22.Bölüm

4.2K 276 58
                                    

YN: Bölüm geç geldi farkındayım. Ama iş yoğunluğum olduğundan bahsetmiştim daha önce, o nedenle uzun bir bölüm yazdım. Lakin özellikle yorum yapmanızı çok istiyorum. Benim için cidden motive edici oluyor. Çokça yorum yapın lütfen..

Not: okumadım hatalar olabilir. kusura bakmayın.





16.Bölümden...

Chanyeol elindeki laboratuvardan gelen raporları inceliyordu. Düğme ile ilgili tek gelişme adı sistemde bulunmayan birine ait olmasıydı. Sun Xing...

Chanyeol ve Yongguk tüm veri tabanlarında bu ismi aratmış fakat bir çözüm elde edememişlerdi. En kötüsü de bu adamın olası faili meçhul iki cinayetin baş şüphelisi olabileceğiydi.

Adamın adının bile Sun Xing olduğundan kesinlikle emin değildi. Eğer öyle olsaydı en azından veri tabanından kimlik ya da vergi numarasına dair bir şeyler bulabilirlerdi.

Buna rağmen ellerinde koca bir hiçten başka bir şey yoktu.

Zamanları daralıyordu. Yukardan kendilerine bu davayı kapatmaları için sürekli olarak baskı gelirken, Chanyeol hâlâ bununla ilgili bir şeyler yapabilmeyi umut ediyordu.

"Düğmenin sahibini bulmak bir işe yaramadı Chanyeol, ne bir DNA ne bir doku ne de kan örneği var elimizde. Adam belli ki profesyonel bir katil. Bu da bizi çıkmaza sokuyor."

"Henüz pes etmeye hazır değilim Yongguk. Gözden kaçırdığımız bir şeyler mutlaka olmalı."

O sırada Chanyeol'ün aklına bir fikir gelmişti. Hemen telefonla SS Holding'i arayarak Jongin sayesinde sık sık konuşmak zorunda kaldığı Byun Baekhyun'u aradı.

Telefonu kapattığında yüzündeki tuhaf tebessüm, Yongguk'u endişelendirmişti.

"Bir telefon görüşmesi nasıl olur da ruh halini 180 derece değiştirebilir adamım?"

"Sana belki bir şeyler bulabiliriz desem?"

Yongguk kaşlarını kaldırmış ilgiyle Chanyeol'ün söyleyeceği şeyi merak ediyordu.

"Biz hep katili dışarlarda bir yerde aradık değil mi? Ama ya şirkettin içinden biriyse? Yani SS Holding'in içinden biri bunu yapıyorsa?"

Yongguk şaşkınlıkla Chanyeol'e bakıp başını salladı. Holding çalışanlarını sorguya çekseler de bu konuda araştırma yapmamışlardı.

"Peki, Sen az önce kiminle konuştun?"

Chanyeol yüzünü buruşturup içini çekti. Yongguk onun bu tavrını bir kez daha görmüştü. Şu malum kişiyle konuştuğunda.

"Şu Diva diye adlandırdığın Byun Baekhyun'la mı yoksa?"

Yongguk kahkahalarla gülerken Chanyeol'ün suratı daha çok asılıyordu.

"Kes şunu! Hadi Holding'e gidelim de bakalım bize nasıl yardım edecek öğrenelim."

Yongguk gözlerini hafifçe kısıp bakışlarını Chanyeol'ün üzerinde gezdirdi.

"Sen onunla buluşmak için can mı atıyorsun? Yoksa bu tamamen benim hayal ürünüm mü?"

Chanyeol dişlerini gıcırdatarak onu yakalarından tuttu. Bu konu hakkında onun alaylarını duymak istemiyordu.

"Ya dalga geçmeyi kesersin! Ya da ben güzelce o dilini keserim, karar senin."

Yongguk iki elini de kaldırıp pes ettiğini belirten bir hareket yaptı. Üzerine gidildiğinde onun nasıl sinirli birine dönüştüğünü unutuyordu.

TWINSOù les histoires vivent. Découvrez maintenant