1.BÖLÜM-"TEK TABANCA TEK KURŞUN.."

536 195 164
                                    

-"Hayatla yalnız savaşan bir anneye rütbe verilseydi acaba gökyüzündeki yıldızlar omzunu doldurmaya yeter miydi...?"-🌠

Merhaba canlarım.Bu benim ciddi anlamda yazdığım ilk kitabım  yani sizinde anlayacağınız ilk göz ağrım.

Sizden bir ricam var o da bu kitabı okumanız yani şans vermeniz çünkü ben yazdım diye söylemiyorum okunmayı gerçekten hak eden bir kitap.
Öncelikle herkesin alıştığı tarzlarda değil tarzı kendine has bu kitabın.Havası ne kadar melankolik olsa da çok seveceğinizi düşünüyorum.
Düşüncelerinizi belirtmeniz için (olumlu/olumsuz) yorumlar atın ve bana vote vererek destek verin.
İyi okumalar.💕

Gözlerimi açtığımda aşağıdan çığlıklar geliyordu;annemin acı dolu çığlıkları... Hemen yataktan fırlayıp benimle aynı anda uyanmış olan çift yumurta ikiz kardeşim Uzay'a baktım.Uzay kendi yatağından her zaman kilitli olan kapımızı açmak için koşarken bende elime komidinin üstünde duran telefonumu aldım. Uzay kapıyı açtığında onun yanına gittim birlikte babamın çalışma odasını geçip salona inen merdivenlerden indik hızla.Salona geldiğimizde babamın anneme doğru silahını tuttuğunu gördüm. Noluyordu?

"Noluyor burada? Baba ne yapıyorsun sen?"diye bağırdı Uzay panikle. Hayatta en sevdiği kadın annesiydi geçen yıl ki talihsiz olaydan sonra bir tek annesinin sevgisinin gerçek olduğunu anlamıştı ve onu kaybederse yaşayamazdı.

"Bu lanet olası kadına hak ettiğini yaşatacağım!"dedi babam anneme sinirle bakarak.Annemin gözlerindeki korkuyu görünce gerçekten çok kötü oldum.Ağlamak istiyordum... Benim annem oldukça iyi bir kadındı ayrıca babamı çok seviyordu. Ne yapmıştı ki bu kadar? Babamın sinirden deli olmasını sağlayacak kadar ne yapmıştı? Birkaç gündür kavga ediyorlardı ama olayların bu noktaya geleceği aklımın ucuna gelmezdi.
"Ne yaptı lan sana? Benim melek annem ne yaptı sana baba?" diye bağırdım sinirle.Babam silahını annemin kalbine doğru yükseltirken Uzay babama doğru bir adım attı.Ona engel olacağını anlayan babam bu sefer silahı Uzay'a doğru uzattı.

"Bana engel olmaya çalışacak en küçük bir adım atarsan yemin ediyorum ki senide öldürürüm Uzay! Annenin gözünün yaşına bakmıyorsam senin hiç bakmam!" diye haykırdı babam sinirle. Pardon baba diyorum...Böyle bir olaydan sonra bırakın babayı adam bile demem ben buna. Uzay korkusundan olduğu yerde kalınca babam olacak hıyar silahını tekrardan annemin kalbine doğru uzattı.

"O kadını öldürürsen benim babam değilsin! Duydun mu beni?"diye bağırdım ona sinirle.Annem bana çaresiz bir bakış attı ağlamaktan gözleri kızarmıştı.

"Kızım ben bunca insan içinde bu kadını sevmişim,ona güvenmişim! Ama o ne yaptı? Benim güvenimi, ailemizin itibarını yerle bir etti! Beni iş dünyasına rezil etti lan! Herkes benimle boynuz boynuz diye dalga geçiyor, dayanamıyorum artık!"diye haykırdı babam olacak hıyar sinirle.

Boynuz boynuz ne ya? En son o lafı orta okulda duyduğumu hatırlıyorum babam olacak hıyar sen okulda çalışmıyorsun ki!...

"Boynuz derken?"diye sordu Uzay sesi korktuğu için çok kısık çıkmıştı.

"Boynuz işte.Sizin gözünüzde melekten farkı olmayan bu masum kadın ne yapmış biliyor musunuz? Sırf ben işimle çok ilgileniyorum diye dayanamamış ve gitmiş beni aldatmış! Siz söyleyin ben başka ne yapayım bu kadına?" diye haykırdı babam olacak hıyar sinirle.Bu cümleyi duyar duymaz gözlerim fal taşı gibi açıldı.Ne yani annem yirmi yıllık çok sevdiği eşini aldatmış mıydı? Buna inanmak istemiyordum; Uzay'a baktığımda ağzı açık bir şekilde anneme bakıyordu.

YASAKWhere stories live. Discover now