Ateşle otelin barına baktıkdan sonra " Ateş bak önceden de söyledim kendi işimi kimseye yaptırmayı sevmem. Onun için burayı tamamen ben düzenliyicem." " Tek başına çok ağır olmaz mı sana. Hem yalnız sizi sınıf değilki tüm 11. sınıflar." "Yok ya ben alışkınım zaten. Zenginde olsak evde ve ya başka yerde kendi düzenlediyimoz davet olduğunda kendim yapıyorum." "O zaman bende işim olmasa yardıma gelirim." "Tamam sen bilirsin." diye aramızda bir diyalog geçti.
Sonunda oteldeki odamda oturmuş yemek yiyordum. Kızlara"Gelin otele benim odamda üzerimizi giyeriz." dediyim için onlarda "Akşam yemeyinden sonra geliriz." demişlerdi. Yemeyi bitirib telefonla oynamaya başladım. Zaten çokda yiyemedim çünki dediyim gibi yalnız olduğumda iştahım kalmıyor. Biraz telefonla oynadıkdan sonra dolavın karşısına geçdim. Zaten çokda bir şey yokdu ama bir kaç elbise vardı. Bakdım bakdım bir şey bulamadım diyecekdim ki diyemedim çünki askısında düşmüş siyah bir elbise vardı. Vay canına çok güzel bir elbise. Elbiseyi alıb yatağa koydum ve ona uyğun siyah bir ayakkabıda bulub yatağın yanına koydum. Sonra kapı çaldı ve bende kapıyı açmaya gitdim. "Merhaba kızlar. Nasılsınız?" dedim. Damlada "İyiyiz Su. Sen nasılsın?" dedi. " Bende iyiyim." dedim ve gülümsedim."Öyle konuşuyorsuniz ki sanki kaç yıldır bir birinizi görmüyorsunuz. Hadi üzerimizi deyiştirelim. Su sen bunlarımı giyiniceksin." dedi Alara. Bende kafamı olumlu anlamda salladım.
Artık hepimiz hazırdık. Damla beyaz bir elbise ve siyah bir çanta almıştı altınada elbiseye uygun ayakkabı , Beren yeşil tonlarında olan bir elbise ona uygunda çanta ve ayakkabıalmışdı, Alarada renkli bir elbise ve ona göre ayakkabı ve çanta almışdı.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Suyun elbisesi.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Damlanın elbisesi.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Berenin elbisesi.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Alaranın elbisesi.
Artık bardaydık. Kızlarla gülüb konuşuyorduk. Öyleine bara bakıyordum ki bir erkek grubunun bize bakdığını gördüm. Kafabı sallayarak kızlara döndüm. Sonra Esat geldi. Hepimiz onunla görüşüb eski günlerden konuşmaya başladık. Nerdeyse 30-35 dakikadır konuşuyorduk. Esat " Bu gece sizden başka arkadaşlarımada sözüm vardı. Ben gidiyorum." dedi. Esat fitdikden sonra saatın daha 11 olduğunu gördük. Kızlarla bir az daha oturmaya karar aldık. Başımı uana çevirdiyimde Ateşgilinde burada olduğunu gördüm. Kızlara dönüb " Kızlar Ateşgil burada." dediyimde. Kızlar hepsi birden " Neee?!" dedi. Yüksek müzik sesinden kimse bizi duymamışdı. Sonra yeniden konuşmaya başladık artık ucundan da olsa sarhoş olmuşduk. Bir az önce söylediğim erkek grubu bize doğru geliyorlardı. Bana biri yakınlaşdiğında " Ne yapıyorsuniz be. Gidin burdan." diye dedim. Çocukda iğrenc gülüşlüerinden birini sundu bana. Sonra öpmek için yaklaşıyordu ki ser bir darbe ile çocuku yerde gördüm. Bu duruma gülmemek için kendimi zor tutuyordum ama daha fazla dayanamayıb gülmeye başladım. Bu arada çocuğu döven kişinin Ateş olduğunu gördüm. Sonra kızlara bakdığımda onlarda bir kenarda durmuş onlara sırnaşan çocukları döven Aras, Meriç, Berkeye bakıyordular. Ha Ateşin gurubunun adını nerde biliyorsun diye soracaksanız, siz sormadan ben söyleyeyim instagramda arkadaşlık atdıkları için. Artik çocuğun bilincinin kapanacağını gördüyüm için Ateşin omzuna elimi koyudum. O anda Ateş bana döndü ve bende kafanı olumsuz anlamda salladım. Ateş elimi tutub beni bardan çıkaracağı sırada barın kapısında durdum ve korumalara "İçerde dövülmüş kişiler var. Onları hastaneye götürün." dedimve Ateşle birlikde otelden çıkdık ve Ateşin arabasına bindik. " Nereye gidiyoruz?" " Senin evine." Dedi soğuk ve sert sesi ile. "Delirdin mi sen? Annemle babam beni bu halde görürse bana ne yaparlar biliyormusun? Aslında dövmezler ama bana ceza vere bilirler. Hele hele telefonumu, tabletimi ve başka elektrin eşyalarımı alsalar ben bu dünyada yaşayaman." dedim ve Ateşe döndüm. Bana sinirli bir şekilde bakıyordu." Bir daha ağzını açıb konuşursan seni kendi evine götürürüm." dedi. Bende onun bu lafına ağlamaya başladım. Niye ağladığımı biımiyorum ama büyük ihtimalle sarhoş olduğum içindir. Ağladığımı gördüyü için " Niye ağlıyorsun bir şeymi oldu?" diye sordu. Bu çocuk gerçekden salak. Bir az önce konuşmayayım diye tehdit etdi beni, şimdide sorusuna cevab vermemi bekliyor. Yine soruyu tekrarladı. Ben bir şeu demedim. Bu sefer bağırarak tekrarladı. Bende bağırarak " Bir az önce konuşmayayım diye beni tehdit eden sendin!!" dedim ve yine konuşdum ama bu sefer sakin " Soruna gelicek olursak, bir az önce bağırdığın için." dedim ve ağlamaya başladım. Saniyeler sonra araba durdu. Ateş bana dönüb " Barda çıkdığımdan beri sinirliydim sende çok konuşunca sinirimi senden çıkardım." dedi. Ama bu sefer sesi çok yumuşak çıkmıştı.
Sonunda Ateşin evine gelebilmişdik. Birlikde arabadan inib evine doğru ilerlemeye başladık. Evi çok güzeldi. Evin içi tamamen siyah ve mavi renkleriyle döşenmişdi." Evin çok güzel. Hemde tesadüfe bak ki benim en çok sevdiyim renk siyah ve mavi." dedim. "Gerçekden mi? Daha önce hiç bu renkleri seven kıza rastlamamışdım." dedi.
