colorful hair / yoonmin

twenty-eight (final)

selam sürpriz sürpriz dediniz bir şeyler yaptım

favori dots ost'lerimden (ki hepsi ayrı ayrı güzel ama♡) olan once again piano versiyonu ile yazdım onunla okursanız çok makbule geçer, medyaya da koyuyorum 💜

ya da yoongi'nin i need u piano versiyonu ile de okuyabilirsiniz, onu da buraya bırakıyorum ⬇⬇ (10 dakikalık❣)

uyku sorunlu yazarınız sabahın köründe final yayımladı ♡
***

Jimin nefesini vererek cam kapıdan içeri baktı, yeşil saçlı bir kafa aradı ama gelenlerin içinden Yoongi görünmüyordu.

İçinden başına bir şey gelmemesi için dua ediyordu, Yoongi'yi kanlı canlı görmeden endişesini bastıramıyordu.

Yoongi'yi aramaya karar verdi, fakat telefona ulaşılmıyordu. Muhtemelen uçak modundaydı hâlâ.

İçindeki endişe iyice baş göstermeye başlayınca gözlerini tekrar cam kapıya dikti. Uzaktan kendisine gelen yeşil kafa ve beyaz teni görünce kalp atışları daha çok hızlanmaya başlamıştı. Yoongi daha onu görmemişti ve uykulu gözlerle etrafı tarıyordu. Böyleyken o kadar şirin ve masum duruyordu ki...

En son gözleri Jimin ile buluştuğunda kocaman gülümsedi, fakat oğlanın gözlerinin dolduğunu farkedince gülümsemesi solmuştu. Sevinçten de olsa Jimin'i ağlarken görmek hiç hoşuna gitmiyordu. Koşarak cam kapıyı geçti ve bavulunu da peşinden sürükleyerek oğlanın yanına geldi.

Jimin, hiç beklemeden kollarını Yoongi'nin boynuna doladı, büyük olan da ellerini beline sararak Jimin'in kokusunu içine çekmişti.

"Ağlama." diye fısıldadı oğlanın kulağına. Ona ağlama dese bile, kendisinin de gözleri dolmuş, sesi çatallaşmıştı.

"Sen de ağlıyorsun, hyung."

Yoongi gülümseyerek ellerini beline daha sıkı sardı ve boynunu öptü, Jimin'in şirin sesiyle ona 'hyung' demesini uzun süreden sonra ilk defa duyuyordu.

Jimin bu ani temasla ürpermişti, oğlanın ona bir anda yaklaşması kalbini hızlandırıyor, onu heyecanlandırıyordu.

Yoongi, Jimin'e kavuşmanın verdiği huzurla gözlerini kapattı ve bir damla yaşın yere düşmesine izin verdi.

***
Jimin, yatakta uyuyan şahesere bir kere daha baktı. Eve gelmişlerdi ve en son Yoongi uyuyakalmıştı.

Ellerini Yoongi'nin yumuşak yeşil saçlarında gezdirdi, saçlarını her karıştırdığında ortaya yayılan nane kokusuna bayılıyordu.

Bu sefer elleri saçlarından inmiş yüzüne yerleşmişti. Parmak ucunda göz kapaklarına, burnuna ve dudaklarına dokundu. En son elleri yanaklarında durduğunda Yoongi kafasını çevirerek Jimin'in avuç içini öptü.

"Uyandırdım hyung, özür dilerim."

Yoongi gülümseyerek Jimin'i ellerinden tutup yanına çekti.