Alıntı 3

13K 1K 194
                                    

Merhabalar, ballarım kaymaklarım, bilimum şekerli her şeylerim! :*

Bir cumartesi gününde daha buluştuk. Ne güzel oluyor şu cumartesiler öyle değil mi?

Alıntımız Güneş'in anlatımından. Yok öyle Gökdeniz, Gökdeniz... Bitti o devir! :P

Biraz da kızımı okuyun bakalım. Güzel tatlışlı ve önemli sahnelerden biri. Tamamını okuduğunuzda daha net anlayacaksınız.

Kavuşmaya az kaldı doktorum nerdeee!!! Sizinle buluşacağımı bildiğim için heyecanlarım artıyooor bir fena oluyorum!!!

Haydi, öpüyorum! :*

-

"Güneş, sen âşık mı oldun?"

"Kesinlikle," diye cevapladım adeta bir rüyanın içindeymişim gibi.

Ne kadar ısrar etse de bu konu üzerine konuşmayı, ben istemedim. Beynim korkuyla yüzleşiyor, korkuyu etrafıma tüm somutluğuyla yayıyordu. Babamın yerinde olduğum bin türlü senaryo geçiyordu aklımdan.

Gitme vakti geldiğinde ise buruktum. Ablamla, beni, en içimi bilen insanla konuşmanın rahatlığını kimsede bulamıyordum. Kendimi anlatmama gerek kalmadan konuşma hissi güzeldi. Yıllar sonra tanıdık bir yüz ve tanıdık bir kalp...

Sımsıkı sarıldık birbirimize. Bir daha görüşemeyecekmişiz hissi tüm hızıyla ve acımasızlığıyla dolarken içime, beni sakinleştiren saçlarımı okşayan ablamın elleriydi.

"Kendine ve bize karşı bu kadar acımasız olma, olur mu? Üzme artık."

Kafamı eğerek sessiz kalmayı tercih ettim. Her şeyin ilacı zaman olduğu gibi bizim durumumuzu da çözecek olan belki de oydu.

"O çocuğa da söyle, üzmesin seni," diye korumacı bir içgüdüyle uyarıda bulunduğunda, gülmeden edemedim. O da benimle beraber gülüyordu. Âşık olduğuma seviniyordu fakat gizli bir endişeyi de gözlerinin arkasında taşıyordu.

Yanağımı okşarken, "Gözlerin çok güzel bakıyor, farkında değilsin belki," dedi. "Umarım geçmişte kendine yaptığın haksızlar geleceğini etkilemez. Tüm içtenliğimle bunu diliyorum."

*

Çıkış saatim yaklaştığında ise Gökdeniz'i kapıdan içeri girerken görmemle içimde çağlayan hisse dur diyemedim. Gün boyunca o kadar kötü şeyler düşünmüştüm ki varlığını görmek her kötü şeye iyi geliyordu.

Dayanamadım. Koştum ve boynuna var gücümle sarıldım. Bu tepkimi beklemediği için birkaç adım geriye sendelese de vakit kaybetmeden kollarını etrafıma kalkan gibi sardı. Şimdi her şey daha iyiydi. Her şey olması gerektiği gibiydi. Ayaklarım yerle temasını kestiğinde Gökdeniz'in kollarının da etrafımda sıkılaştığını fark ettim.

"Ne çabuk özledin sen beni bakayım?" deyip gülse de sesindeki tedirginliği saklayamamıştı. O da artık beni tanıyordu. "Ne oldu sana, güzelim?"

Sadece orman kokusunu derince içime çekerek gözlerimi sımsıkı yummayı tercih ettim. Kokusunda huzurdan bir parça taşıyordu.

Beni ayaklarımın üzerine indirip geri çekildi ve iki elimi de sıkıca tuttu. Gözleri iyi olmadığını görüyorum ama şimdi sormayacağım diyordu bana. Benim için endişelenen mavilerine sevgiyle bakabilmiş olmayı diledim.

-

Fiyuvvvv! Dünyanın en uzun alıntısı benim için! :D

Diğerlerinden fazla değil miydi ama? Kabul edin ve memnun olun lütfen.

Meraklar ne durumda? Yükselmeye, hızla artmaya devam değil mi?

Aman öyle olsun! :)

Size bir sorum olacak. Yine Wattpad'de Efsunlu Adamlar'ın ikinci kitabı olacak olan Timuçin'in hikayesine başlayacağım. Kurgusu alışık olmadığınız cinsten olacak. Baya ilginç bir kadın karakter oluşturdum.

Fakat bir sorun var. Kitabın kod adı konusunda sıkıntılarım var.

Efsunlu Adamlar Kod Adı: Tim mi olsun?

Yoksa başka bir kod ad mı bulmalıyım?

Cevaplarsanız hepiniz aşırı iyiliğiniz dokunur.

Sevgilerin büyüğü benden... ♥

-

Facebook Sayfası: facebook.com/merveakincikitaplari

Facebook Grup: Merve Akıncı'dan ♥

Twitter: mandalinagibi

IG: mervenilya

Snapchat: mervenilya

Ask.fm: mervenilya


Efsunlu Adamlar: Kod Adı 1.88 (Kitap)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin