9• Bir Aşk Çaldım

763 151 130
                                    

Merhaba, biz geldik şerro Jk ile.

Geldiğimiz gibi de gideceğiz.

Bu bir geçiş bölümüdür 🤏

Keyifli okumalar 💜

Rahatsız edici bir sessizlikti odada hakim olan.

Jungkook şaşkın gözlerle Taehyung'a bakarken, Taehyung da artık bir cevap bekliyordu kocasından. "Sen..." Durdu Jungkook bir an ve kısık sesle devam etti konuşmaya.

"Emin misin?"

"Bana yaptığın her şeye sabrettim ama çocuklarıma zarar vermene müsade etmeyeceğim. Çık hayatımdan."

Evet, yıllardır sabrediyordu Jungkook'a. Ama artık alttan almayacaktı. Çünkü Jungkook'un üzüp kırdığı kendisi değil, masum 3 çocuğuydu. Zaten gerçek anne babasından yana yüz gülmeyen bu üç masumu birde Jungkook gibi bir baba ile heba edemezdi; etmeyecekti.

"Taehyung..."

O sırada çalan telefonu ile sustu Jungkook. Şoka uğramış gibiydi. Sanki beklemiyordu böyle bir şeyi ve iyi kötü ne diyeceğini bilemiyordu. Sevinip üzülmek konusunda ne hissedeceğini bilmediği gibi.

Evet bilmiyordu ne hissedeceğini.

Taehyung, varlığına alıştığı biriydi. Her şeye rağmen yanında oluşuna alışmıştı. Tokat attığı o güne kadar, ne olursa olsun gözlerinin içine içine bakmıştı Taehyung. En ufak bir temasını hasretle beklemişti. Bir perçemini geri itme, saçına dokunma ihtimaline bile heyecanlanmıştı. Jungkook nereye giderse gitsin, Taehyung evde beklemişti onu.

Alışmıştı Taehyung'un varlığına.

Ama içindeki ufak mutluluğu gizlemeye ve yok saymaya çalışsa da ona da engel olamıyordu. Bıkmıştı bu hayattan. Yorulmuştu bir kere. Bu yokluk, iğrenç ev, neye elini atsa elinde kalması, hiçbir şeyin istediği gibi olmaması... Bir sürü şey birikmişti.

Alışamamıştı bu yokluğa.

Onca yıla rağmen...

Eski hayatını özleyen bir yanı vardı. Tamam. Bu evliliği çok istemişti başta. O zamanlar kendi hayatından farklı görünen bu hayat hoştu gözünde. Heyecan duyuyordu. Ama sonra... Sonra bunun bir çocuk oyuncağı olmadığını anlamış, bir sonu gelmediğini fark etmişti. İşte o zaman bir şeyler değişmeye başlamıştı. Olay basiti aslında.

Taehyung'u istiyor, bu hayatı istemiyordu.

Taehyung'a daldı gözleri. İzledi bir süre. Yan cebinde tuttuğu biriydi hep. Ona ilgi vermese de, ondan ilgi görmüştü. Kendisi başkalarının yanındayken bile, Taehyung evde hep kendisini beklemişti.

Saf, masum bir sevgi vardı aralarında ve onun bu ilgisini kaybetmek istememişti. Cinsel anlamada aralarında bir çekim yakalamak oldukça güçtü. Taehyung'un bedeni beklenen tepkileri verse de, ona karşı kendisi hiçbir zaman olması gerektiği kadar istekli olamamıştı.

Bunca yıllık evliliklerinde şehvet ve arzu hep en geri planda kalmıştı. Taehyung'un madden ve manen; duygusal ve cinsel anlamda hiçbir açıdan en ufak bir ihtiyacını bile karşılayamamasına rağmen kendisini hiç bırakmayan, başkasına bakma gereği bile duymayan Taehyung, şimdi her şeyi bitirmişti kafada ve hiç gitmeyecek gibi olan bedenin bu ani kararıyla ne düşüneceğini bilememişti.

Taehyung'dan çekti gözlerini ve telefonun ekranına baktı. Bilinmeyen bir numaraydı. Kaşları çatıldı ve kendisini izleyen Taehyung'a gözlerini çevirip aramayı açarak telefonu kulağına yasladı.

In Lak'echWhere stories live. Discover now