2. bölüm

27 4 2
                                    

Sonunda odama ulaştığımda üstüme sinen hastane kokusundan kurtulmak için duş aldım. Daha sonra giyinerek uzun zamandır –kazadan beri- kapalı olan telefonumu açtım. Beste beni çok merak etmiştir. Hemen ismini bulup aradım. birkaç saniye sonra açmıştı telefonu.

“esin?! İyi misin? Çıktın mı? Niye haber vermiyorsun kızım ben şuan hastaneye gidiyordum ya!” telefonu kulağımdan biraz uzaklaştırmak zorunda kalmıştım. keşke gelir gelmez arasaydım. Çok endişelenmişti. O benim en iyi arkadaşımdı.

“evet çıktım, ufak çaplı bir sinir krizi geçiriyor olduğum için arayamadım. Üzgünüm. Aklımdan çıkmış” sıkıntılı bir nefes verdi. Onu çok özlemiştim. “yine annen değil mi? Her neyse senin ağrın falan var mı? Size geliyorum. Evdesin değil mi? Ciddi bir sorunun yokmuş değil mi?” soruları ağrıyan başımın biraz daha sancılanmasına yol açmıştı.

“iyiyim, ve evet evdeyim. Beste ben…” devamını getirememiştim, ne diyecektim ‘psikolojik bir travma geçirdim ve hayatımın bir kısmını hatırlamıyorum’ mu? Evet kesinlikle öyle diyecektim. “esin sorun mu var?” kesinlikle bu büyük bir sorundu. “ben geçici olarak hafızamın bir kısmını kaybettim, psikolojik tedavi göreceğim sanırım” bir süre bir şey söylemedi daha sonra boğazını temizledi ve cevap verdi. “hemen geliyorum” telefonu kapattığında telefonumu çalışma masamın üstüne koydum.

Başımdaki sargıyı çıkarmak için aynanın önüne geçtim. Yavaş yavaş sargıyı çıkarmaya başladım ve sonunda sargıyı çıkardığımda alnımın sol tarafında kanı kurumuş bir çizik vardı. gerçekten de az hasarla atlatmıştım.

Saçlarımı taradım ve kuruttuktan sonra saçlarımı ördüm. Odamı 2 dakika da fazla dağıtmıştım. Üstün körü biraz toplayıp odamdan çıktım. Merdivenlerde berk ile karşılaştım. “bende senin yanına geliyordum. Hastaneye de geldim ama annen odaya girmeme izin vermedi” göz devirdiğinde kıkırdadım. Annemden hoşlandığı söylenemezdi. Nisa nur’un aksine…

“annem ve saçmalıkları işte, birazdan beste gelecek.” Dedim merdivenlerden inmeye devam ederek, berk’te yönünü değiştirmiş benimle birlikte inmeye başlamıştı. “beste ile konuşmazsın sanıyordum. Son olaydan sonra?” son olay derken neyi kastetmişti bilmiyorum. Lanet hafızamın silineceği tutmuştu.

“son olay derken?” sanırım hafızamın silindiğini bilmiyordu. Keşke bende bilmeseydim. Bu durum gerçekten sinirime dokunuyordu. “hatırlamıyor musun?” dedi şaşkınca. Ona anlatmamın bir sakıncası yoktu. Elinde sonunda öğrenmeyecek miydi zaten?

“psikolojik bir travma sonucu hafızamı kaybettim” ne kadar da normal bir şeymiş gibi söylemiştim. Kapının zili duyulduğunda koşarak merdivenlerden indim. Berk’in yukarıdan söylenmesi ise az çok duyuluyordu. “esin daha yeni kaza atlatmadın mı sen? Niye koşuyorsun anlamıyorum. Kaçmıyor kapı” kapıyı açtığım da beste’yi görmemle gülerek ona sarıldım.

“seni çok özledim!” uzun bir süre kalmıştım hastanede onu özlememi yadırgayamazdı. “bende, ama içerde devam etsek? Komşunuz nermin teyze bize lezbiyenmişiz gibi bakıyor.” Gülerek ondan ayrıldım ve kapıyı kapattım.

“şu hafıza şeysi ne kadarını sildi?” beste’nin sorusuyla afallamıştım. Birden öyle sorulur mu ya?! “bilmem yarın psikoloğa gidicem, o zaman anlaşılacak” odama geldiğimizde hemen kendini yatağıma attı. “buraya gelene kadar öldüm yeminle. Eviniz bu kadar uzakta olmamalı” göz devirip yanına uzandım ve tavana bakmaya başladım.

“hatırlayınca ne olacak? Belki de beynin hatırlamak istemediklerini silmiştir?” başımı ona çevirdiğimde o da tavana bakmayı kesip bana baktı. “eğer hatırlamak istemediğim bir şey varsa bile ondan ders çıkarmam ve o olayı tekrar yaşamamak için ders almam gerekir. Yani hatırlamalıyım. Neden böyle söylüyorsun?”

“eren geldi” aniden söylediği şey ile kalp atışımın ritmi değişmişti. Eren 2 yıl önce bana çıkma teklifi etmişti bende o zaman salaklık edip kabul etmemiştim. Sonraki aylarda eren’i sevmeye başlamıştım. Onu reddettiğim için de ona açılamamıştım. Lanet olası gururum. “nereye?” diyebildim sadece.

“3 ay önce bizim okula ve…” daha devam etmesini beklerken susmuştu. Birkaç ısrarımdan sonra sıkıntılı bir nefes verdi. “nisa nur ve eren sevgili oldular”

Ne demek nisa nur ve eren sevgiler oldular?! Olamazlar!

---

Medya karakterler...

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Jul 06, 2017 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

HATIRLAWhere stories live. Discover now