4

3.1K 369 529
                                    

daddykink seviyorsanız You Are My Home Now ile Daddy's Princess (Türkçe Çeviri) isimli Larry hikayelerime,
one shot okuyorsanız da Atlantis, Things That Stop You Dreaming ve Somebody to Die For isimli Larry kurgularıma bakabilirsiniz.
Ayrıca yazdığım ilk hikayeler olan Stockholm Syndrome ve Infinity adlı yine Larry konulu kurgularım da ellerinizden öper.
Reklam yapmak estetik bir olay değil ama ben seviyorum sonuçta benim hikayem eheh

Vote ve yorumlarınızı eksik etmeyin<64
İyi okumalar xx

•••

Louis elmasından bir ısırık alarak gözünü tepsisine dikti. Okulun kafeteryasındaki masalardan birinde sandviç, çilekli süt ve elmadan oluşan öğle yemeğini yiyordu.

İçinde bir burukluk vardı. Harry ile üç gün önce tanışmıştı. Çok da iyi anlaşmışlardı, ama sonra Harry birden bire Louis'nin yanından resmen kaçarak uzaklaşmış, bir daha da geri dönmemişti. Louis belki döner umudu ile yarım saat boyunca onu beklese de gelen olmamıştı. Eve taksiyle dönmek zorunda kaldığı içinse almak istediği kitap için ayırdığı paraya veda etmişti.

Harry'ye kızamıyordu bile. Kafası çok karışıktı. Yanlış bir şey mi yapmıştı? Arkadaş olduklarını düşünmüştü ve tek arkadaşını yenice bulmuşken kaybetmek istemiyordu.

Belki de evine uğrayıp onu ziyaret etmeli, ne olduğunu sormalıydı? Hayır, fazla yapışkan görünürdü.

Öğle arası bittiğinde geri kalan derslere de girip çıkış zili çaldığında okuldan çıkmış, erimeye başlamış karın meydana getirdiği sulu, soğuk kaldırımlarda yürümeye başlamıştı.

"Tomlinson!" İri bir omuz tarafından ittirildiğinde dengesini kaybedip yere kapaklandı. Sesin sahibi "Affedersin," Dedi. Louis doğrulmaya çalıştı. Yenice ayağa kalkmıştı ki aynı kişi tarafından tekrar ittirilip tekrar yerle buluştu. "Bilerek yaptım, tekrar da yapacağım."

Louis bu defa kalkmayarak kendisiyle uğraşan çocuğun yeterince eğlendiğine karar vererek çekip gitmesini bekledi, ama çocuk "Ödevimi yaptın mı?" Diye sordu.

Louis o an çocuğun ödevini hatırladı. Geçen gün Louis'den kendisinin matematik ödevini yapmasını istemişti ve rica etmiyordu. Louis'nin kabul etmekten başka çaresi yoktu ve bu Louis'nin kendisinden nefret etmesine sebep oluyordu. Neden her zaman ezilmek zorundaydı? Neden kendisini korumaktan acizdi?

Çocuk sabırsızca "Ee?" Diye direttiğinde Louis çantasının fermuarını açıp ödevi çıkarttı. Çocuk ödeve uzanırken bir yandan da Louis'yi "Umarım iyi bir not alırım, aksi taktirde bu kadar arkadaş canlısı olmam." Diyerek tehtit ediyordu.

"Louis!" Louis duyduğu boğuk sesi tanıyarak refleksle, istemsizce ödevi geri çekerek başını sesin geldiği yöne çevirdi.

Oradaydı.

Harry sert adımlarla onlara doğru gelirken kalp atışları hızlandı. Bu, Harry'nin dudaklarının belirsiz olmasına karşın halinden memnun, küçük bir sırıtışla gerilmesine sebep olmuştu. Louis'nin kalp atışlarını duymayı seviyordu.

Yanlarına vardığında Louis'yi omuzlarından tutup kaldırdı.

"Sen iyi misin?"

Louis hafifçe başını salladığında adını hala daha bilmediği çocuk alayla tek kaşını yukarıya kaldırdı. Evet, adını bilmiyordu, o sadece, Louis'yle uğraşmaktan zevk alan başka bir ergendi ve Louis kendisine kötü davranan herkesin ismini bilseydi okulun nüfusu hakkında bilgi sahibi olmak zorunda kalırdı.

in the heat of the night ➵ larryHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin