___Yuu___
"Yuu-chan aşk tüneline girelim mi?"
"N-ne?!"
"Bu Hayır mı demek?" Dedi Üzgün bir ses tonuyla.
"Ne?! Hayır! Yani evet! Yani isterim!" Dedim yanlış anlaşılmayı düzeltmeye çalışarak.
"Yaşasın hadi gel"
Aşk tüneline girdik. Mika'nın koluna sarıldım. Heryer çok romantikti. En sonunda Mika'ya yaklaştım ve dudağında öptüm. Tünelden çıkınca buluşma yerine gittik. Kimizuki ve Yoichi oturmuş bizi bekliyorlardı. Hemen arkamızdan Shinoa ve Mitsubi geldi. Kızların yüzünde tuhaf bir sırıtış var ama neden bilmiyorum. Iyi birşey olmadığı kesin.
"Hadi RollerCoaster'a binelim! Duyduğuma göre şehirde ki en büyük hız treni buymuş" Dedi Mika.
"Olur." Dedim.
"Yoichi sende istiyor musun?" Dedi Kimizuki.
"Hemen de sevgilisine sorarmış." Dedi shinoa gülerek.
"B-biz sevgili değiliz... henüz..." dedi Yoichi. Son kelimeyi fısıdayarak söyledi. Ve biranda ağzını kapattı
"Henüz? Hadi ama ikiniz de birbirinizden çok hoşlanıyorsunuz. Hatta kanıt bile var" dedi Mitsuba.
(Mitsuba ve Shinoa fangirl'e bağladı)
"Kanıt derken?"dedi Kimizuki.
Sahiden merak ettim şimdi. Acaba neden bahsediyorlar.
"Eeeeee....şeyyyy... Yani."
Mitsuba shinoa ya baktı.
"Tamam tamam gösterelim. Zaten kaydettim." Dedi Shinoa ve fotoğraf makinasını açtı.
İlk fotoğraflarda korku Tüneli'nde Yoichi'nin gözleri dolu dolu ve Kimizuki ile sarılmış halleri. Kimizuki'nin yüzü de kıpkırmızı.
Sonrakiler de ben kısa bir şok yaşadım çünkü ben ve Mika'nın aşk Tüneli'nde Öpüşürken ki hali.
"Lunaparkta Ayrılınca sizin aşk tüneline gideceğinizi tahmin edip güvenlik kameralarından sizi izledik." Dedi Shinoa
Biz 4 erkek kulaklarımıza kadar kızarmış haldeyiz.
"Bunları görmemiş gibi yapabilir miyiz?" Dedi Mika
"Olur" dedi erkekler
Kızlar gülüştü.
Roller coster'a gittik ve büyük bir şokla karşılaştık. En ön vagonda Guren ve Shinya oturuyordu! Shinya Guren'e sarılmıştı.
Arkadaki vagonlara bindik. Harekete başladık.
Sonuç:
-Kimizuki, Yoichi'nin elini kıracakcasına sıkıyor.
-Shinoa çığlık atıyor.
-Mika gülüyor
-Yoichi gözlerini kapamış herhalde Fâtiha okuyor.
-Mitsuba çığlık atıyor.
-Ben, yaşıyor muyum ki?
Tur bitince herkes ölmüş gibi görünüyordu.
"Bence bugünlük bu kadar yeter. Hava karardı. "
Herkes onaylayınca evlerimize dağıldık.
Hemen kendimi yatağa attım.
Uyuyamıyorum. Mikanın odasına gidip yanına kıvrıldım. Dudağına bir öpücük kondurdum. Yatacakken beni kendine çekip öpmeye başladı.
"M-mika sen uyanık mıydın?"
"Evet"
"Şey ben uyuyamadım da o yüzden..."
"Bende. Biraz eğlenelim mi?"
"O-olur aslında..."
Bir yandan beni öperken bir yandan kıyafetlerimi çıkarmaya başladı. Yavaşça boynumdan aşağı doğru öpmeye başladı.
"M-mika sende s-soyun!"
"Canım istemiyor. Tabi sen yaparsan başka. " dedi Hınzır bir bakış atarak.
Tişörtünü çıkardım. Tanrım ne kadar kaslı! Çok sexi. pantalonunu ve ilk çamaşırını çıkarıp yere fırlattım.
Bacağımı öpmeye başladı. Utançla yastığı kafama bastırdım.
"Hey Yuu-chan. İndir o yastığı. "
"Neden ki? Sen devam et işte."
"Ama kızarmış yüzünü görmek istiyorum"
"Hayır ben istemiyorum. Bu çok utanç verici! "
"Hadi ama Yuu-chan. Utanmış yüzün gerçekten çok şirin. " dedi ve yastığı yüzümden çekti.
"Ben şirin değilim. "
"Evet öylesin. Seni seviyorum..."
"Bende seni seviyorum..."
