Acı

2.9K 103 1
                                    

Yüzüne bakmaya hasret kaldığım adam dı gelen...
Biz tam tuzağa düşmüşken gelmişti...
Acaba ölürcesine sevdiğim dedi kadın için mi...
Yoksa can dostum dediği adamı tuzağa düşürüldüğü için mi...

Bu sorular beynimi kavurmaya başladı.
Toprak ben dönünce gözlerimin içine baktı.  Ne kadar da özlemiştim gözlerimin içine bakmasını.
Sakalı uzamıştı kirli sakallar yakışmış ona. Üstünde açık mavi bir gömlek siyah bir de pantolon ve siyah bir ayakkabı vardı.
Gözleri hala benim gözlerimdeyken  gözyaşlarım yüzümü yıkadığını hissettim.
Şuan bana aşkla bakan gözlerin sahibine sarılmamak için kendimi zor tutuyordum.

Bir anda cam kırılma sesi ile arkamdaki abim beni yere yatırdı.
Abim uzandığı yerde kendini bana kapaklayarak az illerimizde ki masanın altına soktu beni.

"bana bak sakın çıkma buradan sesler kesilse bile çıkma... Tamam'ı prensesim.? "

" T-tamam abi. "

Abim bana göz kırpıp masanın altından çıktı.
Şuan masanın altındayım az önce sevdiğim adam aylar sonra geldi ve silah sesleri eşliğinde hem abim için hem onun için endişeleniyorum.
Kulaklarımı ellerimle kapadım. Yinede sesleri kesmiyor du.
Her kırılma sesi için Çığlık atamamak için zor tutuyordum.

Korku içinde gözlerimi sıkı sıkı sıkarken karnımda bir acı hissettim ve her geçen saniye çoğalıyordu.
Agızmından ufak bir tiz şeklinde inilti sesi çıktı.
Nedeni bilmediğim bir şey karnımın ağrımasına neden olmuştu.

Silah sesleri bir anda daha çok yükseldi.
Şuan tek korkum abime bir şey olması ve sevdim adamdan hesap sormadan ölmesi.

Karnımdaki ağrı hafiflemişti.
Ve bir anda silah sesleri kesilmişti.
Çıkmak  ve çıkmamak arasında kalmıştım. Abimin beni buraya koyarken ki sözleri aklıma geldi ve hemen kafamı altıma aldığım dizlerime koydum ve ellerimi kafamın üstüne.

Gözlerim kapalı olduğu için hiç bir şey göremiyordum.
Kulağıma bir ayak sesi geldi.
Ve ses yaklaşıyordu.
Ses ayakları önümde durduğunu anladığımda altına sığındığım masanın örtüsünün kaldırıldığını ve sinsice gülme sesi duydum.

Ses ne toprağa nede abimin di.

Kafamı yavaşça kaldırdığımda karşımda beni aç gözle süzen aslan gördüm... Tabi ki de bu aslan deniz di.

Elini saçlarıma uzattığı an ellerine vurdum.

"benimsin artık güzelim "

İşte şimdi sıçtın güneş kesin abinle toprak öldü ve şuan karşında yam yam gibi bakan adam sana zorla tecavüz edecek.

Yanaklarımdan yaşlar akarken kafamı sağa sola salladım. Hayır ben toprak karaca ya aitim.
Ne kadar da terk edip tekrar gelsede ve benim sevgim beni terk etmesine rağmen azalmasada Ben toprağı seviyorum ve ölene kadar onun kalıcam.

Karnımda tekrardan bir acı hissedince elim reflek olarak karnıma gitti.

Adam elini tekrar bana uzatınca başka tanıdığım güvendiğim ses"benim olan kimse dokunamaz deniz sarey bunu unutun mu yoksa?"  dedi.

Ses denizin arkasından gelmişti.
Ve sesi tanımamla yüzümde gülümseme oldu.

Deniz arkasına bakıp bana döndü tekrar "o kadar sevinme güzelim sen benim olacaksın " dediğinde Sen öyle san bakışları atmak istedim ana karnım daha çok ağrımaya başladı.

Adam örtünün altından çıkıp uzaklaştı ve aynı anda bir el silah sesi duydum. Karnımdaki ağrı kasıklarıma yayılınca nefesim kesildi.Acaba kim vuruldu diye düşünemiyordum. Ellerimin İkisi de karnımda idi. Derin derin nefes almaya başladım.

Neydi böyle karnımın ağrısının nedeni?

Üstümdeki örtü açıldı kafamı kaldırdığımda endişe ile bakan gözlerle karşılaştım. Toprak sanki ölmüşüm de haberim yokmuş meğersem gibi bakıyordu.

"ahh karamel kokulum "

Diyerek beni bacaklarım dan tutup kendine masanın dışına çekti.

Ayağa kalmama yardım edip bana sıkı sıkı sarıldı.
Ona şuan sıkı sıkı sarılmak isterdim ama
Kasıklarımdaki acı yüzünden çığlık atım.

Toprak anında beni kendinden uzaklaştırıp anlamayan endişeli bakışlar attı.

"güneş iyimsin neyin var... Yoksa yaralandın mı? "

Gözleri üstümde gezdi yara varmı diye.
Güçlükle nefes alıp " hayır yaralanmadım ama karnım ve Kasıklarım...Lafımı bitirmeden yine acıdan ağzımdan kocaman bir "ahh" sesi çıktı. Acı ile birlikte iki büklüm oldum.

Bir anda kendimi havaya kaldırılmış hissettim ve toprak beni kucaklamıştı. Hızlı adımlarla ilerliyordu kulağıma yerden üstüne basılmış cam parçaları sesli geldi.

Üstümde temiz bir hava hissettim.

Ağzımdan yine bir inilti çıktı.

"tamam sakin ol iyleşeceksin güzelim"

Toprak beni sakinleştirmeye çalışıyor du huzur veren sesi ile.

Abimin güneş diye bağırışı doldu kulağıma toprak beni bir arabanın arka koltuğuna koyarken.

Sesi yüksek iken alçaldı yani kapıyı kapadılar.

"neyi var vurulmuş mu toprak? "

Abimin sorusu şuan arabanın içinde yankılanıyor du.

Ve arabanın son sürat gittiğini hissettim.

Arabayı toprak kullanıyordu.

Abim ön koltuktan bana dönüp " tamam canım sakin ol Hastahaneye gidiyoruz " dedi ve karnımdaki elimi tutup sıktı.

Ağzımdan acı dolu bir çığlık çıkınca toprak daha çok hızlandı. Arada bir onu duymayan önündeki arabanın şoförüne bağırıyordu.

Tıpkı ben trafikte iken.

Arabanın keskin bir viraj yapıp durmasıyla toprağın bağırma sesi geldi.

"sedye getirin lan "

Kapımın açıldı ve biri beni kucakladı kokusundan tanıdım abim di.

Beni yumuşak yüksek bir yere yatırdı.

Sedyeyi son sürat sürüyorlar dı.

Bir tarafımda abim bir tarafımda toprak.

Kapı açılma sesi ile onlardan uzaklaştım.

İMKANSIZ AŞK Where stories live. Discover now