5- Habersiz partner

152 19 47
                                    

__

Birisi bana aşkın ne olduğunu sorduğunda bu kelimeye karşı ne hissetmem gerektiğini bilmiyorum. Seninle olmaktı, seni izlemek; sınıfta seni aramak, koridorda seninle karşılaşmak. Aşkın ne olduğunu bilmiyorum Belly, ama sen benim son aşkımdın.

__

29 EKİM 1995

Harry'ler ile olan DO toplantısını kaçırmamak adına SBD kitaplarımı yatağıma gelişigüzel koyduktan sonra, kendimi odadan attım.

Olabildiğince hızlı bir şekilde 7.kata doğru yol aldım. Çok geç değildi. Hâlâ birkaç büyü öğrenebilmek için yeterli zamana sahiptim.

"Yine gelmeyeceksin sandım Isabella." Ginny asasını gevşek bir şekilde salladı, patronusunu sonunda yapabildiğini bana göstermiş oldu.

Tamamıyla bir bedene sahip at, bütün öğrencilerin arkasından dolanıp kendine hayran bırakan görüntüsüyle tekrardan mavi bir ışık şeklinde Ginny'nin asasının içerisine girdi.

"Aman Tanrım- Ginny!" hepimizden bir sınıf daha küçük olmasına rağmen ne kadar hızlı öğrenmiş olduğuna şaşırdım. "Kesinlikle öğretmelisin."

"Yapamam," diyerek başladı. "Bir anın var mı?"
"Bu senin elinde olan bir şey."

"Bla bla bla, Harry'i tekrarlama Ginny--"

"Saçmalama canım! Tabii ki onu tekrarlamıyordum- bu büyünün kuralı bu. Bunu biliyorsun. İnanman gerekiyor."

"Bu konuda stres yapmıyorum Ginny,"

"Ama yapmalısın." Kıvırcık saçlarını gevşek bir topuza sıkıştırmış Hermione'ye döndüm. "Neredeyse herkes öğrendi."

"Dönemin başındayız öyle değil mi? Belki ben de daha sonrasında yeterince güçlü bir anı bulur ve odaklanırım."

"Yani güvendiğin şey bu mu?"

Açıkçası evet.

"Daha sonra iyi bir anı yaşayacak olman mı?"

"Aynen Mione." yavaş yavaş dolmaya başlayan odada kenara doğru çekilirken söylendim. "Bunun pek acelesi olduğunu sanmıyorum."

"Olabilir ama. Ya savaş yarın olursa?" Hermione sessiz bir şekilde yanıma yaklaşırken son cümleyi fısıldadı. "Yapma Isabella. Odaklanabileceğini biliyorum."

"Ben de biliyorum, ama istediğimden emin değilim." derin bir nefesi bıraktım. "Sonuçta patronusu yaparken sürekli aynı şeyi düşünüyorsun değil mi? Bu da belki patronusunun şeklini ya da aklına kazınan hafızayı etkiliyordur?"

Hermione dudaklarını büzerken devam ettim. "Özel bir şey bulduğumda, patronusumu yapacağım."

"Pekâla," Ginny varlığını belli ederken cümlelerimi yuttum. "Bırak da istediğini yapsın Hermione, hadi."

Ginny, Hermione'nin sırtını desteklerken odada Harry'ler ile beraber diğerlerinin bir heykele karşı düello yaptıklarını gördüm. Yine patronus derslerinden birisi olduğu için şanslı olabilirdim. Bu normal hayatımda kendime ayırdığım o küçük zaman boşluğunun birkaç dakika daha uzun sürmesine sebep olurdu, ve böylece ben de astronomi kulesinde soğuk havayı birkaç dakika daha fazla ciğerlerime hapsedebilirdim.

Yalnız olabilirdim.

Gryffindorlu arkadaşlarının çalışmalarını izleyen Slytherin, dakikaların ardından odasına doğru yol aldı. Yolda beceriksiz bir şekilde fazla düşünüyordu, etrafına dikkat etmeden, tablolardaki Hogwarts atalarının çıkardığı seslere kulak asmadan ve belki de izlenip izlenmediğine dikkat etmeden.

𝗪𝗲 𝗮𝗿𝗲 𝘁𝗵𝗲 𝗺𝗲𝗺𝗼𝗿𝘆, Draco Malfoy.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin