacağını biliyordu, klasik Minho idi işte. Sevinçle yerinden kalktı ve bütün konuşma boyunca sadece ikiliyi dinleyen sevgilisine döndü.
"Bak ben gelene kadar yalnız kalmayacaksın."
Karşısındaki çocuğun bir şey demesine izin vermeden ona sarılmıştı ve tam bu esnada diğer ikili göz göze gelmişti.
'Hyunjin kurda kuzu emanet ediyordu'
YOU ARE READING
Dixi ^^
FanfictionHyunjin ve en yakın arkadaşı Minho yine birlikte zaman geçiriyordu ama Hyunjin'in çenesi hiç durmuyordu. Minho daha fazla dayanamadı. "Hyunjin onu biraz daha anlatmaya devam edersen boğazına yapışacağım!!" "Kanka ne yapayım. Çok seviyorum onu ama uz...
