Adsız Bölüm 4

891 16 1
                                    


Hala aklımda ninem vardi. Ölmüştü lan kadın her yeri mosmordu, aklımdan çıkmıyor o sahne. Halbuki gerçek olduğuna emindim. Neyse dedim bir an, kabus olması daha iyi. Eve ekmek aldım, dedem aksam zahmet olur sana deyip sıcak ekmek aldırtmıştı erkenden. Aklımdan kaçmak geçiyordu, hatta bisiklet ile fırına diye çıkıp ana yola atmak vardi kendimi. Aksama tava pilav yapacaklardı yemek için beni gönderdiklerinde topukları yağlamaya karar verdim.
Akşama kadar odamda telefon oyunları oynadım, elektrikler kesilmişti. Sokak lambaları yanmıyordu anlayacağınız. Ninem lamba tarzı bir şey yaktı, bana yemeği verip bunu götür 1 saat sonra dedenle gider alırsınız dedi. Çok geç kalmıştım kaçmak için. Kafaya koymuştum ama burada daha fazla dayanamazdım, yemeği fırına verip eve döneceğim sapak yerine dümdüz bastım, pedala abandım resmen. Çıkışa çok yaklaşmıştım derken tekerleklerim patladı, bisikleti bırakıp koşmaya başladım. Yeni mezardaki tek mezarın etrafında kara kediler tur atıyordu. Ben anlamıştım bu köy lanetli resmen. Koşarken ileride çocukların dizildiğini fark ettim, karanlıktı hava biraz. Tam anlayamadım kimlerin olduğunu, en önlerinde dedem vardi. Zombi gibilerdi resmen, dedem eliyle dur işareti yaptı. Bizden mi kaçıyorsun dedi ama evlat hitabını kullanmamıştı. Hayır dede ben biraz köy dışında hava alacaktım dedim, eve dön diye bağırmaya başladı. Ben anladım artık, bu yaratıkların tuzağına düşmüştüm ve iyi geçinmezsem bana zarar vereceklerdi.

Eve döndüğümde ninemle dedem bana bakıyordu, arkama bakıp dede ne ara geldin demeye kalmadan otur ve yemeğini ye diye seslendiler, o an korkmuştum. Annem beni arayıp ulaşamayınca gelip kurtarır miydi beni? Oturup ağlayarak yemeğimi yedim, dedemler normale dönmüştü. Dedem evlat demeye geri başlamıştı. Doydun mu evlat sorusuna evet dedeciğim çok teşekkürler dedim. Ekstra şükran sunarak onları tatmin etmeliydim. Sadece dua etmeye başladım. Dualar ettiğimde bana dokunmuyorlardı ama en ufak bir olumsuz düşüncede sinirlenip bana zarar verir olmuşlardı. Jandarma bu bölgede sık sık köye gelir sorun var mi sorar soruştururdu. Onlar hiç gelmediler bende muhtarın evindeki acil durum telefonundan onları aramaya karar verdim. O telefon uydu telefonu idi ve Everest Dağı 'n da bile kullanılabilecek bir uydu ile iletişim sağlardı. O eve nasıl gireceğimi hesaplamaya başlamıştım bu arada elektrikler hala gelmemişti.

DEDEMİN KÖYÜHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin