7.SFAB BÖLÜM 47★GERİLİM ZAMANI

13 2 0
                                    

John kitabı kapattı. Aslında hikâyenin tek bir kısmını okumuştu. Geri kalan kısmı dedektifi ilgilendirmiyordu.    Ama asıl olay bundan sonraydı. Hatta bu bina hakkında bir efsane vardı ki John buna inanmıyordu.

"Bir de efsane var."

Mike John'un gözlerinin içine bakıp davranışını ölçmeye çalışıyordu. Alice bunu anlayınca öksürdü.

"Efsaneyi de ben anlatayım. Müdür efsaneye inanmıyor."

Mike'nin dikkati biraz dağılmıştı.

"Efsaneye göre bu hastane önceden büyük ve görkemli bir malikâneymiş. Malikânenin sahibi çok sapık ve oldukça acımasız bir katilmiş. Bu katil öyle bir katilmiş ki öldürdüğü kurbanların tüm kanını özel olarak yaptırdığı bir sisteme boşaltılmış. Bu kanlar binanın borularında,diğer bir değişle damarlarında yol alırmış. Katil binanın merkezine kızıl yürek adını verdiği çok güçlü bir motor yapmış. İnanılmaz bir şekilde motor kalp görevi görüp kanı hızla borulara sevk ediyormuş. Fakat kan gereğinden fazla olduğu zaman,boruların patlamasıyla katilin soyundan gelen başka bir katil gelicek,ve binadaki herkes ölecek. Efsane saçma gibi görünse de ortada birkaç cinayet vakası var."

John iç çekti.

"Ve siz de bu saçmalığa inanıyorsun Alice. Benim ünlü sözümü hatırlıyormusun?"

Alice fazla düşünmedi.

"Hiçkimse mükemmel değildir."

Barbaros başını iki yana salladı.

"İntikam her an arkandan gelir."

John ayağa kalkınca diğerleri de kalktı. John tam bir şey söyleyecekken kapı yumruklanmaya başladı. Barbaros kapıyı açınca Mert'i gördü.Mert kanlar içindeydi.

"NE OLDU SANA?"

Mike John'un kitabı sıkıca tuttuğunu fark etti. Bu işte bir iş olmalıydı. Ama sonradan başka bir şey fark etti.
Alice yoktu.
Alice,kapı açılıp,Mert'i görünce koşarak 1-A odasına gitti. Kapı ardına kadar açık,heryer kanla kaplıydı.Bir hasta kan kusuyordu. En sonunda yere yığıldı. Alice odaya girmek istiyordu. Ama kan gölüne giremeden biri onu tuttu. Bu Bigbull'du. Üstü başı kan içindeydi.

"Ne oldu burada?"

Alice'nin sesi inanılmaz bir şekilde sakindi. Bigbull'da sakin duruyordu.

"Borular patladı. Heryerden kan fışkırıyor. 2-B mi dersiniz?"

Alice odaya baktı.

"Koş derim."

Bigbull patlayan boruyu gösterdi.
Alice borudan duvara doğru fışkıran kana baktı. Arada tıkırtılar duyuluyordu. Bunlar kemik parçaları olmalıydı.
Bigbull elinde tuttuğu kağıt parçasını açtı. Biraz kan bulaşmıştı ama onun dışında kağıt temizdi.
Kâğıtta ki cümle Alice'nin tereddüt etmesine neden oldu.

İntikam her an arkandan gelir.

"2-B! Orada olmalı!"

"Asansör!"

Bigbull borulardan fışkıran kanların sesini bastırmak için bağırıyordu. Alice ile birlikte asansöre koştular. Bigbull düğmeye basıp iç güdüsel olarak geri çekildi ve Alice'yi geriye doğru çekti. Asansörün hemen yanında bulunan dışarıya doğru açılan kapıyı siper olarak kullandılar.
Asansör kapıları açılınca kan boşaldı.
Bigbull ve Alice merdivenlere yöneldiler. Hızla bir kat yukarı çıkıp 2-B odasına doğru ilerlediler. Buraya gitme nedenleri efsaneye göre 2-B kalbin bulunduğu yerdi. Orada bir jeneratör vardı. Anahtarı kayıp olan kapıların ardında...Ama o odaya gitmek fazla kolay olmayacaktı. 2-A koridorunda bir sürü ceset vardı. Bir lamba patlamış,diğeri yanıp sönüyordu.  Alice Bigbull'un onu koruma çabalarına aldırmadan koşmaya başladı. En azından deniyordu. Ama en fazla orta derece koşabiliyordu.

İNTİKAM(TUZAK)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin