Eskiden Makyaj mı Vardı?

86 35 10
                                    


Evet bayanlar! Güzelliğinize güzellik mi katmak istersiniz yoksa ömrünüze ömür mü? Yüzünüze sürdüğünüz her bir fondöten fırçasının ya da dudaklarınıza sürülen rujun ömrünüzden ne kadar çaldığını size söyleyen olmadı mı? Hayret! Sizi kirli emellerine alet etmeyi ve içinize kurt düşürmeyi nasıl başaramadılar? O halde onlar adına ben söyleyeyim size korkunç gerçeği... Öleceksiniz... Çok yakında öleceksinizJ

Güzel haberler vermek korku mafyasının tarzı değildir. Sizin içinizi korkuyla doldurmaları gerekir ki; onlar için kolay birer lokma haline gelesiniz.

Aynanın karşısına geçip her makyaj yapışınızda, hatırı sayılır derecede kimyasal zehri bedeninize kendi ellerinizle boca ediyorsunuz. Dudaklarınızdaki o toksin dolu ince tabaka; nefes aldıkça, bir şeyler yiyip içtikçe hücrelerinize karışıyor.

Cildiniz, bu zehirli kimyasalları emiyor ve sizi yavaş yavaş zehirliyor. Üstelik bu makyajları temizlemekte kullandığınız malzemeler de bir o kadar tehlikeli. Ojelerinizi çıkarmak için tırnaklarınıza sürdüğünüz asetonun ne kadar ölümcül olduğunu anlatsam bir daha yanına yaklaşmazsınız. Aseton yapabilmek için kalsiyum asetat ısıtılır, izopropanol bakır katalizörlerinde 2500C'de dehidrojenlenir ve etanol ile su buharı 2500C'de gaz fazında Fe2O3 katalizörlüğünde karıştırılır. Siz de bunu tırnaklarınıza sürer ve sonra da sağlıklı, uzun bir yaşam sürmeyi dilersiniz. Kusura bakmayın ama çok beklersiniz...

Bu işler öyle kolay değil. Bunca uzman sizi boş yere mi uyarıyor? Asetonun derinize geçip kana karışmasını bir tarafa bırakacak olursak, sırf onun kokusunu solumanız bile sizi yavaş yavaş öldürebilir.

Velhasıl; ruj sürmez, aseton kullanmaz ve makyaj yapmazsınız olur biter. Alın size ölümsüzlüğün sırrı...


Yobazite - RaflardaWhere stories live. Discover now