FÂNİ

11 - Şeriat

Şimdi dönelim şeriata.

Yol denir bu tarikata.

Yolda uğra marifete

Sonu çıkar hakikate.

Şeriatın aslı nedir?

Kısasa kısas denir.

Kör cahil insanoğlu,

Bunu sade savaş bilir.

Oysa şeriat şudur ki;

Canın yandı velev ki,

O canını yakan kimse,

Canı yanar illa ki.

Canını yakan bir eldir; ama mutlak bedendir,

Sen dersin ki şeriat, can yakanın elini kesmektir.

O eli, ona kim verdi? O canı yaktıran kimdi?

Sen bunları düşünmezsen şeriatın adı şirktir.

Canın hoşluk bulursa, bilirsin ki Allahtan,

Canını yakanı niye ayırırsın o sonsuz varlıktan?

Sen kesersen elini, o suçu işleyenin,

Kesmişsindir kendi elini; dualar edeceğin.

Şeriat Allah'ındır. Kula ne gerek ola?

Yücelerin yücesi sana mı gerek duya?

Bir alırsa bir verir, isterse yüz, bin verir.

Sen şirki bırak da biraz özünü kavra!

Gel varalım mesele,

Devam edelim misale.

Fani denen Allah kulu,

Nasıl vardı bedene?

Madem Sıddık, Zühre'ye hiç dokunmadıysa,

Zühre'de başkasına yan gözle bakmadıysa,

Nasıl düştü o tohum, Zühre'nin karnına?

İşte sırrı budur şeriatın, gör de anla!

Ne köy ahali akıl sır erdirebildi bu işe,

Ne Sıddık'la Zühre bir anlam bulabildi içinde.

Sıddık takvayı bırakalı epey olmuştu ama,

İçinden diyordu; Allah'ın işi işte...

Zühre'nin karnı şişip, bir dünya olduğunda,

İsim koymak gerekti, bu doğacak cana.

Sıddık dedi; Baki koyduk adını, oldu fani,

Fani olsun bunun da adı, belki olur baki!

Zühre hiç sevmedi bu uğursuz ismi.

Zaten Baki gitmişti, olmuştu fani,

Belki son şansıydı bu Zühre'nin analığının,

Onun da olsun istemiyordu adı böyle asi.

Zühre caydıramadı Sıddık'ı, ne yaptı ne ettiyse.

Sıddık düzünü gördü kötü, inat etti tersine.

Mevlasına güvenip duyduğu adı istiharede,

Koydu da ne oldu; Baki öldü, gitti işte.

Şimdi vakit farklı idi.

İsyandı Sıddık'taki.

Dedi: "Fani olacak ismi!

Adı kalacak baki..."

İşte böyle koyuldu adı Zühre'nin karnındakinin.

Demiştim ya; doğdu 21'inde Cumade'l-Ahirenin.

Hatırladın mı; hani namı diğer Yengeç Dönencesinin.

İşte şimdi geldik asıl hikayeye; hayatına Fani'nin...