Zaman Betçileri 2:Taht Savaşları[Sloniyan serisi 2]

24.Kaybedenlerin İntikamı

Ağlamalı bölüm olucak, ben yazarken ağladım. Peçeteleri alın geçin bölüme

Keyifli okumalar!-(ağlamalı)

Şarkı:Chandelier(speed up)

Bazen savaş nedir diye sorarız?

Savaş bizden birilerini alır. Şu an Tristan atla gelen annesine bakıyordu. Prensesler manzarayı gördüklerinde dehşete düşmüştüler. Max ve diğerleride gelmişti.

Kraliçe attan indiğinde, Kranis kralına doğru geldi.

"Abi" dedi Cassandra. Magnus kardeşine koşup,ona sarıldı.

"Bu savaşa bir son verelim" dedi kraliçe elini Kranis kralına uzattı. Kranis kralı eli tuttu.

İnsanlar acılarına bakmayarak, bu savaşın bittiğine sevinmiştiler. Edwin'i gördüğünmde, kuleden iniyordu. Onun peşinden gittim.

"Layla nereye?" dedi abim.

"Geliyorum şimdi" dedim yürümeğe koyuldum. Yukarıdan gelen ejderha seslerini gördüm. Her kes savaşın bitişini kutluyordu. Edwin'i gördüğümde ona sarıldım.

"Başardın" dedi.

"Başardım ve artık özgürsün" dedim. Ama Edwİn yine sıkıntıyla iç çekti.

"Ne oldu?" dedim.

"Hep sanki sevdiklerimi yine kaybedeceğim hisle yaşıyorum" dedi Edwin.

"Hayır sakın böyle düşünme, her şey iyi olucak" dediğimde diğer taraftan silah patlama sesi geldi.

Unutma o gelene kadar mutlu olun..

Sesin geldiği tarafa gittim. Çalıları itekledim. Bir uğultu sesi duyuyordum.

"Lanet olsun" dedim. Edwin bana baktı.

Eryx'e biri silah dayamıştı.

Unutma o gelene kadar mutlu olacaksınız..

"Eryx" diye bağırdım. Eryx'in gözlerinde hüzün vardı.
Silahı dayayan kişi yüzünü gizlemişti.

"Neler oluyor?" dedim ona doğru koştum. Edwin'de bana doğru geldi.

"Betçi, bu benim kaderim. Yanlızlar hep kaderine terk edilmeye mahkumlardır" dedi Eryx. Kalbim küt-küt atıyordu.

"Lütfen,o silahı indiir" dedim adama bakıp.

"Kader hep, kendine kurban seçer" dedi sert tonla. Ellerim titremeye başlamıştı.

Eryx'in önüne geçtim. Sarı saçları dağılmış vaziyetteydi. Etrafımızda şakıyan bülbülleri gördüm. Sanki şarkı okuyordular.

"Çekil" dedi karşımdaki cani adam.

"Layla dikkatli ol" dedi Edwin endişelenerek.

Yavaşca adama doğru yürüdüm. Elimle onu durdurmaya çalışıyordum.

"Sakin" dedim.

"Yaklaşma" dediğinde silah patladı. Kalbimde de o an sanki bir şey patladı. Silah sesinden korkan kuşlar, budaklardan uçtular. Sadece bülbüller kaldı.

"Layla" diye haykırdı Edwin.

"Edwin" dedim. Ben vurulmamıştım, oda vurulmamıştı.

Arkamı döndüm. Kanlar akan Eryx'i gördüm. Gözümden bir damla yaş döküldü.

"Eryx" diye haykırdım. Adam o sırada portal açıp kaçtı.

"Ben onu bulacağım, güçlü ol" dedi Edwin adamın peşinden portala atladı.

Eryx dizlerinin önüne öktü. Yanına eğildim. Göz yaşlarım kanlarını temizliyordu sanki.

"Layla" dediğinde hıçkırarak ağladım.

"Ölüyormuyum?" dediğinde daha çok ağladım. Başını kendime yasladım.Kanlar daha da akmaya devam ediyordu. Elbisemden kesip, yarasına bastırdım.

*

Alora abisine sarılıyordu.

"O zaman bunu sarayda geçirmeliyiz" dedi kraliçe Cledora. O sırada silah patlama sesi geldi. Her kes irkilmişti.

