Kaçış

188 15 1
                                    

Şimdi
Ellerinde büyük silahlar bulunan özel harekat ekibi içeri girdi ve kahramanların etraflarını sardılar. Roger, elinde iki küçük gun ile orada, onlara gülüyor ve Logan'a göre kıçına saplanması gereken adamantium pençeler arıyordu.
Roger "Baylar, nasılsınız? Beni tanırsınız... Sizin gibilerin kellelerini yüzdüren melek benim. Ayrıca Logan sakın pençelerini çıkarayım deme! Bu silahların içinde Adamantium mermiler var ve içleri barut dolu. Derinden içeri girer, girmez patlar ve buranın her tarafı Logan olur." dedi. Wolverine, hırladı ve "Bizi nasıl buldunuz?" dedi. Roger, gülümsedi ve "Etrafta bıraktığınız sahte izler bu işi bayağı zorlaştırdı ama bize tek gereken telefon numaramızı bilen ve maddi sıkıntı yaşayan bir bar sahibiymiş. Bir dahakine daha profosyonel olun. Bay Finklle! Kırk beş bim dolar üç katına çıkacak." dedi. Barcı, mutantlara baktı ve gülümsedi.
Wolverine, ona küfür edip "Bize ne yapacaksınız?" dedi. Roger "Evet, o konuya gelince... Gizli bilgi. Askerler! Cyclops'u ve Gambit'i alın. Wolverine ile ben ilgilenirim." dedi.
Tam o sırada bir ses "Ya da hepsi benim olsa?" dedi. Tavan patladı ve kırmızılı, siyahlı bir silüet, içeri atladı. Tozun içinde mutantlar gözlerini kapadılar ve birkaç saniye sonra gözlerini açınca, Roger dahil herkesin yerde yattığını gördüler. Tabi onlarca mermi deliğiyle.
Gambit, bir anda "Deadpool!?" dedi. Slade, onlara döndü ve "Süper düper havalı kırmızı kurtarıcı meleği tercih ederim ama Deadpool da iyi." dedi. Wolverine, güldü ve "İlk defa seni gördüğüme bu kadar sevindim, lanet mutant!" diyip, sertce sarıldı.
Tavandaki delikten dört ip atıldı ve bir kadın sesi "Ne bekliyorsunuz, genetik değişimler! Haydi!" dedi.
Üçlü iplere tutundular ama Deadpool kaldı. Onlara "Ben gelen birliği halledip, size katılırım." dedi. Gambit "Hayır! Seni haberlere verirler ve daha kötü duruma düşeriz." dedi. Slade, homurdanıp ipini tuttu.
* * *
New York şehrinin ışıkları üstünde yolculuk etmek Logan'ı azda olsa mutlu etmişti.Gerçekten insanın içine mutluluk dalgaları yayıyordu. Remy, Slade'e "Bizi canlı kalan mutantlar mı, kurtarıyor?" dedi. Wade "Canlı kalan mutantlar, onlar tarafından güvenli bölgelerde saklanıyorlar." dedi. Scoot "Onlar... Kim?" dedi.
Yeniden kalın bir ses "Öldükten sonra bunun pek bir anlamı kalmayacak, Tepe Göz!" dedi. Dörtlü arkalarına baktılar ve kendi helikopterlerini takip eden, iki pervaneli yüzlerce silahı olan bir helikopter onları takip ediyordu. Wolverine, konuşanın Roger olduğunu baştan anlamıştı. Logan, tekrar küfür etti ve "Bu adam hiç ölmez mi?" dedi. Hoparlöre konuşan Roger "Kurşun geçirmez zırh diye bir şey var, Pençe Kafa!" dedi.
Büyük helikopterin kanatlarındaki bölmeler açıldı ve roketatarlar belirdi. Remy, korkuyla yukarıya "Bayan! Bizim silahımız var mı?" dedi. Kadın "Hayır ama yanımızda lazanya var, ister misin?" dedi. Remy, homurdanıp "Her kimsen, çok komik olduğunu söylemem gerek!" dedi. Kadın "Sende öyle! Bir kurtarma helikopterinde silah olduğunu sanan, ucube!" dedi. Scoot "Şunu leser misiniz! Olamaz!.." dedi. Kendilerine doğru iki füze geliyordu. Logan, aceleyle "Şunlara ateş et, Cyclops!" dedi. Scoot "Uçak patlarsa insanların gözünde daha kötü görünürüz!" dedi.
Wolverine, homurdandı ve hızlıca ipe tırmandı. Remy "Düşündüğüm şeyi yapmayacaksın değil mi?" dedi. Wolverine "Galiba, dostum!" diyip, atladı.
O kadar iyi ayarlayıp, atlamıştı ki, pençeleri tam füzelere değecek şekilde ikisinide patlatmıştı. Büyük bir patlama oldu ve Logan tüm derisinin yandığını hissetti.
Arkadaşları onun on kilometre yüksekten düştüğünü görürken bağırdılar. Gambit, atlamayı düşündü ama Deadpool "Ne yapacaksın? Birde sen mi, öleceksin! O istediğini yaptı!" dedi. Remy, ağladı ve "Neyseki gerçek bir kahraman olarak öldü..." dedi.



Mutants and Dead || AttackWhere stories live. Discover now