000060000

208 26 185
                                    

kendi kendine birine bağlanmanın ne kadar aciz bir şey olduğunu hatırlattı kız.

iyice küçülmüş sigarasını yere attığında öylece durdu. hiçbir şey yapası yoktu. hayatında bu kadar boş hissettiğini hatırlamıyordu.

onu düşündü. kaşları hep genelde çatık olan yüzünü gözünün önüne getirdi. belki o böyle biri olmasaydı karşısında şu an onun yüzü olabilirdi. yine de yaptıklarından pişman değildi.

hem de hiç değildi. hayatında birini istemiyordu. ona karşı hissettiği çekim vardı ama güçsüzdü. buna aşk denmezdi.

o, kızın sevgilisi olmak istiyordu. her gün yanında olmak ve sevgililerin yaptıklarını yapmak.

bu şeylerden nasıl sıkılmıyorlardı? her gün aynı şeyleri tekrarlamak bezdirici olmalıydı.

galiba birini sevmeyi düşünmediği için bunu anlayamayacaktı. empati kurmaya çalışmak onun için anlamsız olurdu.

o an tüm bu şeylerden sıkıldığını fark etti. yapması gerekeni biliyordu. her zamanki gibi cebindeki telefonunu kulaklığıyla beraber çıkardığında elinde olmadan sırıttı.

işte yine oluyordu. ne zaman onları dinleyeceği anın geldiğini bilse o an her şeyi unutuyor ve değişiyordu.

onları gerçekten görmek, kulaklığında sürekli çalan şarkıların onlara ait olduğunu bildiği bir çeşit başyapıt olan adamları iki kere görmek, hayatında yaşadığı en güzel deneyimdi.

jesse. onu unutamıyordu. ona bakan gözleri gördüğü andan itibaren aklından çıkmıyordu. onun gözünde gerçekten basit bir hayrandan öte olmak isterdi.

zaten onu ve onları gördüğü andan itibaren nefes almayı unutmuştu, onları ikinci görüşünde bile tekrar bambaşka biri olmuştu.

jesse'nin onun hakkında ne düşündüğünü bilmek isterdi.

aslında bu saçma olurdu. çünkü o sadece bir hayrandı. yine de sırıttı. kulaklığı kulağına iyice sabitleyip onların şarkısını açtı.

The Neighbourhood.

belki de bu isim her şeyin biteceğinin bir kanıtıydı. çünkü ne zaman bittiğini hissetse, kulağında duyduğu onların şarkısı oluyordu.

we talked about making it.

i'm sorry that you never made it.


(the neighbourhood - wires)

.

jesse bana kucak dansı yapsın (+1)

zach gel ve bana gülümse (+1)

brandon saçlarınla oynamama izin ver (+1)

mikey bana sarıl (+1)

jeremy beni ye (+1)

jeremy beni ye (+1)

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
dear dear || jesse rutherfordWhere stories live. Discover now