|11|

1.3K 130 56
                                    

Seunghyun sessizce açtığı kapıdan içeri girip yine aynı sessizlikte kapıyı kapattı. Bundan aylar önce yine bu şekilde girmişti bu kapıdan ve her şey o zaman başlamıştı.

Okuldan tanıdığı birkaç arkadaşıyla buluşup eğleneceklerdi fakat bir aksaklık olunca buluşma iptal olmuştu. Seunghyun o gece eve geldiğinde Daesung'ı yatakta çıplak bir şekilde görmüş ve hayatı tamamen değişmişti.

Bütün gece gözünü ondan alamamıştı. Kıpraştıkça açılan örtünün gözler önüne serdiği çıplaklık dilinin damağının kurumasına neden olmuştu. Örtünün Daesung'ın en mahrem yerinde toplanıp orayı gizlemesi de Seunghyun'un merakını daha çok tetikliyordu.

Daesung'ın vücudu harikaydı. Belirgin karın kasları ne çok abartılıydı ne de çok silikti. Nefes alıp verdikçe yükseklip alçalan göğsü derince iç çekmesine neden oluyordu. Boylu boyunca açık olan bacağında gözlerini gezdiriyor ve örtünün kapatmış olduğu mahremiyeti açığa çıkarmak için büyük bir istek duyuyordu.

O gece kasıklarında sancı hissedince neye uğradığını şaşırmıştı ve işin sonunun tuvalette biteceğinin bilincine varması uzun sürmemişti.

Sonraları tesadüfi bir şekilde internette bir yazı okurken Daesung yanına gelmiş ve okuduklarını onaylayacı sözler söylemişti. Yazı, çıplak yatmanın insan bedenine daha yararlı olduğuyla alakalıydı, Daesung bu konu hakkında konuşurken Seunghyun'un kafasında son derece parlak bir lamba yanmış ve olayları kavraması çok da zor olmamıştı.

Daesung'ı çıplak gördüğü geceden birkaç gün sonra ortaya yalan bir bahane atarak eve gelmeyeceğini söyleyip günün gecesinde sessizce odasına kadar girmişti. Daesung'ı bu şekilde izlemek kendini suçlu hissettirse de bunu yapmaktan vazgeçememişti.

Geceleri gizlice girdiği eve kusursuz bir şekilde kulp uydurarak sabahları gelmiş gibi gösterirdi kendisini. Daesung'ı seviyordu. Ve bu yüzden de Seungri'ye yüklenerek, aslında kendi acılarını kırbaçlayıp hıncını bu şekilde çıkarıyordu. Yaptıkları saçmaydı fakat o bunu fark edemedi.

Sessizce Daesung'ın yanında yerini alırken yastığa sarılmış olan bedeni izledi; sırtı tamamen açıktaydı ve üstündeki örtü kalçasının çok az bir bölümünü açıkta bırakacak şekilde eğreti bir şekilde duruyordu.

Ona böylesine hayran gözlerle bakarken Daesung'ın bunu fark edip de kendisinden iğrenmesinden korkuyordu. Ödü kopuyordu. Bu yüzden Seungri'yi her görüşünde saldırganlaşarak onu aşağılıyordu.

Derin bir nefes alarak Daesung'ın omzuna dokundu ve onun adını seslendi. "Daesung."

Tepki gelmeyince kendisini tekrarladı. "Daesung."

Uykulu genç yavaşça kıpırdanıp sarıldığı yastığı rahat bıraktı. Kısık gözlerinin ardından ona baktı. "Seunghyun?"

Seunghyun uzun ve titrek bir nefes alıp mırıldandı. "Hımm."

"Gelmişsin." Gözü istemsiz olarak onun boynuna kaydı. Yeni bir hickey ya da onun gibi bir şey yoktu.

"Geldim." dedi. Sana geldim diye devam etti içinden.

"Yorgun görünüyorsun, yatmalısın." Biraz yana kayıp ona yer verdi, öylesine uykuluydu ki çıplak olduğu tamamen aklından çıkmıştı.

"Şey," dedi Seunghyun onun bu hâline gülümserken. "Önce üstüne bir şeyler giysen?" İşaret parmağıyla çıplak vücudunu gösteriyordu.

Daesung ne hâlde olduğunu hatırlayınca aniden çığlık atıp üstündeki örtüye sarıldı. "Unutmuştum." dedi sızlanarak. "Şimdi gelme sakın."

Seunghyun Daesung'a gülerken sadece başını saklayarak onu onaylayabilmişti.

...

Youngbae gece evden gizlice çıkıp sevdiği kızın, sevgilisinin evine doğru heyecanla ilerlemeye devam etti. Evden neden gizlice çıktığı hakkında hiçbir fikri olmasa da bu şekilde yapmıştı.

Hyorin ile yeni sevgili olmuşlardı ve onu öylesine görmek istiyordu ki yatağında öylece uzanmaya daha fazla tahammül edemedi. Kapıyı açan uykulu sevgilisine hasretle bakışı romantik olmaktan ziyade komik görünüyordu.

Telefon edip oraya geleceğini söyleyip aramayı sonlandırdığında Hyorin durumu tam olarak kavrayamamıştı bile. Kendisine alık alık bakan sevgilisine bakıp, "Youngbae?" diye mırıldandı. "Bir şey mi oldu?"

Youngbae aslında onu özlediği için geldiğini söyleyebilirdi, bu onun için çok daha iyi olurdu. Fakat sersemliği üstünde olan Youngbae ağzını açtı ve saçmalamaya başladı.

"Kitabımı burada unutmuşum," yalan. Evden çıkmadan evvel bakıştığı kitabı bahane olarak kullanıyordu. "Onu almaya geldim."

"Sadece bunun için mi?" Hyorin biraz hayal kırıklığına uğramıştı.

"Evet. Yo. Bu kadar değil." Aceleyle konuştu ve kendisini savunmaya çalıştı. "Bu gece burada kalsam?" Ona baktı ve kabul etmesi için içinden binlerce kez lütfen demeye başladı.

Lütfen. Lütfen. Lütfen.

Youngbae'nin bu hâlini sevimli bulan Hyorin tatlı bir şekilde gülümseyip içeri girmesi için başıyla içeriyi gösterdi. "Kitabın burada değil ama." Yalanını yakalamıştı.

"Olsun." Youngbae heyecanlandı. "Zaten kitabım evdeydi." dedi ve sevinçle gülmeye başladı.

İçeri girdikten sonra çocuklara nerede olduğuna dair kısa bir bilgilendirme mesajı attı ve ardından Hyorin'in peşi sıra odasına doğru ilerledi.

Free Fall || NyongtoryWo Geschichten leben. Entdecke jetzt