✨2. bölüm✨

89 29 75
                                    

"Herkesin arzuladığı ve kendisine has dilediği özel güçler belki sanıldığı kadar masum ve güzel değildi..."

dewayn'ın yanındaki kişi durmadan
Dewayn'a bir şeyler anlatıyordu.
tam olarak göremediğim ama sesini ağaçtaki böceklerin sesinden zor işitebildiğim o woyi beni tedirgin etmişti. Düşüncelerim bir türlü beni rahat bırakmıyordu Bu ikisi bizim krallığımıza ne hakla girmişlerdi, neyin peşindelerdi?
Bu olanlara Bir türlü anlam veremiyor, bir anda kendimi karmaşık olaylar içinde bulmayı beklemiyordum.Bu durum karşısında çaresizce en ufak bir harekette bile bulanamamak beni kızdırıyordu.

Sarmaşıkların izin verdiği kadar görebildiğim genç adam kralın hoşuna gidecek cümleler sarf ediyordu
"Gerçekten sizin kadar zeki ve kötü olabilmeyi isterdim kralım artık Cofzellos çiçeğini ele geçirmenize ramak kaldı" derken Dewayn'a yapmacık bir övgü barındıran sesi beni huzursuz etmeye devam ediyordu. Peki ya Bu ses beni neden bu kadar rahatsız ve huzursuz hissettiriyordu?

Bu sorunun cevabı belki çok açıktı ama ben bunu şuan yanıtlayabilecek güçte olduğumu düşünmesemde ısrarla kalbim 'garip bir şekilde bu ses çok tanıdık Rayne' diyordu onu susturmak istiyordum ama kalbim inatla kendime yönelttiğim bu soruyu cevaplamam için üzerime büyük bir baskı kuruyordu.

Ben artık daha fazla bu sesin kime ait olduğunu ve gerçekten bu kişinin kim olabileceğini irdelemek istemiyordum.
Artık her şeyi bir kenara iteleyip onların konuşmasına odaklanmayı tercih ettim.
Dewayn O egoist tavırlarıyla yanında ki adama cevap verdi "Ortada inanılmaz olan bir şey yok. Ben bir şey istersem o mutlaka olur!"deyince yanındaki woyi ise aşırı yapmacık bir şekilde zalim kralın sözlerini onaylarcasına güldü. Ardından kral da genç adama katılarak sesli bir biçimde güldü.

O cani kral bunları söylerken onun o küçük beynini ezmek hatta gülerken gözüken o dişlerini tıpkı onun nice papatya yapraklarını tek tek acımadan koparttığı gibi sökmek istiyordum ama kendime hâkim olmak zorundaydım. Sakin olmaya çalışarak onların seslerini daha da dinlemeye yoğunlaştım.

Genç adam kendinden emin bir şekilde
"Kralım dediğiniz gibi o perinin araştırmalarına sahip olur olmaz notlarını başka birisinin yararlanamayacağı hâle getirdim."dediğinde Kral çok mutlu olduğunu belli edercesine kalın sesiyle gülünce yine kulaklarımı kapatmam için bana bir sebep doğmuştu.

Zalim kral Dewayn Memnun olmuş bir edayla "Aferinn, güzel!! artık hiç bir sıkıntımız kalmadı."dese de yanındaki woyi daha yeni bir şey aklına gelmiş olacak ki krala"henüz bütün sıkıntılar ortadan kalkmış değil kralım"dedi.

Kral genç adamın ne dediğine anlam veremeyince sordu "Ne saçmalıyorsun çabuk lafı dolandırmadan anlat!"deyince yanındaki genç woyi kralın öfkesinden dolayı ürpermişti.

Genç woyi biraz endişeli çıkan sesiyle
"Bir şey söylemeliyim ki elimizde hâlâ dört taş var kralım!! O Perinin notlarını karıştırdığımda beş taştan bahsediyordu. Yani sonuç olarak bir taş eksik. Üstelik diğerlerine kıyasla daha da önemli olan bir taş."dedi.

Kral genç woyinin söylediklerine karşılık
"Emin misin yani bu demek oluyor ki..." kral ellerini; uzun,siyah saçlarına sıkıntıyla geçirdi ve sözlerine ekledi "Thorn yani sen diyorsun ki hâlâ bir taş eksik inanamıyorum demek bizden bir taşı saklamış mı o ahmak peri ha?"deyince haliyle benim takıldığım şey yanındaki woyiye Thorn diye seslenmiş olmasıydı.

Ardından hâlâ adının Thorn olduğuna ikna olamadığım woyi "kralım maalesef
O alçak kadın bize aklı sıra oyun oynamak istiyor!" dediğinde artık net bir şekilde emin olduğum bir şey vardı ben gerçekten bu sesin Thron'a ait olduğunu inkar edemezdim. Canım yanıyordu inanılmaz derecede kalbim sanki yere düşmüş bir vazo gibi paramparçaydı

ÇAPRAŞIK Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin