HAYATIMIN TATLI OYUNU

7.bölüm("bakmayın lan")

Yoldayız. Kaya ile anlaşmıştık. 2 gün sonra yemeğe götürecekmiş beni. Of... götün kalktı demi? kendini bir bok sandın masal. ah aptal kafa ah PEMA yazan koca tabelanın önündeyiz. İçeri doğru ilerliyoruz. İddia yı kaybettim ya. Yol boyunca Kaya kendi kendine kahkahalar atıyordu. Bok Kaya, mal kaya, odun Kaya... 

İçeri girdik ve bütün kız çalışanlarım ağızlarını açıp bakıyorlardı. Utanmasalar ağızlarından salya akıtacaklardı. Ben ve Kaya yuvarlak yüksek platformun üzerine çıktık. "Sevgili çalışanlarım, Ağızlarınızı kapatıp iyi dinleyin. Bu kişi Kaya---" sözümü böldü Kaya "Kaya Arslan" dedi. bende biraz sinirlenerek "Evet kaya Arslan. Yeni modelimiz.  O modellik yapacak. Eğer kabul ederse de Bizim sürekli mankenimiz olacak. " dedim. Çalışanlarımdan Sema "bence harika bir fikir. Çokta tatlı" deyip elini saçına götürdü. "bence kapatın ağızlarınızıda işinize dönün. " dedim. Platformdan inip odamın kapısına doğru yürümeye başladım. Sema Kaya ya ara beni işareti yapıyordu. Sanki numarası Kaya da var, Mal sema. Kaya da tepki vermiyordu. canım ya. Kendine gel. Kaya tam arkamdaydı. Bende Kaya nın elini tuttum. Eminim ki o çapkın ve pişkin gülüşü onun yüzünde duruyordu. 

Odama girdik. Hemencecik elini bıraktım. "oo... Masalı hanım Oyuna çok iyi alıştın bakıyorum. Bak ben sana söylüyorum en yakın zamanda biz sevgili oluruz ha..." dedi. Çalışma masamın üzerine tek bacak oturdu. "HA HA HA ÇOK KOMİKSİN(!) ... Görmedin mi yiyeceklerdi seni. Sevgililik taklidi yapacaksak. Burada da olsun." dedim. "sen iş hayatında bu kadar ciddi ve açık sözlü oluyorsan nasıl gerçek hayatta farklı olabiliyorsun?" dedi. "İşçiler hep yılışık ve tembel olurlar" dedim. Masamın üzerindeki telefonla Burcu ya ulaştım.  

-Burcu model seçim evraklarını getir. Sema sana verecektir. Model seçimlerini de kapat. 

-Masal hanım getiriyorum da. Turnayı gözünden vurdunuz valla. 

-Burcu işine dön.   

-Tamam masal hanım detaylı bir şekilde tanışma anını anlatırsınız. İŞ yerinde ki herkes sizi öldürmek istiyor. Kıskançlıktan çatladılar. Hele hele sema. 

-dedikodunun sırası değil Burcu. 

fısıldayarak telefona

-tamam sonra detaylarıyla konuşuruz canım.

deyip kapattım telefonu. 

***

Burcu içeri girdi ve evrakları bana verdi. Odadan çıkmadan öncede. Göz kırptı. "Kaya bunları imzalaman lazım. İmzaladıktan sonra işten çıkamazsın. Çıkacaksan eğer yüksek bir tazminat ödemen lazım. Ama biliyorum ki öyle bir şey yapamazsın. Sonuçta bir anlaşmamız var değil mi?"dedim kendimden çok emin bir tavırla."peki" dedi. sadece 'peki'. İmzalaması gereken 3 tane kağıdı önüne çektim. Hiç okumadan imzalamaya başlamıştı. İmzası mı? Merak ettiniz değil mi? bir "K" harfi çiziyor başta. Sonrada birkaç çizgi. Ardından ters bir  "C" ve devamı da çizgiler. Üzerinden son bir defa çizgi atıyor ve işlemini bitiriyor. Şu andan itibaren bir mankenim var. 

Odadan çıkıyorduk. Kapıyı açar açmaz bütün çalışanlarımın kapının yanında olduklarını gördüm. Kaya arkamdan geliyordu. Gözlerimi devirip "herkes işine millet, ayı oynatmıyoruz burada" dedim. Sema elini Kayanın omuzlarında gezdirip yoluna devam etti. Kaya ya bir öpücük ve göz kırmaktan sonra. Kalçalarını sağa sola sallayarak devam etti. Bende Hemen kayanın eline sarıldım. Kayanın elini tutunca kaya durdu. Nazikçe kulağıma yaklaşıp "kıskanma canım bence bu daha bir başlangıç" diye fısıldadı. Sonra fark ettim ki kafa kafaya duruyorduk. Yani aynı nefesi soluyor gibiydik. Toparlanıp yürümeye başladık. Telefonuma ihtiyacım vardı. Murat beyi arayıp manken bulduğumu söylemem lazımdı. Aman tanrım lanet olsun. Çantam odamda kalmıştı. "çantamı odamda unuttum gel de alalım.  " dedim. "yok canım başka... köpeğin değilim ben senin peşinde gezdir. Sen git al ben beklerim. " dedi. Öldüreceğim seni. Pis kaya, mal kaya, öküz kaya... 

Çantamı bir koşu aldım. Odamdan çıktım. Kaya ortalıkta yoktu neredeydi. Çalışanlarım toplanmışlardı. Merak ettim ne oluyor diye. Hemen koştum. Bir de ne göreyim, Çalışanlarım Kaya ile poz verip çekiliyorlardı. Kaya da utanmadan 32 diş gülüyordu. Yanlarında durdum. "herkes işine. hepinizi kovarım yılışıklar. hadi dedim" diye kükredim. Neden bu kadar sinirlendim ki? tabii ki işlerini aksattılar diye. "çok sertmiş sin korkma yemediler beni " dedi. "evet korkuyordum haklısın. Manken bulmak zor iş" dedim. 'yav he he' bakışı attı bana. Son bir defa etrafa baktım. Herkesin gözü Kaya nın üzerindeydi. "BAKMAYIN LAN!" diye kükredim.

Sevgili Cancıklarım,

Öncelikle bana gelen güzel yorumlar ve mesajlar için çok teşekkür ederim. Beni mutlu ettiniz. Ve çok gururlandım. Destekleriniz için size çok teşekkür ederim. Bu bölümden sonra maceralarımız başlayacaktır. Yıldızlarımız arttı ponçiklerim. Okumalarımızda hızla devam ediyor. Sizleri çok seviyorum. Destekleriniz karşılıksız kalamayacak. Bölümlerimi daha hızlı yazmaya çalışacağım. Ama malum TEOG .Bir daha ki bölümde görüşmek üzre cancıklarım... hoşça kalın...