Olasılıklar Dengesi

10.3K 174 1
                                    

Ne kadar çok bilgi sahibi olunursa, başka bir deyişle ne kadar çok işaret, iz, ipucu, gözlem sahibi olunursa (ki bu, bir o kadar da iyi gözlem yeteneği gerekliliğini getirir) olasılıklar kümesi de o kadar daralır ve geriye kalan muhtemel varsayımlardan da, bir o kadar gerçeğe yakın sonuçlara varılmış olur. Yüksek olasılıklara dayanmayı kabul eden bu prensip olasılık dengesi olarak tanımlanabilir.

Analitik bir düşünce şeklini benimsemiş olan akıl yürütücünün etrafa baktığında gördüğü; ön kabuller ve diğer saptırıcı unsurlardan etkilenmemiş halde en muhtemel, ipuçlarının işaret edeceği en olası, gerçeğe en yakın analizler olmalıdır. İnsanların çocukluklarını geçirdikleri çevre, sorgulanmayan inançlar, farkında bile olmadan kabul edilen değerler öyle çeşitlidir ki; olasılık dengesini tutturmayı başarmak gerçekten bu tür hayat tecrübelerinin üstünde, onların düşünceleri etkilemesine asla izin vermeden, ihtimallerin zenginliği kadar büyük bir çeşitlilikle düşünebilmeyi gerektirir. Bu kısma lütfen dikkat edin; sadece tanımadığınız insanlardan çıkaracaklarınızla ilgili değil bu. Bu düşünce yapısını benimsemek bütün hayata bakışı etkiliyor. Bunu başarabilmek de, bir anlamda kendinizi formatlamanız anlamına geliyor. Bunu kavramak istiyorsanız, sizi siz yapan her şeyi yeniden bir mantık süzgecinden geçirmeli ve belki hayatınızın en büyük doğrularını sogulayarak aslında nasıl ezberler olduğuna karar verecek durumda olmalısınız.

Destek olmak için takip ederseniz sevinirim.
İnstagram: ygtsglm

Sherlock Holmes TeknikleriWhere stories live. Discover now