14-Hayranlar

245 23 14
                                    

Y.N- mira00kan a armağan edilmiştir.

Izaya ve Shizuo'nun artık birbirlerine karşı aşkla bakan gözlerinin birleştiği zamandan bu yana tam bir ay geçmişti bir diğer yandan adaya düştükleri ilk günlerin üzerinden saymadıkları iki ay geçmişti. Bu süre zarfı içerisinde ikiside artık birilerinin onları kurtarmayacağına inanmıştı. Günlük yaptıkları sıradan anlarından birini yaşarlarken sadece iki kişinin yaşadığı büyük adada derin bir sessizlik hakimdi. Giden arkadaşlarından hiçbir haber yoktu.

Izaya başını Shizuo'nun omzuna gömmüş uyuklarken Ikebukurodaki eski günlerine dair bir rüya görüyordu.
Shizuoysa denize bakarken kolunu  beline sardığı sevgilisini kendine daha çok çekmiş ve onun varlığını hissetmenin huzurunu yaşıyordu.
Uyuklayan Izaya'nın saçlarını okşayıp öperken onun uykusunun geldiğini bildiğinden üstüne yatırdı. Örtüyü üstlerine çekmiş ve uykuya teslim olmuştu.

Adanın ilerisinde denizin görünmeyen tarafında, bir başka adadan, peşinden gelenleri atlatmak için okyanusa atlayan kız diğer bir adada bir aya yakın kalmış ve sonundaysa ateşin yaydığı ışıkla onları bulmuştu. Artık yüzleşme vaktiydi.

Oysa adadakilerin  yüzlerce mil uzaklarda olanlardan haberleri yoktu.

Korumalar tir tir titrerken bu kadar korkma nedenleri, bulabildikleri tek cevabın "hiçbişey"  olmadığını söyleyememeleriydi.
Yaşlarına ve cüsselerine göre onları bu kadar korkutacak şeyin büyük bir canavar olması beklenirken kapıyı genç bir kız açmış ve hızla içeriye dalmıştı. Yüzündeki şeytani sırıtışı ve siyah dantelli elbisesiyle korkunç olduğu kadar da güzeldi. Dış görünüşünün altında sakladığı sadist kişiliği ve öfkelendiğinde ortaya çıkan güçlü pençelerine karşılık korumalar korkmakta haklıydı. Oysa kızın tek istediği hayranı olduğu kişileri Türkiyeye getirebilmekti. Arkadaşlarına büyük bir sürpriz yapacak güzel bir hafta sonunu Izaya ve Shizuoyla geçirebilecekti.

İç çekip adamların karşısında durdu.

-"Haber var mı? "

Adamlardan biri öne atılıp kendini feda etmiş "hayır yok" diyebilmişti.
Genç efendilerinden azar işitmeyi bekleyen adamlar kızın sessizliğine şaşırmıştı.

-"Umarım iyilerdir hala uçağın enkazını bulamadık arama ekiplerini iki aydır dört döndürsemde bu geniş haritada, uçsuz bucaksız okyanusta onları bulmam zor olacak. Son konumlarına bakarak uçağın enkazının tahmini arama bölgesini daha çok daraltalım. Elimizde olacak kesin veriler istiyorum."

Kız toplantı odasından çıktığında korumaları -yani adamları- araştırmaya devam etmekteydi. Haritada küçük bir parlaklık, ufak bir titreşim arıyorlardı.

Kız çalışma odasına geçip şirketin durumunu sıradan rutinlerinden birini yaparak göz gezdirdi hiçbir sıkıntı yoktu. Tek sorun misafirlerinin gelmemesiydi. Sevdiklerine zarar verebilme olasılığı olanları pişman edecek düşüncelere sahip kız bilgisayarını kapatmış, yüzünü ellerinin arasına almıştı.

Iki ay önce arkadaşlarını davet edip Durarara ekibiyle verecekleri muhteşem partinin hayalini kapalı gözlerinin arkasında canlandırıyordu.
Onların özel jetleri Türkiyeye vardığında evinin arkasındaki helikopter pistinde onları karşılayacaktı. Çığlık atarak Izayaya sarılacak ondan sonra  Shizuoya "Shizu-chan" diyerek onu sinir edecekti. Ekibin kalanına dönüp Simonu mutfağa yönlendirecek aşçılarıyla muhteşem sushiler yapacaklardı, Erikayı da kolundan çekip Fujoshi arkadaşlarının yanına götürecek sabaha kadar yaoi manga okuyup çığlık atarak peçeteleri kana bulayabileceklerdi. Sonra Shizuo ve Izayayı aynı odaya kitleyerek onları tabiki kamerada izleyeceklerdi. Ama bunların hepsi hayallerden ibaret kalmıştı.

Genç kızı hayallerinden ayıran şey,  odanın kapısının hızla açılması olmuştu. Nefes nefese kalmış adamlardan birisi derin bir nefes alıp konuşmaya başlamıştı.

-"Efendim batan gemiyi bulduk. Yakınlarında küçük adaların olduğunu keşfettik."

Adam koşarak çalışma salonuna döndüğünde kızda hemen arkasından koşarak yetişmişti. İçeriye girip haritadan işaretlenen bölgelere göz attı bir dizi adadan oluşuyordu. Okyanusun ortasında kimsenin bilmediği altı tane ada...
Yaşayan birisinin olma umuduyla genç kız helikopterlerinden üçünü çalıştırmalarını emredip onlardan ilkine binmişti. Helikopterler yarım saat içinde harekete geçmişlerdi.

"Onları bulacağım" diyerek okyanusa adeta meydan okuyordu.

ADA (Shizaya)Where stories live. Discover now