Bilmece

160 9 1
                                    

Son zamanlarda kasabada gizemlice öldürülen insan sayısı artmıştı. Ama bu cinayetleri işleyen kişi insani bir varlık değildi. Cinayetler geceleri işleniyordu. Bu yüzden sokağa çıkma yasağı vardı. Sabahları Şerif Jorc Marco evleri teker teker gezip gece olanları soruyordu. Bu sabah farklı bişey oldu. Başkan kasaba binasının kürsüsüne çıkıp sevgili halkım. Artan cinayetlerden ötürü sizin güvenliğiniz için evlere kamera sistemi kurmamız gerekmektedir. Kameralar sayesinde sizi izleyebileceğiz. Bunun ne kadar iyi olduğunu bilemiyordum. Bir hafta sonra tüm kasaba kamera sistemi ile izleniyordu. Annem ve babam şehire ev bakmaya gitmişti ve ben evde yalnız kalmıştım. Ve o gece korkunç şeyler olabilirdi. Annem ve babamı evden gönderdikten sonra ilk işim bütün camları kapatmak ve kapıları kilitlemek oldu. Kendimi artık güvende hissediyordum. Koltuğa uzanıp televizyon izlerken içeriden annemin sesini duydum. Ses yatak odasından geliyordu. Tatlım lütfen kapıyı açarmısın içeride kilitli kaldım. Buna inanamadım annemin sesiydi eminim. Yatak odasının kapısına gittim. Anne sen gitmemişmiydin. Annemin sesi bir anda kalınlaştı ve bir erkek sesine dönüştü. Kahkaha atmaya başladı ses. Ben de hemen ordan kaçıp telefonun yanına gittim. Şerifi aradım. Ama hat çalışmıyordu. Dehşete düşmüştüm. Daha sonra yatak odasının kapısının açıldığını duydum elime bir bıçak aldım. Ve gelmesini bekledim. Ses bana doğru geliyordu. Koltuğun arkasından ben de sesi dinliyordum. Hmm demek saklandın ha. O zaman sana bir bilmece. Ölüm için çok geç acaba nerede bu genç. Hahaahahahahahaha çok şakacıyım. Bu bilmeceyi ben sana sordum cevap ver. Koltuğun arkasındaydım. Herşeyi duydum ama belki de en son duyduğum şey de Tamam ben cevap veriyim. Koltuğun arkasında. Bunu duyduktan sonra bir çift gözün bana bakması be gülmesiydi son gördüğüm şey...

OKUMAYA CESARETİN VAR MI?Where stories live. Discover now