"Değişiyorsun!"

7.8K 370 28
                                    

Selam kuşlarım. Multimedia'yı sevdiniz mi? Bundan sonra hep böyle yapacağım. Giyimleri çok hoşuma gidiyor. Umarım sevmişsinizdir. Yorum bekliyorum... Multimedia Hazel'in taklit ettiği çocuk ahahah :D

İftara 1 saat var çok açım yaa :(

Aydilge-Kiralık Aşk dizi müziği ile okuyun.... Biterse başa sarın

    Kulağıma flash sesleri geliyordu. En son gece Egemen'le uyuyorduk. Sanırım rüya görüyordum.

"Ay Deryaaaaa! Ne kadar tatlılar!"

"Evet Seboşum. Bir de şu taraftan çek."

"Ay tamam. Sessiz ol. Uyanmasınlar. Sonra Egemen başımın etini yiyor."

Kıkırtılar kulağıma gelirken gözlerimi araladım. Altımda ki yatak neden bu kadar sert ki? Ay yastığının burnu mu çıkmış. Bu Egemen'in odası da aynı kendi gibi bir tuhaf. Ay insan burnu olan bir yastık alır mı? Dimi ama? Ay bir saniye! Dün gece bunun burnu yoktu! Oha! Gözlerimi tamamen açtım! İki çift kahverengi gözle karşılaştım! Egemen'in üzerinde yüzüstü yatıyordum. Aihş! Inanmıyorum! Şu an ben şokla Egemen'e bakıyorum. O ise -ne zamandan beri uyanık bilmiyorum- alayla beni izliyor. "Şey..." dudaklarımı oynattığım anda öpüşmüş olduk. Lanet olsun! Sadece özür dileyecektim! Egemen "Bir şey değil." dedi gülerek. Cümlenin her harfinde dudakları dudaklarıma değdi. Daha sonra annemlerin farkına varıp beni yan tarafa yatırdı. Allah'ım yanaklarım yanıyor. Tövbe Bismillah! Ne oluyor ya?

"Anne! Ne yaptığınızı sanıyorsunuz!" Egemen sinirlenmişti.

"Gizli bir ilişkiniz var ve bizden saklıyorsunuz." dedi Sebil Teyze savunma yapmam lazımdı. Aramızda bir ilişki yoktu ki gizli olsun. "Hayır Sebil Anneciğiiiiiim. Aramızda hiçbişi yok. Vallahi..." dedim şirince ama Egemen lafımı tamamlamama izin vermeden beni ittirerek kafamı yastığa bastırdı. "Hazel kes bir!"

"Oğlum birlikte uyumuşsunuz!" dedi annem. Sonra bana baktı. "Bir de evlenmem diye ağlayıp durdun. Bak bak bak aklı sıra naz yapmış." deyince iyice sinirim bozuldu.

"Ay evet birlikte uyumuşsunuz." Ah Seboş yaa.

"Anne. Derya Teyze biz nişanlıyız. Birlikte uyumamızdan normal bir şey var mı?" Egemen beni küçük düşünürüyordu. Kesin intikam almaya çalışıyor. Bir de elini ağzıma kapattı. "Hadi çıkın. Biz giyinip gelicez. Anne işimiz var biraz Hazel'le. Kahvaltı hazırlayın."

"Ay. Çok tatlılar Deryiaa. Hadi gel çıkalım. Utandılar." Ay bu kadın hala bizimle uğraşıyor. Neyse ki kapıyı kapatıp çıktılar. Egemen'e sinirle döndüm.

"Bizi şey yaptık sandılar aptal." dedim utanarak.

"Ney anlamıyorum Hazel?" deyip ellerini kulaklarına götürdü. Bitch bitch sırıtıyordu.

"Gel ağzına sıçayım anlarsın ibnenin evladı. Ay gerçi babasının suçu yok. Oyş tontiş Adnan Amcam Sorry! Bir saniye ben ben...."

"Evet Hazel sesli düşündün. Şimdi kim kimin ağzına sıçacakmış söylesene." Allah'ım sinirlenmişti. Üzerime doğru eğildi.

"Şey ya şey..."

"Ney?"

"Ay nasıl açım. Hadi kahvaltı edelim. Hem bir işimiz vardı hani..."

"Evet. Off. Unutturdun..." deyip geri doğruldu.  Saçlarını havalı bir şekilde karıştırdı. Ulan yapmasana... Tövbest... Ay morali bozuldu. Sanırım önemli bir şeydi.

*_*_*_*_*_*_*_*_*_*_*_*_*

Duş alıp üzerimi giyindim. Kameralardan dolayı resmen Egemen'in odasına yerleşmiştim. Zaten onun odasında duş aldım. Egemen bugün o lanet kameraları halledeceğini söyledi. Telefonumuda elimden aldı zaten. Her neyse en son olarak kahvaltıya indim. Tüm aile buradaydı. Ah ne kadar güzel. Keşke Egemen'de beni sevebilseydi... Adnan Amca yine baş köşeye oturmuştu. Sağında babam. Solunda Egemen vardı. Annemle Seboş babamın yanına oturmuşlardı. Bende mecburen Egemen'in yanına geçtim. Aslında ailemi çok özlemiştim. Ama beni buraya bırakıp gitmişlerdi. O yüzden sarılmadım. Biraz moralleri bozulmuştu ama umursamadılar. Sanırım bana iyi davranırlarsa eve döneceğimi sanıyorlardı. Ne kadar saçma. İnsan hiç evladından vazgeçer mi? Ortada bir sohbet dönüyordu ama umursamadım. Sessizce kahvaltı etmeye başladım. Çok acıkmıştım. Salamları ağzıma tıkıştırıp portakal suyundan bir yudum aldım. Ahh o sucuklu yumurta mı? Çok canım çekti ama yiyemem. Kilo alıyorum sonra.

