3 KÖTÜ KIZIN AMACI- Tanıtım

3 KÖTÜ KIZIN AMACI- 3. Bölüm

Zil çaldı. Rüya hemen arkadaşlarından Elis'i aradı:

-Elis!!! Şuan b-e-n...
'Dur, dur noldu?' Elis bu sesi biliyordu. 'Rüya kesin bişeye heyecanlandı' diye düşündü.
-Yaaa! Rüz-g-arrrr!
-Eee? Nolmuş Rüzgara?
Güçlükle 'Rüzgar bizim okulda hatta benim sınıfımdaaa!!' diyebildi.
Elis şok olmuştu.
-N-nasıl yani? Nasıl oldu bu? Dur dur anlatma! Çıkışta bir yere gidip konuşuruz.
Rüya o kadar heyecanlanmıştı ki.. 'Bayyy!' dedi ve telefonu kapattı.
Tuvalete gitti. Biraz bu heyecanı durdurmalıydı. 'Kendine gel! Sen onu sevmiyorsun! Off banane! Bu ne heyecan ? Benim ne umrumda?'.

Zorlukla kendini düzeltti ve çıktı tuvaletten.
'Gidip onla konuşmalısın' diyordu içinden bir ses.
Hayır, hayır! Onla konuşmayacağım! Ama bir dakika... O beni tanımışmıdır? dedi içinden.
'Off, gelsin kendisi yanıma! Ben onun mu ayağına gideceğim!?'
Rüya Melis'i aramayı unutmuştu. Şu an aklı karmakarışıktı. Elis'e mesaj attı. 'Sen Melis'e de söyle' diye.

--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Havalı yürüyüşü ile sınıfa geri döndü.
Rüzgar sırada telefonla konuşuyordu. 'Çok büyümüş ve çok yakışıklı olmuş ... Vayy be! ' dedi içinden.
'Hayır, hayır! Ne diyorsun kızım sen! O Banu'yu seçti!'.
Rüzgar telefonda şunları diyordu:
'Aynen, aynen. İyi , iyi. Eee sen nerdesin? Gelecek misin bu üniversiteye? Harika bir yer harbi! Yaa Eymen! Çıldırtma beni !!! Tolga iyi mi?'.

Rüya artık bunun gerçekten Rüzgar olduğuna inanmıştı. Çünkü telefonda 'Eymen' diyordu, 'Tolga' diyordu! Bu 3 Erkekte birbirlerinden ayrılmamışlar baksanıza! Aynı Küçüklük arkadaşları Elis, Melis ve Rüya gibi!
 Hocaları içeri girdi. Ders anlatmaya koyuldu hemen.  Zaten hep erken geliyordu. 
Rüya dayanamayıp Rüzgar'a sordu: 'Şeyy.. Biraz sesimi kısarak konuşuyorum çünkü Hoca hemen konuşanları sözlüye kaldırıyor ne yazık ki... Sen beni tanı....'

-Şşşt! Susun! Sanki ben duymuyorum!

'Offf! Ya şurada bir şey konuşacağım bir izin verse! Tamda söyleyecektim ! ' dedi içinden.
Rüzgar kağıda 'Çıkışta söylersin.' yazdı ve Rüya'ya gösterdi.

Rüya'da 'Tamam' yazdı.
Ders'in bitiminde hazırlandılar. Rüya hiç doğru dürüst ders dinleyemedi bugünkü o anlamsız heyecanından. 
Kapıdan çıkıyorlardı ki Rüya tekrardan:

-Hani söyleyememiştim ya. Diyecektim ki : 'Sen beni tanıyor musun?'
Rüya bunu der demez içinden 'Nolurrr, tanıyorum de. Unutmamışsındır dimi?'.
Rüzgar bir Rüya'ya baktı. 
-Senin soyadın ne?

-Aktay

Rüzgar düşünüyordu. 
-Sanki...Bir yerden çıkarır gibiyim.
'Hadi, nolur ben Rüya..Hani o eskiden sevdiğin kız!'

-Yok tanımadım.Maalesef. Sen beni tanıyor musun ki?

Rüya hayal kırıklığına uğramıştı. Tabii Rüzgar ne bilsin, sevdiğinin ismini 100 kere defterine yazmayı. Oda yazsaydı belki de tanırdı.

-Yok... Ben de tanımıyorum seni. Sadece sorayım dedim belki tanırsın. Neyse Bay...
Rüya istemsizce ağlıyordu. Ama sebepsiz. 'Yaa! Tanısaydın ne var ki? Off! Kızlar :( 
Rüya kızlarla buluştu. Kızlar onu görünce hemen telaşlandı.

-Nolduu?! Neyin var? Kim sana ne yaptı!?
-Kızlar oturun, oturun. Kimsenin bişey yaptığı yok. dedi Rüya.
-Eee? O zaman?
-Şimdi ben Elis'e dedim ya hani 'Rüzgar benim sınıfımda' diye. 
-Bende senin o mesajdan sonra Melis'e söyledim. Çok şaşırdık. dedi Elis.

-İşte. Ben ona derste tabii soramayınca o hoca sayesinde 'Çıkışta söylersin' dedi bana Rüzgar. Bende dedimki : 'Beni tanıyor musun?' O da 'Sanki bir yerden çıkarır gibiyim.' dedi. Ben tabii çok heyecanlandım. İçimden 'Hadi, nolur ben Rüya.. Hani o eskiden sevdiğin kız!' dedim.
-Eskiden seni seviyordu sahi dimi? dedi Melis içini çekerek.

-O da 'Yok tanımadım.Maalesef. Sen beni tanıyor musun ki?' dedi. Ben çok üzüldüm beni tanımadı kızlar...!
-Yaa! Ağlama! Hem sen niye ağlıyorsun? Yoksa hala onu seviyor musun? dedi Elis.
-Yok be! Ne seveceğim! O beni sevsin! Hem ben niye ağlıyorum canım! Siz biliyorsunuz beni. Geçmişte çok şey yaşandı ve de ben duygusal biriyim. Unutamıyorum.
-Eee? Peki sen ona ne dedin? 'Tanımıyorum' demişsindir sen.

-Aynen öyle. 'Yok...Ben de tanımıyorum seni. Sadece sorayım dedim belki tanırsın. Neyse Bay...' dedim bende. Ne diyecektim? Aaa! Ben seni tanıyorum hani biz eski arkadaştık. Banu diye biri vardı mı diyecektim?

Rüya'nın ağlaması durmuştu. Elis'te bir kahve söyledi. Kahvelerini içerek konuştuktan bir süre sonra kızlar evlerine gittiler.

.......