~23

2.4K 159 20
                                    


   "Nasıl annesi bir garipti kızım düzgünce anlatsana!"

    Bugün olanlardan sonra Büşra annesini ayarlayıp evde kızlar günü yapma kararı almıştı ve her zamanki ikiliye ek olarak bu sefer Deniz ve Aslı'yı da çağırmıştı çünkü bu önemli günün gündemi Akher'di.

   Deniz kendi içinden bu günle dalga geçerken kızlar sağlık ocağında olanlar konusunda hızla üstüne gelmeye devam ediyordu. Her ne kadar bu tür konuları konuşmayı sevmese de Aslı'ya attığı bir kaç KonuyuDeğiştirBeniKurtar bakışı da yanıtsız kalınca mecburen cehennem zebanilerine taş çıkartacak şekilde üzerine çöken bu kızların ahiret sorgusu gibi sorularına cevap vermek durumunda kalıyordu. Aslı da olanları merak ediyor gibi duruyordu bir de... 

    "Benim Deniz olduğumu öğrendiğinde 'Demek Deniz sensin, memnun oldum...' dedi ama yüzünde anlayamadığım garip bir ifade vardı." Akher'in ailesine kendisini erkek olarak tanıttığı için büyük ihtimalle garipliğin buradan kaynaklandığını söylemedi. Nedense bu olayın aralarında kalmasını istemişti, tuhaf bir şekilde özel hissettiriyordu.

    "Hmm... Garip..." dedi Büşra dağınık topuz yaptığı kahverengi saçlarını kaşırken. Kendi söylediği şey de tam olarak buydu zaten. 

   Deniz ne demeye buraya geldiğini merak etmeye başlamıştı doğrusu! Aslı da bir köşede sessizce durmuş olanları izliyordu. Söz konusu Akher olunca arkadaşı daha önce görmediği suskunluklara bürünüyordu. Eğer onu tanımıyor olsaydı Akher'e aşık  olduğunu bile düşünebilirdi! Bu düşünce zihnini rahatsız ettiğinde huzursuz bir şekilde yerinde kıpırdandı. Aslı sadece gözlem yapıp bir şeyleri anlamaya çalıştığında yeterince odaklanabilmek için susardı... Düşünceleri kafasından uzaklaştırdı, böyle bir şey olsa Aslı ona mutlaka söylerdi.

    "Top Akher'e çarptığında siz nereye gittiniz?" Aslı sonunda yardım çağrılarını cevaplayarak konuyu değiştirmişti ve bunun için ona gerçekten minnet borçlu olduğunu hissediyordu yoksa bu kızlar el edip fel edip sağlık ocağında ne olduysa kendi düşündüklerine varana kadar hepsini ağzından almayı başaracaklardı.

     "Sevde kan görünce bayılıyor biliyorsun, yarayı görünce onu apar topar kaçırdım oradan."

     "Ben sizin eksikliğinizi hiç hissettirmedim merak etme Mihriban! Oğlana öyle güzel çemkirdim ki, sonunda sesimin desibeline dayanamadı kaşı gözü patladı!"

     Onlar gülerken Deniz vicdan azabı duyuyordu. O topun Akher'e çarpmasını engelleyebilirdi ama onun, diğerlerinin tepkisini görmesini istediği için durdurmamıştı. Aslında alnının yarılacağını da hiç düşünmemişti. İşte bu yüzden vicdanı sızlıyordu. Yardım etmek istemişti ama sonunda her şey sağlık ocağında bitmişti. Doğrusu iğneyi görünce bembeyaz olan yüzü aklından çıkmıyordu. Bir yandan komik bir yandan da trajikti. 

    "Aman Allah'ım Deniz düşüncelere dalmış! Bugünü altın harflerle tarihe yazmalıyız!"

    "İnsanlar düşünür Büşracım..."

   Bu imayı görmezden gelen kız hep yaptığı gibi heyecanla çoktan başka bir konuya dalmıştı bile. "Bugün çıkışta Lunaparka gidecektik ama Akher böyle olunca gidemedik! Gerçi o zaten gelmek istememişti... Deniz, bir de sen söylesene şu lunapark fikrini ona!"

     "Lunapark mı? Güzel olur aslında zaten çok sıkıldım okuldan..." Derken Deniz gözlerini sorarcasına Aslı'ya dikmişti, eğer lunaparka gidilecekse hep beraber gidilmeliydi ve bu 'hep berabere' Aslı'da dahildi. Arkadaşı bakışlarındaki soruları anlamış olacak ki başını salladı hafifçe. "Peki o zaman ben Akher'i ikna ederim. Ne zaman gidiyoruz ve kim kim?"

Ters AşkWhere stories live. Discover now