Değişince Mi Kazanıyoruz? -Ara Verildi-

Derin'in Ailesi

Hayat Facebook'a benzemez .Arkandan yorum yaparlar ,bildirim gelmez.

Hayat Facebook'a benzemez .Arkandan yorum yaparlar ,bildirim gelmez.

Okula lamborghini'm ile girdim. Hızlıca otoparka girdiğim için yine gözler üstümdeydi. Gelirken yaktığım ama şimdi bitti bitecek olan sigaramı hafif açık olan camdan dışarı attım ve yeni bir sigara yaktım. Arabadan inip banklara baktım. Onların her zaman oturdukları bankta Berk hariç hepsi oradaydı ve bana bakıyorlardı. Umursamadan tekrar etrafa baktığımda onun sinirli bir şekilde bana bakarak telefonla konuştuğunu gördüm. Sanırım ya telefonla konuştuğu kişiye sinirli, ya da dün yaptığım hareketten dolayı bana. Doğrusu ondan pek de korkmuyorum. Niye? Ben de bilmiyorum. Tekrar banklarda gözlerimi gezdirdiğim de ise hiç boş bank kalmadığını gördüm. Yine arabamın kabutuna oturdum. Sigaramı içmeye devam ederken 5 6 kişilik bir erkek grubundan biri ile göz göze geldim. Yakışıklı sayılabilir. Hala gözlerime bakarak etrafındakilere bir şeyler söyledi. Bana doğru yürümeye başladığında hala ona boş boş bakıyordum. Yanıma geldiğinde

Ço- Selam!

Be- Selam.

Ço- Naber?

Be- Bu niye seni ilgilendiriyor?

Ço- Hey sadece nasıl olduğunu sordum hemen kızma. Sadece 'arkadaş olabilir miyiz?' diye sormak için gelmiştim.

Be- Hayır. Olamayız.

Ço- Neden?

Be- İki nedeni var hangisini söyleyeyim?

O ise şaşkınlıkla

Ço- İkisini de söyle o zaman.

Be- Birincisi. Etrafımda gereksizlere gerek yok. İkincisi ise. Az önce arkadaşlarınla benimle ya arkadaş ya da sevgili olabilmek için iddaya girdiğini biliyorum.

Evet! Bunu biliyordum. Nerden mi? Değişim sıralarında annem bana evde ağız okuma eğitimi vermişti. O da çok iyi ağız okuyabiliyordu. Ve çocuk benim yanıma gelmeden arkadaşlarına dediği şey ise ' İddaya girelim. Onunla ya arkadaş ya da sevgili olabilirim.' demişti. Ona bu lafımı söyledikten sonra zaten bitmiş olan sigaramı yere savurdum ve arabamın üstünden inip okulun içine doğru yürüdüm. Okula girmeden önce Berk'e kısa bir bakış attım ve bu sefer onun memnun bir tebessüm ile bana baktığını gördüm. Bazıları ise ona bakıp nereye baktıklarını gözleriyle takip ederek bana bakıyorlardı. Hem de o sırada Berk'in de çetesinin yanına, banklarına oturduğunu gördüm. Pek de takmadan okula girdim. Okula girdiğimde acıktığımı hissettim. Kantinin olduğu kata inmeye başladım. Kantinin olduğu kata geldiğimde Derin'in ağlayarak Kantin kapısından çıktığını gördüm. Telaşlanmış gibi yaparak

Be- Derin?!? Ne oldu? İyi misin? 

Dediğimde ya beni duymamıştı. Ya da duymamazlıktan gelip yukarı kata yani tuvaletlerin olduğu kata çıkmaya naşladı. Bende güvenini kazanmam gerektiği için arkasından hızlıca çıkmaya başladım. Çıkış kapısının olduğu katta, yukarı çıkacak iken kapıdan Berk'in çetesinden Murat içeri giriyordu. Benim ona baktığımı fark etmemesi için hemen önüme dönüp hızlıca Derin'e yetişmeye çalıştım. Tuvalete girdiğinde hemen arkasından girdim. İçeride 2 kız makyajlarını yapıyorlardı. Hemen onlara bağırarak

Be- HEMEN ÇIKIN BURADAN!!! 

Dedim. Bir tanesi sesimden korkup çıkarken, bir tanesi göz devirip işine devam etti. Onun ise saçından tutup ne kadar çığlık atsada dışarı çıkarttım. O sırada dışarıya baktığımda; 

Köşe de Berk ve çetesi. Önlerde ise az önce dışarı attığım kızın sesini duyanlar vardı. Berk beni gördüğünde anlamsızca bakmaya başladı. Hiçbirini umursamayıp içeri girdim ve kapıyı kapatıp kilitledim. Derin ise ben bütün bunları yaparken köşede, aynanın karşısında ağlıyordu. Endişelenmiş süsü vererek