5. Sevgili

47.6K 2.5K 181
                                    

Little Mix - DNA

Multimedya'da Aslı var.

Aslı Metin;

Buse öfkeyle yanımızdan ayrıldığında hemen ayağa kalkıp koşarak arkasından gittim. Bu kız ne kadar hızlı yürüyormuş yahu yetişemiyorum ki bir türlü.

''Buse bekle!'' diye bağırdım nefes nefese.

''Ne var başımın belası.'' dedi Buse oflayarak ve durup beni bekledi.

Çok şükür durdu. Koşarak yanına vardığımda hemen koluna girip derin bir nefes aldım ve yavaşça verdim. Nefes alış verişlerim düzene girdiğinde hemen konuşmaya başladım.

''Hemen küsüyorsun bize ama.'' dedim dudaklarımı büzerek üzgün bir şekilde.

''Bu konularda ne kadar hassas olduğumu biliyorsunuz.'' dedi Buse kaşlarını çatarak. Aslında haklıydı Buse böyle konularda ona imalarda bulunulmasını pek sevmiyordu ve sanırım biz az önce üstüne fazla gitmiştik. Ama ne yapalım onunda sevgilisinin olduğunu görmek istiyoruz artık. Üçüncü kata çıkıp sınıfa girdiğimizde sınıfta İrem dışında kimse yoktu o da kulağında kulaklığıyla oturmuş biriyle mesajlaşıyordu.

İrem kısa boylu beyaz tenli bir kızdı. Gözlerinde sorun olduğu için gözlük kullanıyordu ve biz onun bu haline çok alışmıştık. Çok garip bir göz rengine sahipti gri ve mavi rengin karışımı gözleri gözlüğünün arkasından pekte belli olmasa da dikkatlice bakınca çok güzel gözleri vardı. Ne zaman utansa ve kızsa hemen yanakları ve yüzü kıpkırmızı oluyordu.

''Şu Savaş'tan hiç hoşlanmadım ve yine onunla oturmak zorundayım.''

''Hadi yine ballısın seninle oturacağım bu ders.'' dedim kıkırdayarak zaten son ders olduğundan bundan sonra eve gidecektik. Hem böylelikle bize olan kızgınlığı geçerdi.

Buse gülümseyerek sırasına geçtiğinde Savaş'ın çantasını oradan alıp Duygu'nun sırasına koydum ve kendi çantamı alıp Buse'nin yanına geçtim. Duygu'nun bunu sorun etmeyeceğini bildiğimden ona bir şey söylememiştim. Duygu sakin bir yapıya sahip olduğundan bizim kadar kavgacı değildi. Sadece Arda onu çileden çıkardığında onunla kavga ederek hak ettiği cevabını veriyordu.

Zilin çalmasına iki üç dakika kaldığında herkes yavaş yavaş sınıfa gelmişlerdi. Savaş benim onun yerinde oturduğumu gördüğünde kaşlarını çatsa da gelip bir şey söylemedi ve Duygu'nun yanına oturdu. Belki de bir şey söyleyememesinin nedeni Buse'nin ona attığı öldürücü bakışlardı.

Ders başladığında Buse yine resim defterini çıkarıp içine bir şeyler karalamaya başladığında göz ucuyla ne çizdiğine bakmak istediğimde hemen defteri kapattı. Homurdanarak arkaya döndüm ve İrem'le konuşmaya başladım. Öğretmen elindeki kâğıtlarla ilgilendiğinden ders boş geçeceğe benziyordu.

''İrem kiminle mesajlaşıyorsun?'' diye sordum İrem'e bakarak ''Yoksa sende Nur gibi sevgilini bizden saklayacak mısın?''

''Bende bu konu ne zaman bana dokunacak diye düşünüyordum.'' dedi Nur gözlerini devirerek.

''Haksız mıyım yahu?'' İrem'e sorduğum soru üzerine İrem biraz düşündükten sonra sessiz kalmayı tercih etti.

''Kim olduğunu bilmiyorum sadece konuşuyoruz şimdilik.'' dedi İrem düşünceli bir şekilde.

''Nasıl bilmiyorsun?'' diye sordum kaşlarımı çatarak.

''Bu sitede herkes takma adlar kullanıyor yani gerçek ismimizi kullanmıyoruz. Bu yüzden kim olduğunu bilmiyorum ve o da benim kim olduğumu bilmiyor.'' dediğinde hayretle İrem'e bakıyordum.

Küçük Bir Şaka (Kitap)Where stories live. Discover now