6.🌹🌹🌹🌹🔥🔥🔥🔥

254 18 25
                                    

Adamın gözleri elindeki gelincik oymalı peçete den gitmiyordu. Peçeteye bakması ona kaza yaptırabilirdi bu da canına mâl olabilirdi fakat Kerim şuan bunu umursayacak durumda değildi. Kalbindeki heyecan ve gözlerinin önündeki kızıl kehribarlar bir türlü geçmek bilmiyordu. En son on beş yıl önce yaşadığı bu heyecan onu fazlasıyla mutlu ediyordu. Bu kadar uzun zamandan sonra tekrar bunu yaşadığı için geri kalan kısa ömrünü düşünecek kadar aptal değildi. Aklına kaza gelince gözleri kemerine gitti. Kemerini herzamanki gibi takmamıştı. Şimdi kızın takmasını ne çok isterdi. Kerim artık bi şeylerin değişmesi gerektiğini düşündü ve kemerini taktı. Kendisini değiştirecek kişi eğer Bernaysa bu hiç bir sorun teşkil etmemeliydi.

Kerim'in keyfi bi hayli yerindeydi. Fazlasıyla güzel bir vakit geçirmişti fakat bernanın karın ağrısının bir türlü nedenini anlamamıştı. Genç kızın acısını onunla birlikte yaşamıştı. Adamın en çok üzüldüğü, genç kızın karşısında acı çekerken elinden birşey gelmemesiydi. İçinde korku vardı. Bu kadar ağrı normalmiydi merak ediyordu. Genç kızın bir hastalığının olduğu düşüncesi bile adamın kalbini ağrıtmaya yetiyordu.

Genç kızla sarılarak uyumuştu. Bernanın karın ağrısı Kerim'in işine yaramıştı fakat bunun için sevinemiyordu. Genç kızın bebek kokusunu tekrardan her hücresinde hissetmesi kendisini bir hayli mutlu etmişti.

Arabada yükselen ses ile adamın baş ağrısı gün yüzüne çıkmıştı. Telefondaki melodinin tizliği bu gece için çok fazlaydı. Açtı ve kulağına dayadı.

"Alo abi?" Kardeşinin neşeli ama huysuz olan sesini işitti. Huysuz bir edayla konuşmuyordu, ilknur'un huysuzluğu sesinde gizliydi.

"Efendim," Kerim nedensiz yere yine sinirlenmişti. Kendiside çoğu zaman sinirini çözemiyordu. Sinir hastasıydı ve geresiz sinirlerini buna bağlıyordu, Kerim. Olur olmadık şeylere sinirlenmek, bir süre sonra kendisini sinir eder olmuştu.

Kerimin belkide konuştuğu tek insandı, kardeşi ilknur. İlknurun çocuksu ve saf davranışları sayesinde Kerim'in yakınında durmayı başarıyordu. Kerim kardeşine cevap verirken onu korkutmamaya çalışıyordu.

"Şey abi senden birşey rica edebilir miyim?" İlknur korkarak sorusunu iletti. Hayatta korktuğu ikinci kişiydi, abisi. İlki babasıydı. Kendisi babasının gazabını hiç tatmamıştı fakat görmüştü. Şimdi ki halinin aksine eskiden Atalay köşkünde sayısız defa kavgalar olurdu. Haluk Atalay ilk başta oğluna saldırırdı. Kimse haluk'un kerime karşı olan nefretini çözememişti. Birkanında kerime karşı olan asıl nefretide çözülmüş değildi. Evdeki ikinci kavgada oğlunu koruyan anne üzerinde gerçekleşirdi. Kerim yediği her dayağın üzerine asla ağlamaz veya başını eğmezdi. Fakat annesi öyle değildi. Sanki oğlunu döven oymuş gibi hergün azap, dayak yiyen oymuş gibi de acı çekerdi.

"Dinliyorum." Trafik ışıklarının kırmızı olması üzerine kerim arabayı bekleme konumuna getirdi.

İlknur utana sıkıla istediğini dile getirdi. "Abi, uzun zamandır seninle dertleşemiyoruz. Özledim seni. Müsaitsen bana gelirmisin." İlknur'un Kerime olan özlemi bitmiyordu. Kerim'in çoğu zaman onu terslemesine rağmen ona karşı sevgisi fazlaydı. Fakat abisini çağırma nedeni farklıydı. İlknur'un Kerim'i çağırmasının iki nedeni vardı. İlk ki, evde daha doğrusu yatakta tek kalma korkusuydu. Atalay Holding'inde işler seri ve kusursuz bir şekilde ilerlerdi. Atalay holdingin çalışanları bir üst mertebeye ulaşmak için dakik ve yorulmaz olmayı ilkeleri haline getirmişlerdir. Çünkü biliyorlar ki bu holdingde yükselen iş hayatının en önemli atağını yapmış olurdu. Bu nedenle çalışanlar saatlerini fazlasıyla yerine getirirlerdi. Bunlardan biride Atalayların damadı Ozan Küçük'dü.

Ozan kalbi saf, fazlada gözü olmayan bir adamdı. Bulunduğu mertebeden daha üstünde gözü yoktu hatta bu konumda olmasının en büyük nedeni karısı İlknur olduğunu biliyordu. Bu nedenle mertebesinden memnun değildi. Diğer çalışanlar gibi daha yükseklerde olmak gibi bir ilkesi yoktu fakat Atalay ailesi ve medya ozanı bu konuda zorluyordu. Ozan az çalıştığı taktirde 'ballı damat' yazısıyla gazetede boy gösterir oluyordu. Bu nedenle ozan daha fazla çalışmak zorunda bırakılıyordu.

KAYIP G(K)ÜL 🌹🔥Where stories live. Discover now