Sam kardeşine baktı. Diğer tarafa gitmişti.

"O ses de neydi?" dedi Beatrix. Alora'nın kanı donmuştu.

"Layla" diye bağırdı Sam. Max kaşlarını çatarak Layla'nın burada olmadığını gördü.

"Layla nerde?" dedi Peter endişeyle.

"Az önce diğer tarafa gitmişti" dedi Luna. O tarafa doğru koşmaya başladı. James'te arkasından koşmaya başladı. Alora ve Beatrix'te peşinden gitti.

"Layla nerdesin?" dedi Kali endişeyle.

"Eminim iyidir" dedi Demon Kali'ye destek
verircesine.

Eryx'in nabzı yavaşlamıştı. Gözlerim ağlamaktan acıyordu. Ellerim Eryx'in kanına bulanmıştı.

"Eryx bana bak sakın uyuma, bana çoçukluğundan bahset" dedim. Eryx öksürdü.

"Annem ben çocukken ölmüş, babam bana baktı. Tarihle ilgilenirdi. Benim 16 yaşım olunca, hastalığa yakalanmıştı. Sonra" dedi devamını getiremedi.

"Yıldız oldu" dedim. Başıyla onayladı. Tebessüm etmeye çalıştı, ama acıyordu her yeri.

"Peki Alora?" dedim.

"O benim en yakın arkadaşım, şu ana kadar bütün sırlarını bilirim. Oda benim. Bu hayatta şu dönemde her şeyi yaşadım" dedi yutkunarak.

"Eryx" dedim. Boğazımda düğümlenen bir şey vardı, bana acı veriyordu. Göz yaşlarım aktıkca silmeye çalışıyordum.

"Her şeyin bir sonu vardır, iyi ve kötü" dediğinde içimde her şey parçalanmıştı.

"Seninle ve diğerleriyle tanışmak büyük zevkti" dedi.
Daha da ağladım.

"Gitme, Eryx" dediğimde diğer taraftan ses geldi.
"Layla" diyen abimin sesini duydum.

"Burdayız" diye haykırdım. Alora geldiğinde yerde yatan Eryx'i görüp sendedi.

"Eryx" diye bağırıp yanımıza koştu. Abim benim yanıma gelip bana sarıldı.

"Abi" diye haykırdım ağlayarak.

"Geçti, geçti Layla" dedi başımı okşayarak. Diğerleri orda durmuş Eryx'e bakıyordu.

"Eryx ne oldu sana böyle?" dedi Alora ağlayarak.

"Alora" dedi Eryx güçsüzce. Bülbüller etrafımızı sardı.

"O gelene kadar" diye fısıldama duydum.

"Mutlu ola biliriz" dedim cümleyi tamamlayarak. Abimden ayrıldım. Eryx eliyle Alora'nın yaşlarını sildi.

"Alora ağlama, prensesler asla ağlamaz" dedi Eryx.

"Prensesler asla ağlamaz" dedi Alora titreyerek. Gözlerinden damla-damla yaşlar akıyordu

Bülbülün pençesinde olan notu bulduğumda onu açtım.

"O da ne?" dedi Hope. Kali'ler diğer taraftan koşunca, ona baktım.

Bana baktı, Eryx'i yerde görünce eliyle ağzını kapattı.

Bülbüller bugün okudu.
Ölüm şarkısını.
Ölüm sade değildir, bir insanın yaşamı gibidir.
Bülbüller şahit bu ölümlere.
Göz yaşları kaldırsın ayağa sizi
Biz gelene kadar,mutlu olun..

X

Bu da neydi?
Bu not tüylerimi ürpetti.

"Eryx" diye haykırdığında Alora gözümü kapattım.
Biri daha yıldız oldu..

"Eryx ölme" diye haykırdı Alora. Tristan kardeşine sarılmak istedi Alora bunu izin vermedi. Alora ağlıyordu.

Gözlerimden akan göz yaşları, artık Eryx'in kanlarıydı.

"Eryx'in ruhuna" dedim yutkunarak.

"Eryx'in ruhuna" dedi her kes.

O gün bir kişiyi kaybetmiştik. Ama bir yıldız kazanmıştık..