"Bu Adam Benim Kocam mı?"

"Islak Kelebek"

Öncelikle hepinize tekrardan meraba arkadaşlar. Uyarı bölümündeki şahsı artık nasıl korkuttuysanız (Ki sizi yerim. Çok saolun) kullanıcı adını falan değiştirmiş. Hatta erkekti. Fotoğrafında artık bir kız var ahajajajaj. BABK. ın çılgın okuyucuları adama cinsiyet değiştirtti. Bu arada okuyucularımdan birinin sevdiceği askerdeymiş ve aynı kitaptaki gibi askere gitmeden bir gün önce öğrenmiş. İlk mesaj attığında baya bi şaşırdım. Onu öpüyorum burdan. 103k olmuşuz. ARO. Size iki kitap önerim var. Birisi abefsun3 "Vaveyla" konusu ailesini kaybetmiş ve yurtta kalan sakat bir kızın 18 yaşını doldurup yurttan atılmasıyla, tanıştığı yakışıklı bir stajyerle yaşadığı aşkı ve değişimi anlatıyor. Benim yokluğumda kesinlikle okuyun derim. Diğeri ise @dndsryldzon adlı arkadaşımın "Ben Özledim Galiba" sı onun konusu ise ayrılık sonucunda hayatlarına devam etmeye çalışan gençlerin yaşamları ve çabaları.. Hemen siz sinirlenmeden bölüme geçiyorum..

Hazel'den Devam:

Egemen'le aynı anda kafamızı sesin geldiği yöne çevirdik. Şirin mi şirin bir kadın bize bakıp otuz iki diş sırıtıyordu. Uzun boylu esmer güzeliydi.

"Lan sen kimsin?" dedi Egemen. Kadının gülüşü anında silindi.

"Ulan sen karımla nasıl konuşuyorsun it herif?" bu ses yine bizden birine ait değildi. Saniyeler içinde üniformalı orta yaşlarda bir adam bizi dinleyen kadının yanında beliriverdi.

"Komutanım.." Ege sus pus olmuştu.

"Yaa. Komutanın. Bu da karım Sultan." Egemen'in komutanı olduğunu öğrendiğim adam karısının alnına bir öpücük kondurup elinden tutarak onu bizim bulunduğumuz çardağa getirdi. Karşımıza geçip oturdular.

"Eee karıma neden diklendin anlat bakalım." biz de tekrar yerlerimize sindik.

"Komutanım. Bizi dinliyormuş. Şey sandık. Kusura bakmayın."

"Bu kim sevgilin mi?" dedi komutan. Egemen'in karısı hakkında söylediklerini pek umursamışa benzemiyordu açıkçası. Göz ucuyla da beni gösteriyordu.

"Hayır. Karım." Egemen'in bu sert çıkışı hepimizi güldürmüştü.

"Hoyor. Korom." Sultan denilen şirin ama cadoloza benzeyen kadın Ege'min taklitini yapıyordu. Bu sefer gülmeyi kesip ona kaşlarımı çatarak baktım. "Hey sinirlenme ama güzellik. Hem şu yanındaki dağ öküzü konuyu saptırıyor. Heh en son nerede kalmıştık. Siz koklaşıp öp-"

"öhöhöhgh" Egemen kadının lafını öksürükleriyle kesmişti. Bu kadın hem her şeye maydonoz oluyor hem de çok boş konuşuyordu. Üstelik Egemen'i komutanının yanında rezil etmişti.

"Oğlum utanma. Benim kadın biraz çok konuşur ama kötülüğünüze değil. Konuşun bakayım derdiniz neydi?"

"Kocacım Hazel kızımız taa İzmir'lerden bu danayı görmek için gelmiş. Burada kalmak istediğini söyledi ama senin asker izin vermiyor. Ben burada kalabileceğini düşünmüştüm oysa ki.." başını kocasının omzuna koyup kedi gibi sırnaşmaya başladı. Eğer bu hareketi ben Egemen'e yapmış olsaydım. Etmediği küfür kalmazdı. Ama sert görünüşlü komutancık bir anda yumuşayıverdi.

"Canım iyi düşünmüşsün. Hoş düşünmüşsün. Ama senin aklına tüküreyim ben Sultan." Şokla onlara bakmaya başladım. Adam ne kadar da Egemen'imsiydi. "Acaba bu kız tek başına nerde yaşayacak lan?" Egemen'in lan demesine kızmış ama kendisi lan demişti. Gülmemek için dudaklarımı dişlerken Egemen çoktan kahkahalara boğulmuştu.

"Lan gülme. Sinir etmeyin beni."

"Komutanım. Ben diyorum. Kalamaz buralarda. Yarın hemen dönüyor İzmir'e."