O'NA GİDEN DERDİMİ SEVİYORUM (Raflarda)

NEYİ ARIYORSUNUZ?

Hz.Mevlana cevap veriyor;

"Neyi arıyorsan o'sun sen"

İnsan neyi arar ki?

"Ey Rasulüm! Onlara o vakti hatırlat, hani Rabbin; Ademoğullarından, bellerinden zürriyetlerini çıkardı, onları kendi nefislerine şahit tutarak: Ben sizin Rabbiniz değil miyim? dedi. Onlar da: Evet, sen bizim Rabbimizsin dediler. (Onlarla birlikte Biz ve meleklerimiz buna) şahitlik ettik ki, kıyamet günü: Biz bundan gafildik, haberimiz yoktu demeyesiniz. Yahut, bizden önce babalarımız Allah'a ortak koştu, biz de onlardan sonra gelen bir nesildik; onların izinden gittik. Batıla dalanların yüzünden bizi helak mi edeceksin? şeklinde küfrünüze mazeret ileri sürmeyesiniz diye böyle yaptık." (A'raf/172-173)

Allah(cc) yarattığı tüm insanların ruhlarını Elest bezmi denilen yerde topluyor ve onlara
"Ben sizin Rabbiniz değil miyim?" Diye soruyor. Ruhlar da
"evet sen bizim Rabbimizsin" diyor.

Bu sözleşmenin ardından; yüce yaratıcımız Allah (cc) cemalini gösteriyor, o mükemmel güzelliği karşısında büyülenen ruhlar oracıkta aşık oluyor, ardından cemali onun tarafından unutturuluyor.

Ne hoş değil mi?

İlk aşkımız Rabbimiz imiş meğer..
Sonra ruhlar ana rahminde insana üflenir ve dünyaya gelen insan arayışa başlar. Deliler gibi koşturup durur, ordan oraya, o kalpten öbür kucağa, bir tüketim çılgınlığı ve maddiyatta arayış, bir öğünü geçirmeden diğer öğünde ne yiyeceğini düşünme, sahte kimlikler, farklı stiller le dikkat çekmeler, makam mevkii de aranan huzur, evlatperestlik v.b bu arayış bitmek bilmez. İlk annesinde başlar aşk arayışı, onsuz yapamaz, onu biran görmese çıldırır. Belli bir yaştan sonra ondan da kopar. Arkadaşları olur onlarla vakit geçirmek çok hoştur. Ama tatmin olmaz, makam sevdası olur, çok hoştur. Ama yaşı ilerler o da geçer gider, o aşkı sahibine iade edemezse yalan sevdalar da aldanıp durur işte bu arada depresyon denilen zıkkıma toslamaz ise :(

Offf ne toslama eskiden çok sevdiği birçok aktiviteden artık mutluluk duymaz olur!

Aradığı sadece başını yaslayacağı sıcak bir omuzdur!

Evet depresyondayken bunu çok yaşadım. Tek beklediğim birinin bana gelip;
-Seni çok iyi anlıyorum, sabret geçicek

demesiydi. Bu sözü duymak için uzun süre bekledim. Duymak ne kelime! Aksine sevdiklerim benden hep şikayetçi oldu,
Komik bişey diyeyim ben bile kendimi dinlemekten yorulmuştum.

Uzun bir süreden sonra kimseden umut bulamayınca, yaptığım en iyi şeyin ona sığınmak olduğunu anladım. Eveeet kimse beni onun gibi saatlerce dinlemiyordu. Kızmıyordu. Sadece sessizce dinliyordu. Bazen saatlerce seccademde ağladım, anlattım, yani; anlıyacağınız kapıyı ısrarla tokmakladım...
Hani çocuklar annelerine istedikerini yaptırmak için kendilerini yerlere atıp tepinirler ya annede usanıp tamam der ...
İşte tıpkı bunun gibi duadan ondan vazgeçmedim hiç umudumu kaybetmedim çünkü her ağlayışım ona sığınışım bir ışık bir teselli oldu...
Hep şunu işittim kalbimde;
"Kulum sabret seninleyimm, kimse anlamasada seni en iyi ben bilirim!

Sonra bir rüya gördüm ve o rüya ile tüm dünyamın rengi değişti...

İşte sonunda kapı açılmış elhamdüülillah içeri davet edilmiştim

Sanki içimde bir çiçek açtı..

Toprağa atılan tohumun fizik kanunlarına inat toprağı bismillah deyip delmesi gibi gönlüme sevilmeye en çok layık olan Rabbimin aşkı yerleştirildi...

Tüm ezberlerim bozuldu, o girince gönlüme diğer misafirler çıkıp gitti..
Ne evlat, ne eş, ne ana baba, ne de tasa üzüntüler kaldı ..
O sevgiler yalnız onun rızası için sevmeye dönüştü bi nevi tarz değiştirdi..

İyi ki geldin Rabbimmmm..

Ohhh.. ne iyi ettin...

Tüm tasalarım gitti...
Yüreğimde bir güvercinin kanatları gibi pır pır eden bir yaşama sevinci girdi.
Bakışım, gülüşüm, sevişim, gidişim, gelişim, oturup kalkışım, inanın suretim değişti...
Veee sanki şifrem çözülmüştü!
Tüm kainatı, her canlıyı, herşeyi onun için sevmeye başladım.
Benliğim gitti alçaldıkça alçaldım..
Acizliğimin fakirliğimin farkına vardım,
Başıma her gelen ondandı,
Eee ne diye dert ettim
Ohh tüm yüklerim gitti..
Hasta olsam dermanım oydu...
Eksiklerimi giderecek, her ihtiyacımı verecek oydu!
Ve bir saniye sonrasına garantim yokken
Meğer ben nasıl zarar vermişim kendime
Özür dilerim bedenim..
Aklım, kalbim, midem
hele hele gözlerim
Hakkınızı helal edin....