KARANLIK

4.2K 303 62
                                    

hazaldan:
bu sabah uzun bi aradan sonra ilk defa okula gidicektik herkes bişeyler atıştırdıktan sonra yola çıktık yol boyu kimsenin ağzını bıçak açmadı uzun süredir olduğu gibi

sınıflara çıktığımızda bizimkilerde sıralarındaydı bende metenin yanına geçip oturdum

"günaydın"
"günaydın"
"nasılsın"
"iyi dememi beklemiyosun dimi"
sadece sustu

2.derste uyuklamaya başlamıştım ki biri koluma sertçe çarpınca ağaya kalkıp koluma çarpan kıza "önüne baksana lan" diye bağırdım mete kolumdan tutup kulağıma "sakin olsana biraz yanlışlıkla çarptı kız" dedi kıza döndüğümde şaşırdığı her halinden belliydi "p-pardon ben bilerek yapmadım"
"önemli değil kusura bakma biraz fazla tepki verdim" dedim ve uykuma kaldığım yerden devam ettim

defneden:
"defne biraz dışarı çıkalım mı"
"neden"
"yürürüz bahçede iyi gelir"
"yok ben böyle daha iyiyim sağol"
"temiz ha-"
"istemiyorum dedim aras anlamıyomusun"
"tamam ben seni düşündüğümden..."
"düşünme beni"

melisden:
melis:ulan ne yediniz akşamda iki saattir çıkmıyosunuz tuvalletten
ilayda:10 kilo sıçtınız zaten kız 60 kilodan 50'ye düştü aq
sıla:aman çıktık be iki dakika bekliyemiyomusunuz
melis:bende bu tuvalet neden bu kadar kokuyo diyodum bu varmış içerde
burcu:bizim dışkımız sizden güzel kokuyodur be
ilayda:ayyğğ sevsinler anasının terbiyeli kızını deniyelim mi nasıl kokuyomuş mesela ben şimdi sıçıyım senin ağzına burda
sıla:bana bak kızım yolarım senin saçını başını
melis:ama ben senle saç baş uğraşmayıp direk ağzını burnunu dağıtırım onu napıcaz

bunları söyledikten sonra ben sılaya ilayda da burcuya girişti ama kavga tuvaletteki diğer kızların ayırmasıyla sona erince "niye ayırıyosunuz aq bırakın da gebertelim şunları şurda" diye bağırıp sınıfa gittik

çağladan:
düşündüğüm gibi olmaya başlamıştı herşey. ecenin ölümünü kabullenmeye başlamıştık ve bu bizi daha acımasız insanlar haline getirmeye başlamıştı  düşünmeden ağzımızdan çıkan laflara dikkat etmeden konuşup karşımızdaki insanları üzmeye incitmeye kalplerini kırmaya başlamaştık sonu nolurdu bilmiyorum ama bugün kesin olarak bu konuyu konuşmalıydık ya eski kızlar çetesi olucaktık yada acıma duygusunu nerdeyse kaybetmiş bi kızlar çetesi herşey bizim ellerimizdeydi

okul çıkışı eve gittiğimizde herkes kendi halinde takılıyodu bence şuan konuşmanın tamda sırası

çağla:bi salona gelsenize bişey söyliycem

herkes salona geçip oturunca soran gözlerle bana bakmaya başladılar

çağla:bakın biliyorum kabullenmek hepimiz için çok zor oldu hepimizin canı çok yandı hala da yanıyo hepimiz çok üzülüyoruz ama ortada hepimizin bildiği bir gerçek var gerçek olmasını istemediğimiz bir gerçek ve aylardır aynı evin içinde bu gerçek yüzünden birbirimizin yüzüne bakmıyoruz eski hallerimizden eser yok farkındamısınız bilmiyorum ama değişiyoruz ve bu iyi mi kötü mü hiçbir fikrim yok tek bildiğim böyle susarak birbirimize destek olamayız
kendinize gelin artık siz küs değilsiniz sadece canı yanan insanlarsınız bunun için birbirinizle konuşmamazlık yapamazsınız
defne:bende biri ne zaman bu konuşmayı yapıcak diye bekliyodum çağla haklı silkelenip kendimize gelmemiz lazım

herkesden onaylar gibi ses çıkmıştı ama tek sessiz kalan hazaldı

çağla:hazal sen bişey demiycek misin
hazal:b-ben bilmiyorum benim canım yanıyo ve bu haldeyken insanlarla eskisi gibi konuşup gülüp eğlenemem eskisi gibi saçma sapan şakalar yapıp sizinle birlikte saçmalayamam içimden gelmeyen bi şeyi yalandan yapamam ki ben mutsuz olduğum halde mutluymuşum gibi davranamam
melis:senden böyle davranmanı isteyen yok ki be kanka sadece birbirimizle bi problemimiz varmış gibi davranmayı bırakıcaz birbirimize destek olup hep birlikte atlatıcaz bu acıyı evin içinde birbirimizden kaçarak değil
ilayda:nadir görülür ama melise katılıyorum

ilaydadan:
konuşmamızı bölen zil sesi olmuştu kalkıp kapıyı açtığımda karşımda bizimkileri görmeyi beklemiyodum evet ama en çok da yanlarında burağı görmeyi beklemiyodum

barış:burak geri geldi ve bidaha göndermeye niyetimizde yok
"hoşgeldin" deyip burağa sarıldım o an hissettiklerimi anlatamam ki ben size sanki eceye sarılıyomuşum gibi hissettim kendimi aklıma o gece geldi burağın hastanedeki hali bizim koridorları inleten feryatlarımız geldi gözümün önüne ama en çok da hepimizin çektiği acının hepimizin hissettiği üzüntünün vücut bulmuş haliydi sanki burak ecenin bizde bıraktığı eksikliğin kalan parçasıydı ona bakınca hatıralarımızı görüyodum belkide bu yüzdendir ki burağa sarıldığımda yaşlar süzüldü gözlerimden

kimseye farkettirmeden gözümdeki yaşları silip kapıda kalan bizimkileri içeri aldım ve benim gibi diğer kızlarda burağı görünce fazlasıyla şaşırıp sonra onlarda sarıldılar ve yüzlerinden anladığım kadarıyla onlarında hissettikleri nerdeyse benimkiyle aynıydı

hazaldan:
daha fazla evin içinde oluşan yas havasına katlanamadığım için odama çıktım ama kısa süre sonra kapı açıldı gelen meteydi hiç bişey söylemeden gelip sarıldı sadece. hani bazen birinin bi bakışından anlarsın ya çaresiz olduğunu tutunucak bi dala sığınıcak kendini güvende ve huzurlu hissedicek bi limana ihtiyacı olduğunu o da öyleydi ona sarılmaya ihtiyacım olduğunu anlamıştı şuan kendimi iyi hissettiren tek şeydi,zaten hayatın benden almadığı bana kendimi iyi hissettiren bi kaç insan kalmıştı ya neyse

çağladan:
hava yağmurlu olduğundan kapalıydı ve bende odamda amaçsızca durmuş  pencereye vuran yağmur damlalarını izliyodum

"çok güzel değiller mi"
"öyleler"
"meriç" dedim yüzümü ona dönüp
"söyle güzelim"
"neden böyle oluyor bizim bize kötülüğü olmayan kimseye bi kötülüğümüz dokunmadı şu zaman kadar ama hep üzülen mutsuz olan acı çeken taraf biz olduk doğduğumuzdan beri hiçbi zaman gülmedi bizim yüzümüz kimimiz annesiz babasız büyüdü kimimizse  annesi babası olduğu halde bi ailesi yokmuş gibi kimimiz hiç bir zaman sevilmedi ailem dediği insanlar tarafından kimimiz kendi hayatımızın başlamasıyla öz annemizin hayatına son verdik doğmamız sebep oldu onun ölümüne daha doğarken katil doğduk sokaklarda geçti bi çoğumuzun hayatı sokakta büyümeyenimizinse evim dediği yer zindan oldu ona biz daha doğarken kaybettik biz doğarken öldük aslında. bizim hayatlarımız hep karanlıktı hep de karanlık kalıcak her karanlığın sonunda bi aydınlık vardır diyende yalan söylemiş hiçbirimiz masal kahramanı değiliz yada dizi de çekmiyoruz gerçek hayatta olmuyor​ öyle şeyler gerçek hayatta hep iyilerde kazanamıyor​ aksine kaybeden hep iyiler oluyor belkide kötü olucaksın bu hayatta kazanmak için,değer görmek için kötü olmak gerekiyor​ belkide hem belkide katılaşırsa kalplerimiz  üzülmemeyi de öğreniriz yakamazlar o zaman canımızı
meriç:kötüler hiçbir zaman kazanan taraf olmaz güzelim sen öyle zannedersin ama değildir işte peşlerini bırakmayan bi vicdan ağrıları veremeyecekleri bi hesapları ve onlardan nefret eden onlara düşman olmuş bir sürü insan olur en önemliside hiç bir zaman gerçek dostları olmaz sadece çıkar ilişkisidir onların ki üzüntülerini sevinçlerini sırlarını paylaştıkları kötü zamanlarında onlara maddi yada manevi bi şekilde destek olucak içlerini dökebilicekleri insanlar olmaz kötü insanların böyle birbirlerine herkesden çok bağlı kızlar çetesi gibi bi kardeşlikleri de olmaz mesela

son söylediği cümleyi göz kırparak imalı bi şekilde söylemişti ve ben mesajı fazlasıyla almıştım

sarıldım o da bana sıkıca sarıldı "teşekkür ederim"
"ne için"
"doğru yolu gösterdiğin için"
"sen zaten doğru yolu biliyodun ben sadece yardımcı oldum"

uzun bi aradan sonra sonunda yb geldi sevinebilirsiniz ha bu arada tam 111 k olmuşuz hepinize çoook teşekkür ederim iyi ki varsınız vote ve yorumlarınızı eksik etmeyin sizleri seviyorum 😘😍😇

şu ana kadar hiç ithaf almamış olup da ithaf isteyenler bu satıra yorum yapıp ithaf istediklerini belirtebilir 😇

Kızlar Çetesi Where stories live. Discover now