4.Bölüm

4.8K 277 347
                                    

İyi okumalar okurotaku~chan.

^ ^ ^

   Yazar ;

  Levi öldürdüğü devlere ve bazı şeytanlara bakmayı kesip,ormana ilerleyeceğini takım arkadaşlarına bildirdi. Orman perileriyle bir konuşma yapması gerekiyordu,annesi için...

   Erwin ise o sırada bir dev öldürmüştü,şimdi diğer bölgelerin güvenliğini sağlamaya gidiyorlardı. Takım arkadaşları Hanji ve Armin'idi. Hanji devlerin özellik ve hassas noktalarını bildiğinden yüzlerce dev öldürebiliyordu. Armin ise çevik zekası ve bir anda gelen cesaretiyle devlerin karşısında korksa da dik duruyordu.

  Erwin,Hanji ve Armin diğer bölgelerde gezinirken,annesi orman perileriyle anlaşma yapmak için 7.Ormana ilerliyordu.

   Her şey karmakarışık olmuş ve üstüne üstlük binlerce düğüm atılmış gibiydi. Eren için katlanıyorlardı. Eren'i doya doya görmek için... En azından Erwin ve annesi onun için çabalıyordu... Levi neden çabalıyordu?

^ ^ ^

   Eren gözlerini açıp,karanlıkta pencereye doğru ilerledi. Duyu organları tüm melek ve tüm şeytanlara oranla 300 kat daha iyiydi.

   Siyah gökyüzüne bakıp,yıldızları izlemeye başladı. 'Salak insanlar bunlara bakıp,hayal kuruyorlar değil mi? Tch... Saçmalık.' diye geçirdi içinden. Ona göre insani duygular bile saçmaydı. Öldür,ruh ye,görev yap,aileni izle. Rutini tamamen böyleydi.

   Bugün abisi göreve çıkıyordu ve ne olur ne olmaz onu izleyecekti. Yardıma ihtiyacı olursa hemen atlar ve onu kurtarırdı sonra karşısındaki p*çi parçalara ayırırdı.

   Kısa süreli bir duşun ardından,abisini izlemek için görev yerine gitmeye başladı. Öldürme ve ruh yeme işlerini erteyebilirdi.

   Erwin,devleri sanki o Şeytan Kral'mış gibi kesiyordu. Hanji kadar olmasa da,devleri öldürebiliyordu.

    Biri onu izliyormuş gibi hissedince arkasını kolaçan etti ama kimse gözükmüyor veya koku salmıyordu. Garipser bir şekilde önüne dönecekken,etrafı kocaman bir yumruk gölgesi alınca direnmeden gözlerini kapattı. 'öleceğim demek hâ?' diye mırıldandığında bir ses ;

   "Buna izin vermem,abi." dediğinde kim olduğunu anlamak için gözlerini araladı. Hanji de arada şakasına abi derdi. Bu seferki maskeli çocuk olunca gözleri doldu. O Eren olabilir miydi? Dev'in yumruğunu tek eliyle tutmuş,Erwin'e bakıyordu.

   "Ölmeyeceksin,buna izin vermeyeceğim. Asla !" dedikten sonra abisinin önünde ve ormana yakın bir yerde melez kokusu salmamak için dönüşmedi. Görev yaparken ki kıyafetleri ve silahı vardı. İstediği kadar zıplayabilirdi de,bu dev'i kolayca öldürebilirdi.

  

(Eren Bey'ciğimizin görev hali

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

(Eren Bey'ciğimizin görev hali. *nosebleed*) (Ah bu arada maske var gibi şey edin.)

   Kılıcını kan'ından çıkartırken Erwin dikkatle ona bakıyordu. Formuna dönmeyecek miydi? Tam 'neden formuna dönmüyorsun' diyecekken,ortadan kaybolan çocukla şaşkına döndü.

   Bir anda Dev yere yığılınca,takım arkadaşları ve Erwin pörtlettikleri gözlerle maskeliye bakıyorlardı. Toplasan en fazla 13 saniye sürmüştü. Bu çocuk gerçekten Eren olabilir mi? diye düşünüyordu Erwin. Takım arkadaşlarınada olayı anlatmıştı. Hanji ve Armin'de,Erwin'le aynı şeyleri düşünmekteydiler.

  

(Eren Bey'in maskesi,aşıQ oldum ehuhehe)

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

(Eren Bey'in maskesi,aşıQ oldum ehuhehe)

   Eren önünde ona şaşkınca bakan abisine karşı,yumruğunu kalbine getirdi ve onu selamladı. Abisi bu selam şeklini anlayınca,ayağa kalkıp aynısını yaptı.

   "Hey,maskeni çıkartabilir misin?" diyen Erwin'e boş boş bakmaya devam etti. Lenslerimi takmış mıydım? diye düşünüyordu. Bir anda bunu demesi ne kadar normaldi. Yine de ne olursa olsun diyerek maskesini çıkarttı. Hanji onun olduğunu anlamıştı,Armin'de gözleri dolu dolu Eren'e bakıyorlardı.

   Erwin tam ağzını açmışken,

  "EREN !" diye gelen sesle herkes şaşkına döndü. 'Lanet olsun bu kadar çabuk olmamalıydı' diyerek içinden geçirdi Eren.

   Onunla konuşmaya bedenen hazırdı,ifadesiz durabilirdi ama ruhen kendini her şeye hazırlamamıştı.

   Onu reddedeceklerini biliyordu. Ailesi onu istemeyecekti. Her şeyden önce o onları affedecek miydi?

   Belinden karnına doğru sarılan ellerle,yerinde donarak kaldı.

    "Anne..."

^ ^ ^

Umarıım beğenmişsinizdiir. Elimden geldiğince yazmayı deniyorum ehuehehew

Yorumlarınızı bekliyorum. :')

END~(Ereri)Where stories live. Discover now