Düşlediğiniz Yaşama Doğru

114 12 5
                                    

Eğer Nereye Gittiğinizi Bilmiyorsanız,

Bir Şeylerin Sonu Gelmiş Demektir.

Laurence J.Peter

Yaşamda karşınıza ne çıkarsa çıksın, bununla baş edebileceğinize inanıyor musunuz? Eğer buna inanmıyorsanız, bu inanç size nelere mal olurdu? Sadece küçük bir inanç yüzünden, geçmişte kaçırdığınız fırsatlar oldu mu?

Yıllar önce duygusal açıdan pek de iyi olmayan bir insandım. Küçük olaylar bile beni kolaylıkla yıpratabiliyordu. Karşılaştığım neredeyse tüm durumların, benim kontrolüm dışında gerçekleştiğini düşünüyordum. Mutsuzdum, çünkü mutsuz olmamı sağlayan birileri vardı. Çaresizdim, birileri beni çaresiz olduğuma inandırmıştı. Yalnızdım, yalnız kalmaya mahkûm olduğum söylenmişti. Terk edilmiştim, birisi beni terk etmişti.

Yaşadığım neredeyse tüm negatif deneyimlerde benzer durumlar söz konusuydu. Zarar gören hep bendim, zarar veren birileri ise mutlaka vardı.

Uzun süre bu tür durumları yaşadıktan sonra bir gün, yaşamım üzerinde ne derece etki gücü sahibi olduğumu düşünmeye başladım. Sürekli olarak negatif deneyimler yaşıyordum. Birileri benim yaşamım üzerinde benden çok daha güçlü bir etkiye sahipti. Sonuçları hazırlayan birileri vardı. Ben ise sonuçları yaşayandım. Birilerinin kurallarına göre yaşıyordum. Birileri istedi diye mutsuz oluyordum. Neredeyse aldığım nefesten bile sorumlu olan birileri vardı.

Sürekli acı çektiğim dönemlerde, okuduğum bir kitapla hayatım sonsuza dek değişti. "Sen izin vermediğin sürece kimse seni incitemez" yazıyordu kitaptaki herhangi bir sayfada. Tek bir cümle bütün yaşamımı değiştirmişti.

O anda kendi sırrımı keşfettiğimin farkında bile değildim belki de. İnsanların yaşamım üzerindeki etki gücünü kabullenmiştim. Yıllarca birilerinin kurallarıyla yaşamaya mahkûm edilmiştim. Kendi kararlarımı verme gücüm ve iradem elimden alınmıştı. Sonunda, kendi yaşamımı birilerinin istekleri doğrultusunda yaşayan birisi olup çıkmıştım.

Kendi sırrımı keşfettiğimde ise her şey bir anda değişti. Evet, mutsuz olmamı isteyen birileri vardı. Ben izin veriyordum onların benim yaşamımı negatif yönde etkilemelerine.

O anda gerçek özgürlüğümü yaşadığımı anladım. Hayata yeniden başladığınızı düşündüğünüz anlar vardır. İşte tam olarak bunu yaşadım. Kendi sınırlarımdan ve insanların benimle ilgili çizmiş oldukları sınırlardan kurtulma kararını aldım o gün.

Gerçek özgürlüğün demir parmaklıklar arkasında değil, zihnimizdeki demirlerin arkasında olduğunu anladım. Ellerim kelepçeli değildi belki, ancak zihnimde çok güçlü kelepçeler vardı. İnsanların benimle ilgili planlarına uymak zorunda kalmıştım yıllarca. Bana sunulan şeylerin, benim için en doğrusu olduğuna inandırılmıştım. Kendi gerçekliğimi yaşamak adına, hiçbir şey yapmadığımı anlamıştım.

Neyse ki gerçek özgürlüğümü bulma sürecinde çok fazla şey kaybetmedim. Aksine o kadar değerli bilgiler öğrendim ki... Ve şimdi bu öğrendiklerimi sizinle paylaşmak, eğer varsa sizin zihninizdeki demir parmaklıklardan kurtulmanıza yardımcı olmak amacıyla buradayım.

Yaşamda bize sunulanlar, gerçekte hak ettiğimiz şeyler olmayabilir. Karşınıza çıkan ilk seçenek, belki de seçmeyi en son düşüneceğiniz şey olabilir. Eğer tek seçeneğiniz varsa, siz özgür değilsiniz. Eğer yaşamda sadece tek bir seçenekle yaşıyorsanız, o seçeneğe bağımlısınız. Bu iyi bir seçim de olabilir, kötü bir seçim de. Ancak şunu unutmayın ki, karşınıza çıkan ilk seçenek, belki de seçmeyi düşüneceğiniz son seçenektir. Bunu bilemeyiz. Bunun için diğer seçeneklere bakmalısınız. Kendinize belirlediğiniz standartları yükseltmelisiniz.

Bu kitapta söylenen her şey, sadece birer seçenektir. Belki de bu kitapta bulacağınız bazı şeyler sizin için önemli olmayabilir. Belki de, ilerleyen sayfalarda okuyacağınız tek bir cümle, tek bir kelime, yaşam yolunda size sonsuz seçenekler sunan bir kapıyı açacaktır. Bunu şimdiden söylemek zordur. O yüzden, yolda karşımıza neler çıkabileceğini görmek için, yola devam etmeliyiz. 

Zehirli Düşünceler (Raflarda)Where stories live. Discover now