Melez Günlükleri

Bölüm 14- Kahin.

Amy kendine biraz daha yulaf lapası alırken Harry’i gördü.

Kendi masasında gayet eğleniyordu. Amy’e bakma zahmetine girmiyordu bile.

Amy bomboş olan masasına oturdu. Diğer masalarda herkes şakalaşıp bir şeylerden bahsederken Amy lapasıyla heykeller yapıyordu.

‘’Hey!’’

Amy kafasını kaldırıp sesi çıkarana baktı.

Kızıl saçlı satir yanına gelmişti.

‘’Merhaba,’’ dedi ve masaya oturdu.

‘’Oturmasan iyi edersin,’’ diye uyardı Amy onu.

Satirin kulakları kızardı. ‘’Ah, üzgünüm. Beni istemeyeceğini biliyordum. Ne de olsa sen Zeus’un kızısın, ben de ezik bir satirim.’’

Amy şaşıp kaldı. ‘’Hayır,hayır! Sam bana aynı aileden değilsek oturamayacağını söylemişti.Tabi ki seninle konuşmak istiyorum.’’

Satir meledi ve kendini sandalyeye attı.

‘’Bakıyorum da lapan ile heykel yapmışsın,’’ dedi satir.

‘’Evet,tek çocuk olmak çok zor azizim,’’ dedi Amy ve gülüştüler.

‘’Galiba şu kıvırcık saçlı çocuğun heykelini yaptın. Aranız neden kötü?’’ diye sordu.

‘’Sen nerden anladın?’’ dedi Amy kuşkuyla.

‘’Ben bir satirim. Duyguları okuyabilirim,’’ dedi satir omuz silkerek.

‘’Şey… Bir bakıma aramız bozuk gibi. Buraya gelince beni unuttu.’’

‘’Kıskanmış da olabilir,’’ diye cevap verdi satir bilge bir tavırla.

‘’Nasıl yani?’’

‘’Sonuçta o Hephaistos’un oğlu, sen de Zeus’un kızısın. Kim olsa kıskanır.’’

‘’Keşke yer değiştirsek,’’ diye homurdandı Amy.

‘’Senin yerinde ben olsam ben de öyle isterdim. Sonuçta keha…’’ dedi ve sustu satir. Ağzından bir şeyler kaçırmıştı.

Ama Amy onu zorlamadı. Başında yeterince dert vardı zaten.

‘’Sahi, senin adın ne?’’

‘’Kıvırcık Çalıdibi,’’ dedi satir gururlu bir şekilde.

‘’Güzel admış,’’ dedi Amy ve güldü. Sonra da aklına Thalia geldi. Onun koruyucusu bu satirdi.

Biraz daha oradan buradan konuştuktan sonra Allison ve Drake yanlarına geldi.

‘’Oo bakıyorum Kıvırcık ile tanışmışsın,’’ dedi ve güldü Allison.

‘’Bu kadar muhabbet yeter. İki saattir yemeni bekliyoruz. Kheiron’un yanına gideceğiz, unuttun mu?’’ dedi Drake sabırsızlıkla.

‘’Her zamanki huysuz Drake,’’ dedi Kıvırcık ve meledi.

‘’Her zamanki şakacı Kıvırcık,’’ dedi Drake ve güldü. Ama her zamanki gibi alaylı bir gülüş değildi. Kıvırcık’ı gerçekten seviyor olmalıydı.

‘’Tamam,kalktım,’’ dedi Amy ve Kıvırcık’a veda edip ikisiyle beraber Büyük Ev’e doğru yürümeye başladı.

Amy sormak istemiyordu ama merakına yenildi. ‘’Harry nerede?’’

Drake hoşnut bir biçimde güldü. ‘’Sevgilin gelmek istemedi.’’

Amy sinirle iç çekti. ‘’O benim sevgilim değil.’’