-11-

86 10 0
                                    

"Efendim anne?"

Ege'nin çalan telefonuyla dikkatler dün geceden ve dolayısıyla benden kısa bir süreliğine ayrılmıştı.Ebrar hala bana imalı gülüşler atsa da bu konuyu onunla bizimkiler gittikten sonra konuşmamız gerektiğini düşündüm.Kalp sağlığım için en iyisi bu olacaktı.


"Tamamdır.Ebrardayız biz zaten, gözde öğrencin Sezgi de yanımda 1-2 saate geliriz." diyip Sezgi'ye göz kırptı Ege. Sezgi gözlerini büyütüp Ege'nin koluna bir yumruk attığında Ege yüzünü buruşturdu. İdol olarak gördüğü profesörünün oğluyla arasındaki konuşmada adının geçmesinden pek hoşlanmamıştı Sezgi.

"Detayları sonra anlatırım.Öve öve bitiremediğin biricik öğrencin bile cazibeme yenik düştü her kız gibi." diyerek Sezgi'nin sabrının sınırlarını zorlayan Ege telefon kapandıktan sonra Sezgi'nin ona yapacaklarından habersizdi.Sezgi'ye baktığımda yüzünün kıpkırmızı olduğunu gördüğümde şaşkınlıkla gözlerimi büyüttüm.Bağırmak, Ege'yi dövmek, sinirden deliye dönmek beklediğim tepkiler arasındaydı ama utanmak asla değildi.Ben kendi derdimle uğraşırken ikisinin arasında olanları kaçırmış mıydım yoksa? Bu konu için hemen bir buluşma ayarlamamız gerektiğini aklımın bir köşesine not ettim ve Sezgi'ye imalı bir şekilde göz kırptım.

"Ya, Ala ne biçim hareketler yapıyosun?" diye sinirini benden çıkartan canım arkadaşıma şimdilik dokunmamak hayatta kalabilmem için iyi bir seçenekti.

"Bir şey yapmadım aşkım. Affet nolur!" diyerek dudaklarımı büzdüğümde utanma sırası bana geçmişti.Ebrar Ege ve Sezgi'nin önünde dudaklarıma kısa bir öpücük kondurdu.

"Sen kaşındın ama." diyerek gülümsediğinde yüzüm tabağımdaki domatesle aynı renkteydi.

"Nereye gidiyosunuz bakalım siz?" diyerek konuyu değiştirmeye çalıştım.

"Annemle bugün yapmamız gereken bir kaç iş vardı.Yüksek lisans olayları annem benden çok daha ciddiye alıyor. Onun yanına gidicektim.Erken gel senden sonra Sezgi'yle araştırmamızı devam ettireceğiz demişti. Onu konuştuk ya." dedi Ege.Sezgi gözlerini büyüterek ağzından bir hassiktir kaçırdı.

"BENİM TAMAMEN AKLIMDAN ÇIKMIŞ EVE GİDİP DUŞ ALMAM GEREK BEN GİDİYORUM!" diyip yerinden fırladı.Ebrarla beni yanaklarımızdan öptü.

"Hiç rahatınızı bozmayın ben kaçtım haberleşiriz." diyerek koşmaya başladı.Ona yetişmeye çalışan Ege bize döndü.

"Biz kaçtık,sizi biraz yalnız bırakalım da dün yarım bıraktığınız işleri tamamlayın aşk böcekleri." dedi  ve havadan bir öpücük attı bize.Ebrar'ın voleyboldaki yeteneğini biliyordum ama masadaki zeytini Ege'nin kafasına atıp hedefi tam isabetli bir şekilde tutturduğunda kahkahalarıma engel olamadım. Nihayet baş başa kalıştık.Ben bunları düşünürken sandalyem ani bir hamleyle tutuldu ve Ebrar beni kendisine doğru çevirdi.

"Nihayet baş başa kaldık." dediğinde aklımı okumaya başladığını düşünmüştüm.

"Gece ne yaptım Ebrar. Ne olur çok utandırmadan ve abartmadan anlat." dedim. Ebrar bir süre boşluğa bakıp gülümsedi.

----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

(dün gece Ebrar'ın ağzından)

Yoğun istek üzerine bizimkilerle favori barımıza gelmiştik.Aklım hala Ala'daydı. Yaşadığımız şeyler diğerlerinin aksine çok gerçekti, çok güzeldi. Daha önce hayatımda karşıma çıkmayan bir tipti Ala. Hedefleri, zekası, doğallığıyla beni çok etkilemişti.Ondan önce de çok fazla kişi girdi hayatıma.Tek gecelik şeyler, instagram ilişkileri yüzünden doğru insanı bulamayacağıma emindim.Ama sonra yıllardır çabaladığı bir şey için ağlayan zeki bir kadınla karşılaştım.Gerçi o anda yavru köpek gibi gözüküyordu ama konumuz bu değil şu anda. Onu ıslak gözleriyle gördüğüm andan beri içime işlemişti. İlişkimiz ilerledikçe de onun diğerleri gibi olmadığını anlamıştım. Tüm Türkiye'nin konuştuğu Ebrar Karakurt'u değil Ebrar'ı merak ediyordu. İlk başta yönelimini anlayamamıştım, hatta Ege'yle aralarında bir şey olması ihtimali başımdan ayak parmaklarıma kadar bir ateş gibi içimi kaplamıştı. Bana olan ilgisini fark etmemle bu ihtimal kafamdan silindi. Her şeyin çok çabuk geliştiği herkesin arsız olduğu bir noktada gözlerimin içine 10 saniyeden fazla bakamayacak kadar utangaç, istediği bir şey olduğunda bunu apaçık belli edebilecek kadar cesur bir kadındı. Ve ben onu ne olursa olsun kafamdan atamıyordum. Bunları düşünmeye devam etmemeye karar verdim.

Rosa // Ebrar KarakurtWhere stories live. Discover now