"Ee Hazel sen ne düşünüyorsun kızım?" kim olduğunu anlamak için kafamı kaldırdım. Adnan amca bana bakıyordu.

"Şey dalmışım. Tekrar sorar mısınız?"

"Okul işi kızım. Sınav için izin alalım dedik. Zaten özel okul. Bir sözümüze bakar."

"O-olur. Zaten okulda pek çalışamıyorum." dedim.

"Egemen'e sormuyorum bile. O zaten çalışmaz. Aklında bir üniversite var mı? Özel falan?"

"Hayır özel değil. Ankara Hukuk istiyorum." dedim gülümseyerek. Egemen sinirle bana baktı. Ne dediysem sanki.

"Ne yani 4 yıl izmir'den gidecek misin?!" dedi .

"Evet Egemen. Üniversite sonuçta."

"İyi ben de giderim oraya." deyince gülmemek için zor tuttum kendimi. Egemen ve Hukuk? 'Cinim oranın tabanı 450' demek istesemde sustum. Ama Sebil Teyze kahkaha attı. "Oğlum ders çalışman lazım."

"Anne Hazel'i tek mi bırakayım yani?" Ups! Beni düşünüyor! Bence bu öküz beni sevmeye başladı ama çaktırmıyor!

"Her neyse. Egemen hadi biz kalakalım." dedim.

"Ay sanki evlilerde bize kahvaltıya gelmişler gibi. Çok heyecanlı." dedi Seboş. Babamla Adnan amca da sırıtıyordu. Yerimden kalkıp odaya çıktım. Hava serin olduğu için siyah tayt, siyah mini etek, deri ceket, siyah deri topuklu bot giyindim... Dişlerimi fırçalayıp azcık koyu renklerde makyaj yaptım. (Multimedia :)) aşağı indiğimde Egemen de siyahlar içindeydi. Bu halimize gülmeye başladım.

"Hazel kafanı bir yere mi vurdun? eğil bakıcam." dedi Egemen. Aptal ya. Beni kolumdan çekip saçlarımın arasına bakmaya başladı.

"Hayır be. Aynı giyinmişiz ona güldüm." sırıtmaya devam ettim. Elinden de kurtuldum.

"Ay ne tatlılar." Allah'ım kurtar bizi.

"Egemen kaçır beni." dedim ağzımı oynatarak.

"Hazel cidden soruyorum mal mısın?" Ellerini dua eder gibi açıp kafasını havaya kaldırdı. "Sabır... Yürü hadi gidiyoruz." Önüne geçip kapıya doğru yürümeye başladım ki biri saçımı kavradı. Çığlığı bastım. Öküz Egemen saçımı eline dolamıştı.

"Bu etek ne güzelim?" kulağıma fısıldıyordu.

"Neyi var güzelim?" dedim onu taklit ederek.

"Hazel! Delirtme beni git değiştir!" omuz silktim.

"Ya banane banane banane banane!" şu internetteki fenomen çocuğun taklitini yapıyordum. (Multimedia) Saçımı tekrar çekti. "Yiaaağ" diye ciyakladım.

"Egemen hemen gelinimin saçını bırak!" Adnan amca hem sırıtıyor hem sinirli görünmeye çalışıyordu.

"Ama baba-"

"Hemen dedim!!" Egemen kulağıma sessiz küfürler ederek saçımı bıraktı. Dil çıkarıp elimi göğsüme 'oh olsun' der gibi sürdüm. "Hazel sıçacam ağzına hea!!" dediği an Adnan Amcayla babamın arkasına saklandım. Annemler bizi videoya çekiyordu. Egemen korkmadan üstüme gelirken Adnan Amca kolunu tuttu. Ben mal gibi sırıtıyordum. "Hayvan herif rahat bırak kızı." dedi. Eheheh. "Tamam gel buraya bir şey yapmayacağım. Geç kalıyoruz." Egemen oldukça ciddi duruyordu. Bir şey yapmaz umuduyla babamların yanaklarını öpüp yanına gittim. Egemen hemen beni kolunun altına aldı. Ay canım yaa. Sonra hafif boğazımı sıkıp babamlara attığı sahte bir gülüşle tekrar kulağıma fısıldadı. "Bakalım dışarıda seni kim kurtaracak cici kız." dedi. Ah lanet olsun! Gözlerimi fal taşı gibi açıp koşmaya başladım. Arabanın yanına geldiğimde nefes nefese kalmıştım. Egemen ortalıkta görünmüyordu. Arkamda birinin varlığını hissettim.

"Egemen defol çok yoruldum." dedim.

"Ah demek yoruldun kardeşim!"

Not: Ya sanırım kısa yine ama burada bitirmek zorundaydım. Kısa kısa ama çok bölüm atıyorum ona sayın lütfen... :))) çok özür dilerim kısalığı için

"Bu Adam Benim Kocam mı?"Where stories live. Discover now