1. bölüm

14 5 1
                                    

Gözlerim açılmak için inat ediyordu. Gözlerimi açmak istemiyor gibiydim. Zaman kavramını yitirmiştim. Başımda keskin bir acı hissettiğim de gözlerimi açmak zorunda kalmıştım. Neredeydim ben? Niye hastanedeydim?

“esin uyandın mı?” annem telaşla yanıma geldiğinde yüzüm de hiçbir mimik oynamamıştı. Neden beni umursuyor gibi davranıyordu anlamıyorum. “hayır, hala uyuyorum” cevabıma karşılık göz devirmekle yetindi.

Başım ciddi derece de ağrıyordu. Tanrım, bu baş ağrısı beni öldürecekti. “ben doktoru çağırayım” dedi annem ve oturduğu koltuktan kalktı. Hastane odasından çıktığında rahat bir nefes almıştım. Varlığı beni geriyordu.

Birkaç dakikalığına gözlerimi yummuştum ama adımın söylenmesi ile gözlerimi tekrar açmak zorunda kalmıştım. Annem dediği gibi yanındaki kadın doktorla gelmişti. Annem gözüme farklı görünmüştü. Saçını ne zaman boyatmıştı?

“merhaba esin hanım, başınız da çok ciddi bir hasar yok. Vücudunuzda ki küçük sıyrıklar ile kazayı atlatmışsınız.” Kaza mı geçirmiştim, öyle olsa hatırlardım değil mi? Bir yanlışlık olmalıydı.

“ben kaza mı geçirdim?” doktor anneme baktıktan sonra bakışlarını tekrar bana çevirdi. Kesinlikle bir terslik vardı.

“ah sanırım düşük bir ihtimal de olsa hafıza kaybı yaşıyorsunuz. Bunun başınıza aldığınız sert darbeyle bir ilgisi yok. Büyük ihtimalle psikolojik bir geçici hafıza kaybı. Psikolojik bir travma geçirmiş olma ihtimaliniz var” benim her anım değerliyken, onları unutmuş olmam çok kötüydü. Ne kadarını unutmuştum hiçbir fikrim yoktu.

“başım, çok ağrıyor” dedim ve elimi başıma götürdüm. Başımda sargı vardı, kazadan hasarsız çıkmış halim buysa aksini düşünmek bile istemiyorum.

“normal, hemşire serumunu değiştirsin, bugün taburcu olabilirsin. Serumun bittikten sonra çıkabilirsin” gülümseyerek bana baktığında yüzümü ifadesiz tuttum. Ne bekliyordu bu durumda şen kahkahalar atmamı mı?

Odadan çıktığında annem ile yalnız kalmıştım. Eğer gözleriyle öldürebiliyor olsaydı, şimdiye çoktan ölmüştüm. “başıma her zaman iş çıkarırsın zaten. Birde psikolojik tedavi göreceksin. Derdin ne senin?” asıl onun derdi neydi anlamıyordum. Sanki ben bilerek hafızamı kaybetmiştim.

“bunu isteyerek nasıl yapabilirim? Niye bu kadar saçmalıyorsun?” bir şey söylemek için ağzını açtığında odaya giren hemşire konuşmasını engellemeye yetmişti. Yatmaktan sıkılmıştım. Neyse ki serum bitince çıkabilirdim.

Hemşire odadan bir şey söylemeden çıktı, yine annem olacak kadın ile baş başa kalmıştım. Bu sefer bir şey söylemeye niyeti yok gibiydi. “nisa nur nerde?” sorumla gözlerin gözlerimle buluşturdu. “gelmek istemedi, yanında durmak zorunda değil” zaten gelmesini beklemiyordum.

Annem ve babam boşandıktan sonra annem tekrar evlenmişti. Evlendiği adam çok iyi biriydi. Onun da benim yaşımda bir kızı bir oğlu vardı. Hatta ikizdiler. Kızın adı nisa nur’du. Nisa nur ile birbirimizi pek sevmezdik. Umrumda da değildi. Nisa nur'un ikizi Berk onun aksine çok iyi bitiydi ve gerçekten çok iyi geçiniyorduk.

Babam da kalmadığım için çoğu zaman pişman olduğum oluyordu. Annem ile ciddi sorunlarımız vardı. birkaç saat sonra serumum bitmiş ve hastaneden çıkmıştım.

Eve gelene kadar konuşmamıştık. Arabayı garaja soktuktan sonra arabadan inmek için kapının koluna elimi koydum. Annem o sırada kapıları kilitleyerek inmemi engellemişti. Sakin kalmaya çalışarak ona baktım. Yine ne saçmalayacağını merak ediyordum.

“babanla konuşuyor musun?” ona şaşkınca baktım. Kadın gerçekten bazen ne dediğini bilmiyordu. “farkında ol diye söylüyorum. Ben hafızamı kaybettim. Ha-tır-la-mı-yor-um!” hecelediğimde anlamasını dilemiştim. Ama yok kadın anlamamakta ısrarcıydı.

“sen herşeyi unutursun onu unutmazsın bilirim ben seni. Söyle!” bağırdığında yerimden sıçramıştım. Az önce sakince konuşan kadın bir anda bağıracak kadar da dengesiz biriydi.

“HATIRLAMIYORUM!” ondan daha yüksek sesle bağırdığımda tekrar dudaklarını araladı. Bende daha fazla dinlememek için kapattığı kapıları açtım ve kendi kapımı açarak arabadan indim.

Acaba ne kadarını unutmuştum hayatımın? Umarım çok fazla değildir.

---

Medya Esin

HATIRLAWhere stories live. Discover now