SUSKUN YÜREK ( 4)

10.BÖLÜM

10.bölüm

Bugün benim dogum günüm :)

İyi okumalar: )

Gaye ,Savaş ın şüpheci sorusuna bozulmuştu.Tamam onu seviyordu fakat bu tür güvensiz sorular ona geçmişi hatırlatıyordu.Eski gülümsemesi yerine gelip mükemmel bir kahvaltı etmişlerdi sevdiği adamla.Henüz karşısında hiçbir şeyden habersiz bu çapkın adam ileriki zamanlarda ona körkütük aşık olacaktı tıpkı kendisi gibi..Oynadığı masum kız pozuna geri dönüp utangaç şekilde gülümsedi.Savaş ın hoşlanacağı belkide etrafında olmayan masum kız pozları gerçekten de adamda işe yarıyordu.Gülümsemeye devam ederken telefonunu eline alıp saatine baktı.

-"Benim artık Miray ın yanına gitmem gerek Savaş.Bu güzel kahvaltı için teşekkür ederim."

Savaş karşısındaki kızın seksi görüntüsüne tezat hareketleri inceledi.Kafası karışmıştı.Gaye gitgide ilgisini daha çok çekiyordu.

Üzerindeki kuşkulu bakışlara karşılık vermeden çantasını koluna takan Gaye gideceği sırada Savaş ın sesini duydu.

-"Ben bırakırım gel hadi "

Gaye küçük bir baş işaretiyle teklifi kabul edip adamın peşinden arabaya doğru yol aldı.

**

-Evett elbisemde tamam.Şimdi bi duş alıp kendime gelirim.Gece de Koray a gidip...ya ben napiyorum böyle.O yıllardır beni görmüyor,benim en sevmediğim kızla yatıyor..bende gidip ona süpriz yapıp mutlu etmeye çalışıyorum.Beni iki defa öptü diye sevdiği anlamına gelmiyor ki.."

Elbiseyi dolaba geri takıp mutsuzca yatağına uzandı.Telefonundan swarm a girip Korayin hesabına baktı hemen,evinde olduğunu gösteriyordu konumu.Yastığına sarılıp sıktı.Kalbi başka,mantığı başka şeyler söylüyordu.Gaye 'nin gelmesiyle içindekileri ona anlatırken Gaye 'nin tek söylediği şey Koray a git demek olmuştu.

**

Emre yeni gelen asistan kıza kök söktürüyordu adeta.Çatık kaşlarıyla herzamanki gibi Buket e nutuk atıyordu.

-"Buket hanım size söylenilen saatte,söylenilen yerde olmanız gerekirdi."

-"Ama Emre Bey o saatte sizin dediğiniz gibi evinize alınan oturma grubunu seçmemi söylemiştiniz.sonra da.."

Emre burnunun kemerini sıkıp derin nefes aldı.Karşısında kendine ısrarla ve mahcup ifadeyle açıklama yapan kızı inceledi.Yeni alındığı belliydi fazla şaşkındı .siyah çerçeve gözlükleri,siyah kalem etek ve beyaz bol gömlekle ilgi çekici bir yanı yoktu zaten prensip olarak özel asistaniyla yatmazdi hele de bu şaşkın ördek tipli kızla..Kalkanı bile indirir diye içinden geçirdi.

-"Kes ! Beni yalnız bırak ve toplantıları iptal et."

Buket tam ağzını açıp birşey diyeceği sırada patronu öyle bir bakmıştı ki yutkunup hızla odayı terk etti.

Masasına oturan Buketi izleyen Serpil hanım kızın yanına gelip destek verdi.

-"İyi adamdır aslında.Sıkma canını "

Buket şeytan görmüş gibi emektar kadına bakıp:

-"Ya Allah aşkına Serpil abla ömrümü çürüttü .Her gün başka bir sorun çıkartıp bağırıyor bana.Eğer maaşı iyi olmasa bir dakika durmam zaten ev sahibi atmak için bahane üretiyor ."

