''Tadı çikolata ve günah gibiydi.''
''Aman Tanrım bu gerçek mi!?'' Yejin Youngbae ona bir fotoğraf verdiğinde şok oldu.
''BU GERÇEKTEN KWON JIYONG!'' Şok olmuştu.
''Evet bu o.Öpücük atıyor.'' Youngbae gülmeye başladığında Yejin de kendini tutamadı.
''Gerçekten...Seungri'nin etrafında nasıl bu kadar farklı olabilir?''
''Aşk diyorlar.''
''Başlığı -O Sarışın- yapmakta ısrar ediyorum.''
Youngbae gülümsedi.
''Yani--- şuna bak!!'' Yejin tekrar fotoğrafa baktı. ''O bir katil! Herkes ondan korkuyor! Şu surattan!'' fotoğrafı Youngbae'ye çevirdi.Youngbae de dudak büzüp pozu taklit edince ikisi de kahkaha attı.
''Aslında...Onlar sevimli.''
''Her zaman böylelerdi.Bu tuhaf ama kavga ettiklerinde bile sonunda sevimli oluyorlardı.''
''Aşk diyorlar.'' Yejin gülümseyip koltukta bağdaş kurdu ve Youngbae'ye baktı.
''Ama sen Jiyong'un ona olan hislerini itiraf etmek istemediğini söylemiştin.''
''Öyle değil.'' Youngbae de aynı şekilde oturup ona döndü. ''İtiraf etti.Her zaman biliyordu.O sadece--''
''Seungri'yi hayatına sürüklemek istemedi.'' tamamladığında Youngbae başını salladı.
''Tanrım..Aşkının şakası yok.''
''O piç...Ne kadar denediğimi bilemezsin.''
''Neyi denedin?''
Youngbae gülümseyip ayağa kalktı.
''Kahve ister misin?''
******
''Aklında ne var?'' Daesung sorduğunda Youngbae sırıttı.
''Jiyong'a göstermemiz gerek.''
''Neyi? Sadece düzgün söyle!'' Seunghyun bağırdı.
''Jiyong'a Seungri'nin onu ne kadar sevdiğini göstermemiz gerek.Bakın, onu tanıyorum.Onu kurtardığı için sevdiğini sanıyor.''
Daesung güldü.
''Kör mü?''
Seunghyun başıyla onayladı.
''O bir gerizekalı.Seungri'nin ona nasıl baktığını göremiyor mu? Onu seviyor.Kurtarma olayını siktir et.O sadece kaderdi.''
''Kesinlikle!'' Youngbae ayağa kalktı. ''Bir şeyler düşüneceğim.Ona göstermemiz gerek.Sizde bir şeyler düşünün.''
''Niye? Umrumda değil.Kolumu kırdı.'' Seunghyun söylendi ve Daesung kafasına vurdu.
''Aaaiisshh!! Bana vurmayı bırak!''
''Bir şeyler düşüneceğiz hyung.''
Eve geldiklerinde Seungri'yi koltukta buldular.
''Hey hyung!''
''Selam.''
''Uhm--- Ji hyung nerede?''
''Bilmiyorum.'' Youngbae koltuğa oturduğunda diğer ikili mutfağa gitti.
''Telefonlarımı açmıyor.'' Youngbae ona baktı.
''Yine mi?''
''Evet.'' Seungri iç çekti. ''Büyük ihtimalle bir yerlerde içiyor.Kızlarla dans ediyor.Beni görmezden geliyor.''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
That Blonde.
Fanfiction''Ben korkunç biriyim.'' fısıldadı. ''Değilsin..'' ''Öyleyim.'' Çocuğun yüzünü ellerinin arasına aldı. ''Bunu sende biliyorsun- Neden hala buradasın?'' ''Öyle olsan bile.. farketmez.Bunu sen istemedin hyung..Seni biliyorum ve...sadece senin hakkında...