Böyle Olmamalıydı

3.1K 242 341
                                    

Hepinize çok ama çok teşekkür ederim ❤ önceki bölüm üç yüzü aşkın yorum almış arkadaş... Tekrar çok teşekkürler...

"Doruk bak şimdi, sonrasında bir gün yanınıza gelip 'biz evlendik' diyeceğiz. Hatta ilk önce 'evlenelim mi', 'hadi kalk evlenelim' falan diyerek geyiğe başlayacağız. Sonra bir bakmışız ki evlenmişiz. Zaten Devrim'in hacı babadan isteği de buymuş, farkına varmadan benimle evlenmek."

"Asya... Ne diyeceğimi bilemiyorum."

"Ya işte sana iki saattir, bugün sınıfa yeni gelen çocukla ilgili planlarımı anlatıyorum."

"Şu Devrim Bozan?"

"Ta kendisi."

"Asya biz 10. değil, 11. sınıfa başladık."

"Her neyse."

"Ayrıca İngilizce'den 1 aldın..."

"Bana ne?"

"Yani ciddi düşünüyorsun bu çocukla ilgili, hani diyorsun ki ileride böyle olur."

"Evet."

"Kankacığım kırılmanı istemem ama o işler öyle olmuyor."

"Nedenmiş?"

"Onun gibi erkekler senin tabirinle tam bir horozpudur çünkü."

"Yani?"

"Yanisi, gerçek hayal ettiğin gibi olmazsa üzülme diyorum işte."

"Yani böyle olmayacak mı?"

"Bilmiyorum Asya. Yarın Koray gelsin konuşuruz bunları, en azından sorarız sevgilisi varmıymış."

"Yok!"

"Asya... Senin kafandaki evrende yoktu ama benim bahsettiğim gerçek hayat. Anlatabildim mi?"

"Gerçek hayatına ben senin Doruk, gerçek hayatına! Anlatabildim mi?"

"Ben ne yapabilirim, aşık olma aptallığını gösteren sensin."

Hani böyle uzun bir uykudayken kendini rüyandaki ortama o kadar kaptırırsın da gerçek hayat rüyaymış gibi gelir ya, işte ondan. Hem de iki porsiyon.

Düşüncesi bile korku verici. Sanırım bu gece bileklerimi kesip kendi kanımı içecek ve sonsuz bir döngü sağlayıp ölümsüz olacağım.

"Yani ben yine yalnız mıyım?"

"Yine kelimesi hatalı bir kullanım, sen hep yalnızdın Asya."

"Teşekkür ederim artık harikayım."

"Ya tabii ki ben varım ama ben sevgili anlamında söylüyorum. Yoksa seni kimse benden ayıramaz, biliyorsun."

"Yo, bilmiyorum."

"Utanmıyor da yalan söylemeye, terbiyesiz."

"Doruk ben kafama dönmek istiyorum. Hem belki sen yalan söylüyorsun. Belki ben aslında kafamdaki Dünya'da yaşıyorum da sen şizofrensin."

"Öyle daha mı iyi?"

"Bilemiyorum."

"Yarın okula gidelim, görürsün o zaman kim şizofren."

***

"Beni gördüğünüze nasıl sevinmezsiniz oğlum? Gülsenize biraz."

Yanımda oturan Doruk'a döndüm.

"Koray'ın geldiği günü anlatışımı hatırla, sana böyle olacağını söylemiştim."

"Peki Devrim Bozan nerede? Okula bile gelmedi bugün."

Koray araya girdi.

"Bir dakika ne Devrim'i ya, neler oluyor?"

Doruk Koray'a "Bir şey yok ya Asya kafayı yedi;" diyerek konuşmasına benimle devam etti. "dediğim gibi Asya, lütfen üzülme."

Sanki elimde.

O an Devrim Bozan sınıftan içeri girip en arkadaki sırasına oturdu.

Evet kalbim, o geldi. Ama sakinleş biraz, insanların seni fark etmesini istemiyorum. Özellikle de senin fark ettiklerini fark etmelerini...

Bakma Asya, sakın bakma. Daha ikinci günden kendini sıradanlaştırma.

Ama bakmak için ölüyo-

Hayır dedim! Bakma. Başka bir şey düşün. Mesela o senin varlığından bile habersiz şu an.

Yok, o olmaz.

Edebiyat hocam olur mu? Olur.

Oh... Bıyıklarına kurban!

Kusacağım galiba.

Ah Devrim ah, o kadar mutlu olabilirdik ki!

Yani en azından ben mutlu olabilirdim ve bence bu bir ilişki için gayet yeterli. Hayallerimi yıktın be! Gerçi teknik olarak hayallerim hayallerimi yıkmış oluyor ama şu an konumuz bu değil.

O lo lo. Lo lo. Lov mi layk yo do. Lov mi layk yu do.

Oğlum kafamdan çağırsam gelir mi acaba? Gel pisi pisi, gel kuçu kuçu.

Yok, gelmiyormuş. O zaman demek ki neymiş, it's story time.

Şimdi zamanın birinde Muş'ta tembelliğiyle ünlü bir kız yaşarmış. Bu kız derslerine çalışmadığı gibi dışarı çıkmaya bile üşenip 'ben ne oksijenin ayağına gideceğim, o gelsin' der ve pencereye kafa atarmış. Ama dersi de öyle bir dinlermiş ki görenler dinlemenin erdemini anlarmış.

Sonra liseye başlayan kızımız tembelliğini sürdürerek her gün hocalarından azar işitmeye başlamış ama namını korumak adına yine de tembelliğini sürdürmüş. Fakat üniversite sınavı gelince bu kız sınavdan önceki gece bir çalışmış bir çalışmış ki Türkiye birincisi olmuş. Hocalar şok, Muş vefad, Milli Eğitim iptal.

Ay em zeki, biç.

Başka ne hakkında düşünebilirim?

Bir dakika. Az önce ne düşünmem gerektiğini mi düşündüm? Error veriyorum bir saniye.

Ben de o sıra yanlışlıkla dalmış ve dersi dinlemiş olsam da çıkış zili çalıp Koray beni dürtünce kendime geldim. Ama biliyordum, yarın bir şeylerden dolayı Devrim yanıma gelecekti. Ben de ona ilk kez 'mal' diyecektim ve aşkımız başlayacaktı, tıpkı planladığım gibi...

Çünkü MalsınDonde viven las historias. Descúbrelo ahora