Yeni bulduğu küçük kızıyla ne yapacağını bilmeyen Alaz ve onun yardımına koşan çocuk psikologu Duru ikisi içinde psikolog olmaktan ileri gidebilecek mi??
Sabah 8'de alarmın sesiyle uyandım. Sabahları uyanmak benim için işkence değildi ne kadar uykuya düşkün olsam da sevdiğim ve hep hayalini kurduğum mesleğime sonun da kavuşmuştum. 4 yıl üniversite okuduktan sonra 2 senede yurt dışında yüksek lisans yaptım ve sonun da ülkeme geri dönüp kendi kliniğimi açtım. Kliniğimi açalı 6 ay oluyor hem kendi arkadaş çevrem hem de ailemin çevresi sayesinde işlerim oldukça iyi ve yoğun. Gelen çocukların çoğu hem onlara karşı sevecen ve sempatik olmamdan hem de renkli kliniğimden dolayı beni çok seviyor. Beni sevmeleri de terapilerimin olumlu ilerlemesini sağlıyor. Daha fazla oyalanmamak için bir şeyler atıştırdıktan sonra giyinip otoparka indim. Arabamı 4 ay önce doğum günümde abim hediye etmişti. Daha önce beni işe o bıraktığından büyük ihtimalle benden kurtulmaya almıştı ama en sevdiğim araba olduğu için çok sevinmiştim.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Alaz
Kafamın içine içine işleyen alarmın sesine lanet ederek uyandım. Bir haftadır işe gitmiyordum ama bugün akşam üstü önemli bir toplantı vardı ve benim de katılmam gerekiyordu daha da önemlisi Rosa ile psikoloğa gidecektik.
2 hafta önce
Eski sevgilim Elizle, ortak bir arkadaşımızın beni arayıp trafik kazasın da onu kaybettiğimizi söylemesiyle şok oldum. Onla çok uzun bir ilişkimiz olmamıştı sadece bir yıl sürmüştü ama ondan önce de en az 2-3 yıllık bir arkadaşlığımız olmuştu. İyi arkadaştık ama ilişki yaşamaya başladıktan sonra onun bunaltacak derecede ki kıskançlıkları ve benim öfkemi kontrol edemem sebebiyle birbirimizi daha fazla yıpratmamak için ayrılmıştık. Ayrıldıktan bir süre sonra onun Londra'ya taşındığını duymuştum bir daha da hiç haber almamıştım açıkçası merakta etmemiştim. Ama öldüğünü duyduğumda çok üzüldüm buraya getirilen cenazesi bir gün sonra yapılacakmış. Cenazeye gittiğim de çok kalabalık değildi Elizin annesi zaten yıllar önce ölmüştü, babasının da en son ileri derece de hasta olduğunu duymuştum büyük ihtimalle gelememişti. Sadece arkadaşları ve birkaç akrabası vardı. En önde yabancı olduğu belli olan ağlayan bir kadının kolları arasında ağlayan 4-5 yaşların da Elize çok benzeyen bir kız gördüm. Küçük kız ağlıyordu ama ne olduğunu çokta anlıyormuş gibi bakmıyordu büyük ihtimalle etrafındakiler ağladığı için ağlıyordu. Tıpkı küçük bir meleğe benziyordu çocukları çok da sevmeyen ben bir anda bu kızla neden bu kadar ilgilendiğimi anlayamamıştım ama merak ederek oradaki Elizin yakın arkadaşlarından birine küçük kızın kim olduğunu sordum. Arkadaşı küçük kızın Elizin kızı olduğunu söyledi. Şok olmuştum kızın benim olma ihtimali çok yüksekti çünkü biz ayrılalı beş sene oluyordu ve kız da o yaşlarda gözüküyordu. Elizin herkesle ilişkiye girecek basit bir kız olmadığını biliyordum benden sonra o kadar kısa sürede hayatında kimse olmuş olamazdı. Hemen küçük kızın yanında ki kadına gittim kadın tahmin ettiğim gibi yabancıydı Elizin iş yerinden arkadaşıymış. Kadına Elizin evlenip evlenmediğini, yanında ki küçük kızın babasının kim olduğunu sordum. Kadında evli olmadığını kızın babasının ise türk olduğunu bildiğini ama Elizin kendisine başka bir şey söylemediğini o yüzden de küçük kızla ne yapacağını bilmediğini söyledi. Bu sırada küçük kız biraz ilerde annesinin çiçekleriyle oynuyordu o ne kadar fark etmese de bu da etraftaki kadınların daha şiddetli ağlamasına sebep oluyordu. Küçük kızı daha fazla incelemeyi bırakıp kadına şüphemden ve DNA testi yaptırmak istediğimden bahsettim. Kadın şaşırdı ama kabul edip benle hastaneye geleceğini ve sonuçlanana kadar Türkiye de kalacağını olumlu olursa bana bırakıp İngiltere'ye geri döneceğini olumsuz olursa ise küçük kızı kendi üstüne alacağını çünkü ona bakacak kimsenin olmadığını söyledi. Onaylamam sonucunda kadın küçük kızla konuşmak için yanına gitti daha sonra ise küçük kızla beraber geri döndü. Ufaklığın önünde eğilip ona adını sordum ama bana cevap vermeyip kadının arkasına saklandı bunun üzerine kadın adının Mia Rosa olduğunu kendilerinin Mia dediğini ama Eliz 'in genelde Rosa dediğini ayrıca ufaklığın Türkçe de bildiğini annesiyle Türkçe konuştuklarını söyledi. Ufaklığa dönüp '' Merhaba! Rosa ben Alaz şimdi senle hastaneye gideceğiz ama canın acımayacak ve çok kısa sürecek sonra da sana çikolata alırım olur mu? '' dedim. Rosa Türkçe konuşmama şaşırmış gibi bakıp kafasını salladı. Bunun üzerine hastaneye gidip tükürük örneği verdik daha sonra Rosa'ya çikolata alıp onları otellerine yerleştirdim. 