Chapter: 10 - Im Changkyun

4 1 8
                                    

Hoş geldin, iyi okumalar :) Lütfen yorum bırakmayı unutma 💜💚

"Alo?"

"Merhaba. Taemin ben. Kütüphanedeyim de, seni göremeyince merak ettim. İyi misin?"

"Ahh... üzgünüm, Taemin. Ben evdeyim. Bugün dersim çıktı evde ama bitti şimdi. İstersen gel."

"A- şey... peki. Konum atar mısın?"

"Tabii."

Changkyun telefonu kapatıp evinin konumunu mesaj olarak Taehyung'a gönderirken Taehyung kütüphaneden çıkıp arabaya doğru yürüdü. Konum geldiğinde ise Jooheon'a iletip arabaya bindi. Jeongguk Taehyung'ı dinliyor olduğu için bir yere gidiyor olduklarını anlamıştı.

"Evine mi?" diye sordu Taehyung bindiğinde. Bu durumdan pek de hoşnut değildi.

"İlk defa birinin evine gitmiyoruz ya aşkım..." dedi Taehyung umursamaz şekilde.

Jeongguk Taehyung'ın cevap veriş şekli yüzünden hızla arkaya dönüp sorgulayan bir surat ifadesiyle Taehyung'a baktı.

"Anlamadım?"

"Hem... herhangi bir tensel temasa gerek kalmadan halledebileceğiz bunu, merak etme. Son bu, başka yok. Söz veriyorum."

Jeongguk gözlerini devirerek önüne dönerken Jooheon konuma doğru sürmeye başlamıştı bile. Kısa bir süre sonra konumun gösterdiği yere vardıklarında Jeongguk kollarını birbirine bağlayarak mırıldanmıştı camdan dışarı bakarken.

"Buyur, hallet."

Taehyung arabadan inerken duydu bu söylediğini. İnip camına yaklaştı ve isyan eder bir ses tonunda söylendi.

"Jeongguk... sevgilim, neden böyle yap-"

"Bir şey yapmıyorum. Bir an önce bitebilir mi?!"

Taehyung sinirinden dişlerini sıkıp arabaya avucunun içiyle bir kere sertçe vurduktan sonra burnundan soluyarak eve doğru yürüdü. Zili çaldı ve yüzüne zorla da olsa sevimli bir gülümseme yerleştirdi.

Kapıyı Changkyun değil, evdeki çalışanlardan biri açmıştı. Haberi olduğu için de direkt olarak Changkyun'un odasına yönlendirdi Taehyung'ı. Changkyun odasında telefonuyla uğraşıyorken tıklanan kapısı onu kapıya bakmaya itmişti. Çok geçmeden de kapı açıldı. Gelenin Taemin olduğunu görünce gülümseyerek ayağa kalkıp karşıladı onu.

"Taemin, hoş geldin."

"Hoş buldum... evin çok güzelmiş."

"Teşekkür ederim. Bir şey içer misin ya da yer misin? Eşilk ederim sana."

"Kahve alabilirim. Aç değilim, teşekkürler."

Kapıda bekliyor olan çalışana iki tane kahve siparişini verip kapıyı kapattı Changkyun. Sonra da odasının camının önünde bulunan iki berjerden birine doğru yürüdü ve oturdu.

"Kusura bakma, unuttum haber vermeyi."

Taehyung da karşısında bulunan diğer berjere oturmuştu. Gülümsedi Changkyun'a.

"Önemli değil. Buluşabildik sonuçta, değil mi? Özel ders mi veriyorsun?"

"Hayır. Dedim ya ben öğretemem. Ders alıyorum."

Taehyung avucunu alnına vurdu sahte bir şekilde. "Haklısın, unutmuşum. Ne dersi?"

"Müzikle ilgili. Ailemden gizli."

Taehyung bu sefer de avuç içini dudaklarına kapatmıştı. Fısıldayarak konuştu şaşkın şekilde Changkyun'a bakarken.

"Anladım."

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Jun 14 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

Scammers - TaeKookWhere stories live. Discover now