17.BÖLÜM

397 30 12
                                    

Bölüm şarkısı

Mühür gözlüm, seni elden
Mühür gözlüm, seni elden
Sakınırım, kıskanırım
Yağan kardan, esen yelden
Sakınırım, kıskanırım, eyy


Sabah olduğunda konak halkı telaşla kalktılar Hesna hanım sabah ezanından sonra yatmamış eksikler var mı diye bakınıyordu yanına ahiretliğide gelip yardım ediyordu. Naze akşam ki konuşmadan sonra kendi de Berat'ı sevdiğini anlamaya başlamış daha fazla ilgi göstermeye başlayıp kocasınında anlamasını istiyordu. Kızının mıyırdanmasıyla yataktan kalkıp kucağına aldı.

"Oyy benim annem uyanmış mı acıktın mı sen"

Küçük annesinin sözlerine ağzını kıpırtadarak karşılık vermeye çalışıyordu yeni yeni sesler çıkarmaya başlamıştı.

"Ma ma"

Naze acıkan kızını doyurmak için emzirmeye başladı kızı hem emiyor hemde mama yiyordu yavaştan ek gıdaya da başlamışlardı hafif hafif tattırıyordu. Ahsen'in karnı doyduktan sonra üzerini değiştirip kocasının yanına gidip yanağından öpüp uyandırdı.

"Berat hadi kalk kahvaltıya geç kalmayalım"

Berat Naze'nin öperek uyandırmasına mutlu oldu karısının ilgisini farkediyordu.

"Kalktım gülüm" oda hem kızının hemde karısının yanağından öptü. Hazır olduklarında odadan çıkıp avluya indiler düğün olduğu için herkes erkenden kalkmıştı.

Konak kapısının açılıp içeriye girenleri görmesiyle sinirleri tepesine çıktı. Yengesinin kardeşi Havva hanım oğlu Ferhat ve kızı Zilan'dı. Gelen misafirleri karşılamaya gittiler Naze Zilan'la görüşmek istemesede nezaket gereği hoşgeldin diyip sarılmıştı aynısı Zilan içinde geçerliydi gözünü Berat'tan ayırmıyordu Naze'nin de dikkatini çekmişti. Berat Zilan'a baş selamı versede Zilan elini uzatmıştı Berat elini uzatıp uzatmamakta kararsız kalmıştı elini uzatırken Naze Zilan'ın sulanmasına sinir olup kocasının elini uzatırken tuttuğu gibi kahvaltı sofrasına doğru götürmüştü arkadan eli boşta kalan Zilan'a dönüp bakış attı.

Berat Naze'nin neden böyle birşey yaptığını anlamasada üstüne düşmedi kıskanması hoşuna gitmişti Zilan'ı da pek hazetmezdi iyi de olmuştu.

Kahvaltı sofrasında herkes bir ağızdan konuşuyorlardı kimin ne dediği pek belli olmuyordu Ferhat bakışlarını Naze'den çekmeden bakıyordu zamanında oda istemiştide Naze ona hiç yüz vermemişti evlendikten sonra sanki daha da bir güzelleşmiş daha alımlı olmuştu herkesin dilinde dolandığı gibi bakan bir kez daha bakardı. Naze üzerinde ki bakışları hissettiği için rahatsız olmuştu kafasını kaldırıp Ferhat'a bakmıyordu bile hiç bir zaman umrunda olmamıştı zaten şimdide tek umrunda olan kocası Berat'tı.

Zilan önündeki yemeği yemekten daha çok sanki Berat'ı yiyordu öyle rahatsız edici bakışları vardı tamda karşısına oturmuştu. Suyu mana edip Berat'a laf attı.

"Berat bardağıma su koyar mısın?"

Berat kafasını kaldırıp su isteyen Zilan'a baktı ardından karısına izin istercesine baktı Naze'ye yanlış hareket yapmak istemiyordu.

"Ben koyarım Zilancığım bana daha yakın"

Naze Zilan'ın durmayacağını anlayıp engel olmak istedi evli adama sulanmakta neyin nesiydi Berat evli ve babaydı.

Naze'nin tepkisiyle Zilan'ın yüzü düştü. Berat'ın da bir kez dahi yüzüne bakmaması daha kudurttu.
Kahvaltı masasında daha fazla eğlenmeden kalktılar herkes bir işe girişti öğleden sonra gelin alıcı olup ordan meydana geçilecekti Naze de ilk Ezo'nun yanına gidip onu hazırlamaya başladı.

Sevdalı Gelin Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin