PAC ⚔ 4.Bölüm

1.2K 156 68
                                    

Tahtadan yapılmış askeri tatbik kılıcı Yoongi'nin sağ kolunu es geçerken bileğinin ani bir hareketiyle rakibini savuşturdu ardından karşısındakinin göğsüne vurarak onu sırtüstü yere yatırdı.

Yüksek bir "Ah!" sesiyle boynunda tahta kılıçla iki büklüm olan adam gözlerini kırpıştırdı, bir dakikadan daha az süre içinde kaybettiği için şaşkındı. Maçı izleyen diğer askerler alkış tuttular.

"Eğer rütbe atlamak istiyorsan, bundan daha uzun süre dayanmaz zorundasın ve rakibinin zayıf noktasını bulmalısın." dedi Yoongi dudağını hafifçe kaldırarak. Adamın ayakları üzerine kalkması için elini uzattı.

Yoongi komutan olduğu süre zarfında çok güçlü askerler yetiştirmişti. Her terfi isteyen asker önce en güçle askerle kılıç tutup eğer kazanırsa en son Komutan Min ile tatbik ediyordu ve eğer Yoongi onay verirse rütbe atlıyordu.

Askerlerin hepsi Yoongiyi yenmenin zor olduğunu biliyordu. Kılıçla, okta, dövüşte neredeyse her şeyde iyiydi. Bu yüzden askerler indan daha iyi olmak için çalışıyorlardı.

YoonGi, askerleri etrafında dar bir çember oluştururken onları izledi. "Başka rütbe atlamak isteyen var mı?"

Kimse öne çıkmadı uzun zamandır hazırlananlar biri en arkalara geçip kendilerini gizlemişlerdi. YoonGi kaldırdığı adama dönüp onu inceledi.

"Birliğine rapor et. Reddildin!"

Yağmur yine başlamıştı. Yoongi iki adım ötesini zar zor görebiliyordu. Sürekli olarak yağan bu yağmurlar fırtınalı geçecek olan kışın habercisiydi.

Tüm askerler Yoongi'nin işaretiyle kaleye geçerken yanında bir tek kişi bile kalmamıştı Yoongi bu ironiye güldü; hayatında çok yanlız kaldığı anlarda bildiği ve güvendiği insanlar tarafından çevrilmek için her şeyi yapabileceği zamanlar olurdu.

Korkulan bir komutan olduğu için pek fazla kişi onunla muhattap bile olmak istemiyordu. Bunun nedenide aslında ilk komutan olduğu zamanlar askerleri fazla disiplinli yetiştirmesiydi.

Yoongiyi askerleri sevmesede ona saygı gösteriyorlardı onun gibi güçlü bir komutan ya da asker olmak için savaşıyorlardı. Hatta Yoongiden övgü alabilen bir asker gelecekte iyi yerlere geleceklerine inanıyorlardı ki öylede oluyordu. Çünkü Yoongi pek fazla kişiyi övmezdi övdüğü zamanda olan olurdu.

Yoongi kafasını kaldırdığında kendi odasına baktı görünürde bir şey gözükmüyordu hala Jungkook uyanmamıştı. Onu saraya getirlemekle iyi bir şey yaptığını düşünmüyordu buradaki askerler Jeon Krallığına karşı düşmandı.

Askerler hala Kral Jung'un öldüğünü bilmiyordu herkesten bu gerçek gizlenmişti. Eğer bu öğrenilirse büyük bir ayaklanma olacağını biliyordu bu yüzden kendinden başka kimseye söylememişti.

Hoseok'un yokluğunda da her zaman sarayı Yoongi yönettiği için askerler Hoseok'un seferlere gittiğini düşünüyordu.

Yoongi daha fazla ıslanmamak adına saraya girdi. İçeriye girdiğinde iki adam öne çıktı.

"Komutanım." dedi asker. "Birliğim teftiş şimdi geldi. Doğruluğu bilinmiyor ama bazı dedikodular ortaya çıkmış."

"Peki, nedir bu söylentiler asker?"

"Efendim Jeon Krallığının varisi Prens Jeon'un krallığını bırakıp kaçtığını söylüyorlar."

İkinci subay öne çıkıp selam verdi. "Efendim benim birliğinde gittiği yerlerdede aynı söylentiler yayılmış bizi ilgilendiren tarafıdı onu kaçıran kişinin siz olduğu söyleniyor."

Prince And CommanderWhere stories live. Discover now