5 gün sonra hastanenin araması üzerine sonuçları almaya gittim ve neredeyse emin olsam da o kadar gün boyunca düşünmediğim ihtimalin gerçek olduğunu öğrendim. Rosa benim kızımdı. Gerekli belgeleri alarak mahkeme açtım hemen ardından da adının Maria olduğunu öğrendiğim kadını yolcu edip Rosa'yı evime getirdim. Kızım hiç konuşmuyordu onla konuşmaya çalıştığımda bana cevap vermiyordu. Günler sonra onun için yaptırdığım odayı ve oyuncakları görünce ilk defa gülümsedi ve teşekkür etti. Kızımın ilk defa benle konuştuğunu duyunca gözlerimin dolmasına engel olamadım çok tatlı bir aksanı ve melodi gibi bir sesi vardı. Bundan cesaret alarak halının üstünde oyuncaklarıyla oynayan kızımın yanına eğildim ve onun boyuna indim yumuşacık küçük ellerini tuttum ve '' Rosa ben senin babanım tatlım'' dedim. Ona babası olduğumu söylediğim de bana kızgınlıkla baktı ve hızlıca yanımdan kalkıp odanın diğer köşesine koşup oturdu ve yüzünü dizleri arasına alıp ağlamaya başladı. İçim parçalanıyordu o kadar narin ve küçüktü ki bu yaşadıkları onun için çok fazlaydı. Kalkıp yanına yaklaşmaya başladım ama adım seslerimi duyan kızım kafasını kaldırıp bana baktı ve öfkeyle ''Get out of here'' (çık git buradan) diye bağırdı. Onun bu öfkesine şaşırıp donup kalsam da kısa sürede kendime gelip odadan çıktım. Kapıya yaslanıp yere çöktüm ve onun ağlayışlarını dinlerken bende gözümden akan yaşlara engel olamadım. Aynı annesi gibi öfkelenince kızarıp, gözlerinden adeta ateş fışkıran kızımın öfkesi bana olmasaydı onun o küçük bedeninde taşıdığı öfkeye saatlerce gülebilirdim ama maalesef ki küçük kızımın öfkesi banaydı hatta bana o kadar öfkelenmişti ki adeta beni kırmak için benle İngilizce konuşmuştu. Ona babası olduğumu söylediğimden beri 3 gün geçmişti ve ne konuşuyor ne de odasından çıkıyordu. Eve onun için aldığım yardımcımız Lena odasına götürdüğü yemeklerden çok az yediğini ve kendisiyle de konuşmadığını söyledi. İki gündür ona hasrettim adeta hayatıma gireli daha 13 gün olmuşken beni kendisine bağlamıştı küçük kızım. İki gündür hem öfkesi biraz dinsin diye hem de açıkçası bana öfkeyle bakan gözlerine bakmaya cesaret edemediğim için yanına gitmemiştim. Dün artık o kadar çaresiz kaldım ki yurt dışında tatil yapan anne baba mı arayıp olayı anlattım. İkisi de şok oldular babam nasıl böyle dikkatsiz bir şey yaptığımı, korunmadan ilişkiye girecek kadar bilinçsiz bir evlat yetiştirdiğine inanamadığını, ya kızcağıza bir şey olmasaydı bir ömür haberim olmadan bir kızımın yetişeceğini vb. şekilde bana bağırırken annem sessizliğini bozup babamı sakinleştirdi ve önemli olanın şu an Rosa olduğunu böyle giderse kızımın psikolojisinin çok ağır bir şekilde etkileneceğini yakın bir arkadaşının kızının çocuk psikoloğu olduğunu yurt dışından yeni geldiğini ve bir klinik açtığını hemen yarın için bir randevu alıp yeri ve detayları bana mesaj atacağını ve kendilerinin de en yakın zaman da buraya geleceklerini söyleyerek telefonu kapattı. Akşam üstü annemin attığı mesajla kızımın odasına gittim ve uyuyor olma ihtimaline karşı kapıyı çok hafif tıklatıp cevap vermeyeceğini bildiğim için içeri girdim. Yerde oyuncaklarıyla oynuyordu kimin gireceğini merak etmiş olmalı ki kafasını kaldırmış kapıya bakıyordu ama beni görünce kafasını tekrar yere indirip sesini çıkarmadı. En azından tepki vermemesine sevinerek yanına gittim ve oturdum. '' Rosa bana kızgın olduğunu biliyorum kızım ama inan benim de senden haberim yoktu yarın sorunlarımızı biraz çözmek için seni bir arkadaşımın yanına götüreceğim tamam mı kızım.'' cevap vermemesi üzerine tekrarladım ama yine cevap vermedi. Bende daha fazla ısrar etmemek için cevap beklemekten vazgeçtim ve onu öpmek için eğildim ama kendini geri çekti bunun üzerine odadan çıktım ve yatmaya karar verdim.