Serpil hanım hafif meşrep bir kadındı kızın kulağına eğilip:

-"Acaba manken sevgilisi iyi boşaltamıyor mu nedir? "

Buket gözlerini kocaman açıp eline aldığı defteri kendine yelpaze yaparken:

-"Serpil abla ne diyorsun sus ayıp şimdi duyacak adam "

Gülerek yerine geçen kadına ayiplarcasina bakıp işinin başına döndü genç kız.Daha erteleyecegi bir sürü toplantı vardı.

**

Koray hiç bu kadar sıkıcı bir doğumgünü yasamamıştı.Parti yapmak için arayan arkadaşlarını geri çevirmişti.Savaş ın sabah erkenden ortadan kaybolması ise yeni manita yaptığı anlamına geliyordu.Bir kızı etkilemek için önce kahvaltı teklifiyle başlardı Savaş.muhtemelen yine uğraş vereceği bir kız vardı karşısında..Hava kararırken çalan kapı ziliyle ayağa kalkıp açtı.Annesi Gül ve babası Kara yı karşısında görünce önce şaşırdı sonrada sıkıca sarılıp hasret giderdi.Yüzü gülerken onlarla muhabbet etti.

-"Oğlum Beril halanlar yok biliyorsun Miray a göz kulak oluyorsun dimi ?"

Koray dün gece yi aklına getirip Miray la öpüşmesini düşününce yüzünde çapkın bir gülümseme oldu.Kara anında yakaladığı gülümsemeyi kaşlarını kaldırarak Gül e baktı imayla.

-"Ben oluyorum ona..yani yapıyorum..bakıyorum tabi gözüm gibi "

Gül oğlunu çok nadir boyle afallarken görüyordu.babası gibi sert olan oğlu Miray ın adını duyunca nasılda kekelemişti.Artık evlenme çağları gelip te geçiyordu bile.Miray 26 yaşında,Koray ise bugün itibariyle 31 ine basmıştı.Gül boğazını temizleyip :

-"Miray da evlenme çağına geldi yakında birini karşımıza çıkarır artık aşık oldum diye "

-"Çıkaramaz! "

Gül, kocasına başıyla oğlunun ani çıkışını gösterirken Koray ise:

-"Yani çıkarır..zaten Emre ile kendi aralarında nisanlanmislar.."

Kara duyduklariyla kaşlarını catarken Gül ise şaşkındı.Miray ın küçüklüğünden beri oğluna aşık olduğunu biliyordu.Bu işin içinde bir iş vardı.Çalan kapı ile düşüncelerinden sıyrılıp gelen kişiye baktı.Buda kimdi böyle! ?

-"Alara sana dur dedim uygun değilim şu anda? "

Alara Koray ı dinlemeyip salona daldı eline aldığı şarapla kalakaldı.Yaşını göstermeyen esmer güzeli bir kadın ve Koray ın gelecekteki kopyası olan bir karizma.

Koray ağzının içinde küfürleri sıralayıp Alarayi tanıtırken kapının tekrar calmasiyla acmak için kapıya yöneldi.

'Kapı Kapı değil kerane kapısı .mina koyim ya '

Kapıyı küfürle açarken karşısında melekler kadar güzel beyazlar içinde Miray ı görmesi bir oldu.Kızın masumca gülümseyip gözleriyle içeriyi işaret etmesini sonradan algıladı.İçeriyi geçmek istediğini anlasada icerisi tam bir faciaydi. Yutkunup kıza sarılıp hoşgeldin dedi fısıltıyla.

Miray da sarilmasina karşılık verip kalbi pır pır atarken ellerini sırtına koyup sıktı.İkiside birbirlerinin kokularını içlerine çekerken Miray ın' doğum günün için gelmiştim' demesiyle istemese de ayrıldı kızdan.

Gülümseyip kıza bakarken içeriden gelen Alara nin sesiyle Miray ın gülen yüzü aniden düştü.

-"Aşkım annenler bekliyor hadi gel "

Miray dolu gözlerle Koray a baktı ,genç adam ise şansına bir kez daha küfrederek özür dileyen gözlerle sevdiği kadına bakıyordu...